Dünya basını saldırıyı böyle gördü

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 01 Haziran 2010 11:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

- İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı, İngiliz gazetelerinin bugünkü sayılarının çoğunda manşetten verildi ve haberlerde İsrail'in tutumunun küresel öfkeye yol açtığı vurgulandı.

Times gazetesi, "Açık denizlerde ölüm" manşetini atarak, başyazısında konuyu irdeledi. Gazete, okuyucularına şu soruları sordu: "Komandoları helikopterden indirerek onları saldırı tehlikesine açık hale getirmek mantıklı mıydı?, Türk vatandaşlarını hedef alarak, bir zamanlar yakın siyasi ve askeri ilişkilere sahip olunan Müslüman bir komşuyla ilişkileri daha da bozmak siyasi açıdan zeki bir adım mıydı?, Okul çocukları için boya kalemi, hastaneler için ilaç, bombaların yıktığı evlerin tamiri için çimento taşıyan gemileri engellemeye çalışmak, halkla ilişkiler açısından iyi bir fikir miydi?"

Independent gazetesi de "İsrail'in hücumbot diplomasisi küresel öfkeye neden oldu" manşetini attı. Gazetenin Orta Doğu muhabiri Patrick Cockburn, "İsrail'in müdahalesinin Türkiye ile ilişkilere büyük darbe indirdiğini" belirtti ve şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye şu anda Orta Doğu'da, geçmişte olduğundan çok daha hayati bir müttefik. Amerikan askerlerinin daha kolay bir şekilde çekilmesine yardımcı olarak, Irak'ta kritik bir rol üstleniyor. Ankara'nın İsrail ile ittifakı, Amerika'nın Orta Doğu politikasında kilit önem taşıyor. Türk Dışişleri Bakanı daha önce, yardım filosuna müdahalenin geri dönülmez sonuçlar doğuracağı konusunda uyarmıştı. Galiba bu diplomatik klişe ilk kez doğru çıkacak."

-ROBERT FISK'TEN BATILI LİDERLERE AĞIR ELEŞTİRİ-

Independent gazetesinin bir diğer deneyimli Orta Doğu muhabiri Robert Fisk de "Batılı liderlerin insanların hayatını kurtarmaya yardımda çok korkakça davrandıklarını" yazdı.

Beyaz Saray açıklamasını "zavallı", BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un açıklamasını "gülünç" olarak niteleyen Fisk, "İngiltere Başbakanı (David) Cameron neredeydi? Başbakan Yardımcısı (Nick) Clegg neredeydi?" diye sordu. Fisk, yazısında şu ifadelere yer verdi:

"Bu noktaya nasıl geldik? Belki de hepimiz İsrail'in Arapları öldürmesine alıştık. Belki de İsrail Arapları öldürmeye alıştı. Şimdi de Türkleri öldürüyorlar. Ya da Avrupalıları. Son 24 saatte Orta Doğu'da birşeyler değişti ve İsrailliler, (bu katliama verdikleri son derece aptalca tepki düşünüldüğünde), olan biteni kavrayamamış gibi görünüyor. Dünya artık bu zorbalıklardan bıktı usandı. Sadece politikacılar sessiz."

-GUARDIAN'IN BAŞYAZISI: "ABLUKADAN KATLİAMA"-

Guardian gazetesi de 5 tam sayfasını ayırdığı haberle ilgili, "İsrail kanlı saldırının ardından devlet terörü uygulamakla suçlanıyor" manşetini attı.

Gazete, İsrail'in oynadığı kumarın kendisine çok pahalıya mal olacağını savunarak, İsrail'in uluslararası alanda daha da yalnızlaşmak ve Orta Doğu'da hayati önem taşıyan halkla ilişkiler savaşını kaybetmek gibi bir bedelle karşı karşıya olduğunu yazdı.

Guardian'ın Orta Doğu editörü Ian Black, olayın ardından, İsrail'in üzerindeki Gazze ablukasını kaldırma ve Hamas ile temas kurma baskısının artacağı ancak İsrail'in politikasında bir değişiklik olmayacağı yorumunu yaptı.

