Erkan Mumcu'nun açıklamalarının geniş özeti

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile AK Parti Milletvekilliği'nden istifa eden Erkan Mumcu, TBMM'de bir basın toplantısı düzenledi. Mumcu, açıklamalarında yeni bir siyasi oluşumun sinyalini verdi.

Saat 18.45 sıralarında basın mensuplarının karşısına çıkan Mumcu, sözlerine, basın toplantısının 1 saat gecikmesinden dolayı basın mensuplarından 'özür' dileyerek başladı ve trafiğin olağanüstü yoğun olduğunu belirtti.

"Bakanlık görevimden ve mensup olduğum AK Partiden istifa ettim" diyen Mumcu, "Tabii ki bu istifanın nedenlere gerekçeleri çok uzun süre tartışılacaktır, spekülasyonlar yapılacaktır. Neyse ki hayat devam ediyor. Neyse ki Türkiye'de özgür basın var. Biz bu konuda kamuoyunu bilgilendirmeyi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı. Bu güne kadar kendisinin istifa edip etmeyeceği konusunda çok şey yazılıp çizildiğini kaydeden Mumcu, "Bakanlar Kurulu'nda uzun zamandır tekrar eden görüş ayrılıkları vardı. Bunlar çok çeşitli konularda ortaya çıkmasına rağmen benim açımdan bunların anlamı belli bir siyasi misyonu belli bir Türkiye algısı olan bir siyasetçi olarak ve bu partide ve hükümette yer alma gerekçesini sahip olduğuma inandığım birikim tecrübe ve enerjimi katmak olduğu için katkıda bulunma ihtimalinin ortadan kalktığını gördüm. Katkıda bulunmadığım bir yerde, bir tür misafir gibi algılandığım bir yerde, kimilerinin lütuf gibi ihsan gibi gördüğü yerde ne siyasi ne de kişisel ahlakıma sığmadığı için istifa kararı verdim" diye konuştu.

Mumcu, açıklamasında, bundan sonra ne yapacağını da üstü kapalı olarak ifade etti. "Bugünden sonra daha önce hükümette ortaya koymaya çalıştığım katkılarımı kamuoyu ile paylaşarak Türkiye'nin yararlanabileceği çözüm önerilerini Türkiye'ye sunacağım" ifadelerine yer veren Mumcu, bunların kamuoyunda destek görmesi durumunda siyasi bir oluşum içinde olabileceği sinyalini de verdi. Mumcu, "Eğer bunlar kamuoyundan destek görürse, tasvip görürse, kamuoyundan aldığı güçle Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu çözümlere dönüşecektir. Bugüne kadar birlikte görev yaptığım bakan arkadaşlarıma Sayın Başbakan'a çok çok teşekkür ediyorum. Kendilerine bundan sonraki görevlerinde çok çok başarılar diliyorum. Benim açımdan Türkiye'nin ihtiyacı, iyimser iklimi çok önemlidir. İstikrarını ve iyimser beklentiyi bozacak bir yönelimde olmayacağıma özen gösterdim göstereceğim. Demokrasinin seçenekler rejimi olduğuna inanıyorum" şeklinde konuştu.

"BİR REVİZYON BEKLENTİSİYLE BENİM KARARIMIN HİÇBİR İLİŞKİSİ YOK"

Mumcu, siyasilerin toplumun ihtiyaçlarını önceden görmesi gerektiğini belirterek, "Siyasetçiler toplumun ihtiyaçlarını önceden görmek ve alternatifleri sunmakla görevlidirler. Bir siyasetçi olarak misyonu burada görüyorum. Bu misyonumu gerçekleştirmek üzere çaba sarf edeceğim" şeklinde konuştu.

Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Mumcu, istifasına ilişkin sebeplerin sorulmasına, "Kabine revizyona yapılacak mıydı?, yapılmayacak mıydı? ben bunu bilmiyorum. Kimse bana bir şey söylemedi. Ancak bu konunun getirdiği düzeyde zannediyorum kamuoyunca iyi anlaşılmıştır. Benim kararımla böyle bir revizyon beklentisinin hiçbir ilişkisi yok. Onun dışında dün bakanlar kurulunda ondan önceki pek çok bakanlar kurulunda olduğu gibi görüş ayrılıkları yaşadık. Görüş ayrılıklarının yaşanmasını doğal karşılıyorum. Sayın Başbakan kendi liderliğiyle bir siyasi parti kurmuş bu partiyi kamuoyunun tasvibine sunmuş kamuoyunun tasvibini alarak bir hükümet kurmuştur. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu sorunların çözümü noktasında karar verme yetkisi ancak ben altına imza atmak istiyorum. Katılmak istemedim çözümlere neden katılmadığını ne olması gerektiğini iki yıldan beri orada sağduyulu bir şekilde ifade ediyorum. Ancak gelişen olaylar artık katkıda bulunma olayının ortadan kalktığını göstermiştir. Sözünü ettiğiniz konular da bunlardan bir tanesidir. Sayın Başbakan'ın yaklaşımına saygı duyarım" dedi.