Gazete başyazısında da konuya yer verdi ve İsrail'i eleştirdi. "Ablukadan Katliama" başlıklı başyazıda, Somalili korsanlar dün uluslararası sularda 6 gemiye çıkıp 10 yolcuyu öldürse ve onlarcasını da yaralasa, bugün NATO'ya bağlı bir görev gücünün Somali kıyılarına doğru yola çıkmış olacağı yazıldı. Guardian buna karşın bugün İsrail kıyılarına doğru yol alan NATO gemilerinin olmadığını kaydetti.

İsrail donanmasından gelen, "kendilerine ateş açıldığı, linç edilmekten kurtulmak için karşılık verdikleri" açıklamasına da tepki gösteren Guardian, "Komandolar Filistin yanlısı aktivistlerin ne yapmasını bekliyordu ki? Kendilerini kaptanla köprü üstünde çay içmeye davet etmelerini mi?" ifadesini kullandı.

-FT: "İSRAİL DENİZDE BOĞULDU"-

Financial Times (FT) gazetesi ise "İsrail küresel tepkiyle karşı karşıya" manşetini atarak, dünkü olayın hem İsrail'in Türkiye ile ilişkilerini daha da bozacağını hem de bu ülkenin uluslararası alandaki itibarının zarar göreceğini yazdı.

İsrail'in Avrupa'dan gelen tepkiler nedeniyle bu bölgeyle de ilişkilerinin olumsuz etkileneceği yorumunu yapan FT, İsrail'in, Avrupa hükümetlerinin tepkisinden çok Avrupa kamuoyunun tepkisinden çekindiğine dikkati çekti.

İsrail'in yardım gemilerine saldırısının ABD'de memnuniyetsizlik yaratan tarafının ise başka olduğunu kaydeden FT, ABD Başkanı Barack Obama'nın İran üzerindeki baskıyı arttırmak gibi önem verdiği daha başka konularla ilgilenmek yerine, İsrail saldırısının yarattığı bu diplomatik krizle uğraşmak zorunda kaldığını belirtti.

Gazete başyazısında "İsrail denizde boğuldu" başlığı altında, İsrail'i korsanlık yapmakla suçladı. Yazıda Orta Doğu Dörtlüsü ve BM Güvenlik Konseyi'ne çağrı yapılarak, İsrail'e artık çok ileri gittiğinin açıkça söylenmesi gerektiği ifade edildi.

-İSPANYOL BASINI-

İspaya'da da ülkenin önde gelen sol görüşlü gazetelerinden El Pais, "İsrail, uluslararası yasalara saldırıyor" ifadesini başlığında kullandı ve İsrail'in "orantısız bir müdahale yaptığı konusunda herkesin hemfikir olduğunu" belirtti.

El Pais, "İsrail'in uyguladığı şiddet, geleceği daha da kötü bir belirsizliğe sokuyor. İsrail hükümeti sadece, bölgedeki tek müttefiği Türkiye'yi tamamen kaybedip, izole olmakla kalmıyor aynı zamanda başlayan barış görüşmelerinde başa dönüyor. İsrail'in ahmakça suçları, Arap dünyasında da öfke yaratıyor ve Hamas'a oksijen veriyor" görüşünü savundu.

"İsrail'in korsanca saldırışı uluslararası öfke yaratıyor" başlığını atan El Mundo gazetesi de saldırıyı AB'nin, "kabul edilemez" olarak nitelendirdiğini ve hemen kınadığını, tüm dünyada protesto gösterileri yapıldığını, AB, ABD, BM gibi uluslararası komitelerin İsrail'den açıklama istediğini yazdı.

ABC gazetesi de, "İsrail'e karşı protesto dalgası" ifadesini ön plana çıkartarak, saldırının uluslararası tansiyonu çok yükselttiğine dikkati çekti.

SALDIRI AVRUPA BASININDA

BRÜKSEL - İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren gemilere saldırısı hemen bütün Belçika gazetelerinde manşetten verilirken, İsrail'in "onarılmaz bir hata" yaptığı ve "tarihinin en yalnız döneminde olduğu" vurgulandı.

Le Soir gazetesi, "İsrail ölümcül baskınının ardından hiç olmadığı kadar yalnız" bağlığıyla verdiği haberde, dünyayı şoke eden saldırının ardından İsrail'in izole edileceğinin neredeyse kesinleştiğini belirtti.

İsrail askerlerinin Mavi Marmara gemisine baskında sivillere ateş eden fotoğraflarıyla dün Türkiye'deki protesto gösterilerinden kareler kullanan gazetenin köşe yazarları da İsrail'in uluslararası hukuku hiçe saydığı, bu baskınla imajını daha da kötüleştirdiği ve olanlardan Hamas'ın karlı çıktığı üzerinde durdu.

ABD BASINI: DİPLOMATİK FİYASKO

WASHINGTON - İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısıyla ilgili gelişmelere geniş yer veren Washington Post gazetesi, İsrail'in gemiye saldırısının "yanlış yönlendirilmiş ve kötü uygulanmış" bir hareket olduğunu kaydederek, Netanyahu hükümeti için "diplomatik fiyasko" olduğu ifade edildi.

Gazete'de, saldırıya dünya genelinde kınamaların gelmesinin, Obama yönetiminin, İsrail ile arasındaki gergin ilişkileri geliştirme çabalarını karmaşıklaştıracağı ve İran'a yeni yaptırım girişimleri üzerindeki dikkatleri dağıtacağı yorumunda bulunuldu.

Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan'ın, "Bu, Türkiye-İsrail ilişkileri için çok kötü bir gelişme" ifadesine yer verilen Glenn Kessler imzalı yazıya göre, Tan, olayın uluslararası sularda olduğunu ve geminin içinde insani yardım misyonunda görevli sivillerin bulunduğunu belirterek, İsrail'in bu saldırısının her ülkeden kınama gerektirdiğini söyledi. Obama yönetiminin olayla ilgili ilk açıklamasını eksik bulduğunu ifade eden Tan, "Bundan çok daha güçlü bir tepki b

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın da saldırı sonrasında İsrail'le dolaylı görüşmeleri terk etmesi yönünde yeni baskılarla karşılaşabileceği kaydedilen yazıda, İran'a yeni yaptırım tasarısının tartışıldığı BM Güvenlik Konseyi'nin dikkatinin başka yöne çekilecek olmasıyla bu saldırıdan İran'ın da "kazançlı çıktığı" savunuldu.

Washington Post'un baş yazısında da "İsrailli askerlerin gemiye çıkarken ellerinde demir çubuk ve bıçak bulunan düzinelerce militanla karşılaştığı" ileri sürüldü. Bunun sonucunun kanlı bir kavga ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümeti için "diplomatik fiyasko" olduğu ifade edilen yazıda, İsrail'in gemiye saldırısının "yanlış yönlendirilmiş ve kötü uygulanmış" bir hareket olduğu kaydedildi.

Yazıda, "Filoda yer alanların güdülerine bir sempatimiz yok, Filistin davasının Avrupalı sempatizanları, İsrailli Arap liderler ve Türk İslamcı eylemcilerin aralarında olduğu karışık bir topluluk. İsrail, bazı organizatörlerin Hamas ve El Kaide ile bağları olduğunu söylüyor" denildi.

Gemilerin, İsrail'in uyarılarını görmezden geldiği ifade edilen yazıda, "İsrail'e tehdidin askeri olmaktan ziyade siyasi olduğu, şu ana kadar gemilerin Hamas için füze veya diğer silahlar taşıdığı yönünde bir işaret bulunmadığı" kaydedildi.

Yazıda, "Netanyahu'nun amacı, militanların umdukları olayı yaratmalarını önlemek olmalıydı. Daha önce yaptığı gibi gemilerin Gazze'ye demirlemelerine izin vermek, komando göndermekten daha iyi olurdu. İplerden Türk gemisine inen askerlerin, ölümcül güç kullanmadan yolcuları etkisiz hale getirmeye hazırlıksız olmaları, hatayı artırdı" denildi.