"TÜRKİYE'NİN POLEMİKLERLE KAYBEDECEK ZAMANI YOK"

Mumcu, amacının görüş ayrılıkları çerçevesinde polemik yaratmak olmadığını belirterek, hükümetin önemli yanlışlarının bulunduğunu kaydederek, "Sağlıklı bir biçimde kurgulanmaması halinde daha derin ve çözülmesi imkansız bir noktaya gelineceğinden endişe ediyorum. Bundan sonra bu görüşlerimi kamuoyuyla paylaşacağım. Amacım bu görüş ayrılıkları etrafından polemik yaratmak değildir. Türkiye'nin polemiklerle kaybedecek zamanı yoktur. Tasvip ederse arkasına kamuoyu desteği konulacaktır" şeklinde konuştu.

Mumcu, yeni bir siyasi oluşum olup olmayacağı sorusuna ise, "Ilgaz'da bir toplantı falan yapmadım. Doku uyuşmazlığı falan. Bunların hiçbir ilgisi yok. Ben bunları göğüsleyebilecek siyasetçiyim. Siyasi parti kurmak konusu kişilerin tercihi bir konu değildir. Siyasi partileri şahıslar kurmaz şartlar kurar. Türkiye'nin ihtiyacı buna cevap verir. Bu içtenlikli bir sözdür. Önemli olan Türkiye'nin öncelikleridir. Ben Türkiye'nin önceliklerini esas alan bir siyasetçiyim. Karşınızda bir siyasetçi olarak bulunuyorum, siyaset yorumcusu değil" şeklinde cevap verdi.

"SAYIN BAŞBAKAN'A İLETME FIRSATIM OLMADI"
Bir başka soru üzerine, Başbakan Erdoğan ile uzun süre görüşmek istediğini ancak görüşemediğini, görüşse de fikrinin değişmeyeceğini ifade eden Mumcu, "Sayın Başbakan'a iletme fırsatım olmadı çünkü yurtdışında. En uzun zamandan beri bu konuları sayın Başbakan'la görüşmek istedim. Ama sayın Başbakan bunun için zaman bulamadı. Görüşmüş olsaydık da değişen fazla bir şey olmayacaktır. Değişen bir şey olmayacağı için bu kararı aldım. Özel bir gün seçimi söz konusu değil" ifadelerini kullandı.

Siyasetin seçenek yaratma sanatı olduğunun altını çizen Mumcu, "Siyasette seçenekler yaratma ihtiyacıdır. Türkiye siyaseti bu seçeneksiz ortamda devam edemez. 3 Kasım'da yaşanan seçimler seçeneksiz ortamda yaşanan seçimler olarak olagelmişti. Bu seçeneksizliğin Türkiye'nin yararına'atifleri sunmakla görevlidirler olduğunu düşünmüyorum. Türkiye siyasi seçenekleri yaratacaktır" diye konuştu.

Bakanlar Kurulu'ndaki tartışmaların sorulmasına Mumcu, Bakanlar Kurulu tutanaklarında iki yıllık mücadelesinin yer aldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Esas itibariyle bütün gerekçeler Bakanlar Kurulu tutanaklarında saklıdır. 2 yıldır yapılan Bakanlar Kurulu'nda yapılan yaklaşımlar görüş ayrılıklarının ne olduğu bulunmaktadır. Bunları şimdi polemik konusu yapmanın hiçbir yararı olduğu kanaatinden yana değilim. Hükümet görevi başında. Hükümete gayet içtenlikle başarılar diliyorum. Hükümet önemli başarılar da kaydetmiştir. Başarıları için ben de bütün vatandaşlar gibi duacı olacağım. Ama alternatiflere açık olduğu açıktır. Bu alternatifleri beğenir beğenmez ama Türkiye'nin önüne alternatifler sunmak benim görevimdir."

Bakan Mumcu, bu açıklamalarının ardından TBMM'den ayrılırken bir gazetecinin "Kabinede tam olarak başbakan sizi istifaya davet etti mi?" sorusuna, "Farklı düşünce ve eleştiri kültürü diye bir şey yok. Eleştiriler ve farklı görüşler aynı odaktan gelince tabii bu gerilim yaratıyor" karşılığını verdi.