"İsrail şimdi günlerce düşmanlarının kınamalarına maruz kalacak" ifadesi kullanılan yazıda, Orta Doğu baırş görüşmeleri ve İsrail'in Türkiye ile "bir zamanlardaki güçlü ilişkilerinin" tekrar risk altında olduğu görüşü dile getirildi.

CNN'in haberinde de İsrail'in saldırısına yönelik dünya genelindeki protestolara ve uluslararası toplumun tepkilerine yer verildi. Saldırının Türkiye-İsrail ilişkilerinde zorluk yaratacağı ve bunun ABD için de "büyük bir diplomatik başağrısı" olduğu belirtilen haberde, İsrail askerlerinin, gemiye indiklerinde kendilerine demir çubuk ve bıçaklarla saldırıldığı, ateş açıldığı yönündeki iddialarına da yer verildi.

İTALYAN BASININDA "KATLİAM" İFADESİ

ROMA - İtalyan basını, İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren gemilere saldırını "katliam" ve "kıyım" gibi ifadelerle manşete taşıdı.

Il Corriere della Sera gazetesi, "İsrail operasyonu katliamla sonuçlandı" başlığı altında gelişmeleri aktarırken, Türkiye'nin saldırıyı "devlet terörü" olarak nitelendirdiği belirtildi.

La Repubblica gazetesi, "Aktivistlerin gemisinde kıyım" manşetinin spotunda, "İsrail, Gazze'ye giden yardım konvoyuna saldırdı: 9 ölü var. Tüm dünyadan kınama. Türk konvoyu geceleyin saldırıya uğradı. Ankara'ya göre bu, devlet terörüdür. Arap ülkeleri isyanda. (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu orduyu savundu ve (ABD Başkanı Barack) Obama'ya yapacağı ziyareti iptal etti" ibareleri kullanıldı.

Torino merkezli La Stampa gazetesi, "Gemiye operasyon, İsrail'e yargılama" manşetiyle çıktı. Spotta, saldırının tüm dünyada tepki çektiğine işaretle şu cümleler kullanıldı: "Gazze'ye yardım konvoyuna saldırıldı, Türk gemisinde 10 ölü var. 4 İtalyan da gözaltında. Netanyahu-Obama görüşmesi iptal edilirken, BM Güvenlik Konseyi toplandı. AB şiddeti kınarken, (İtalya Cumhurbaşkanı Giorgio) Napolitano da kaygılandığını söyledi."

İtalya'nın en önemli ekonomi gazetesi Il Sole 24 "İsrail'den saldırı", merkezi Roma'da olan Il Messaggero gazetesi "Yardım gemilerinde kıyım" ve sol çizgideki günlük gazetelerden Il Manifesto "Devlet terörü" manşetleriyle çıktı.

Başbakan Silvio Berlusconi'ye ait yayın organlarından biri olan sağ çizgideki Il Giornale gazetesinin ise İsrail yanlısı bir manşet kullanması dikkati çekti.

Il Giornale gazetesi, Gazze'ye insani yardım götüren barış gönüllülerini "teröristlerin arkadaşları" diye niteledi.

ARAP BASINI: "SALDIRI KATLİAM"

DUBAİ - Arap basını, İsrail'in Gazze'ye yardım taşıyan gemilere saldırısını genelde ''katliam'' olarak değerlendirdi.

Suudi Arap sermayeli El Hayat gazetesi, ''İsrail Özgürlük Filosunu öldürdü, dünya baş kaldırdı'' manşetini kullanırken, İsrail'in davranışını, ''bütün cezalardan uzun zaman kaçtığı için öldürme iştahı kabarmış bir katilin davranışı''na benzetti.

Mısır'da yayımlanan hükümet yanlısı El Ahbar, bağımsız El Düstur ve muhalif El Vafd, saldırıyı ''katliam'' olarak değerlendirirken, bağımsız El Masri El Yom gazetesi, ''Özgürlük kanı Akdeniz'e aktı'' ifadesine yer verdi.

Lübnan'da yayımlanan En Nahar gazetesi, ''Özgürlük Filosu İsrail'i Türklerin kanında boğdu'' manşetini kullanırken, ''Zaten zayıflamış İsrail-Türkiye ilişkileri dönüşü olmayan bir noktaya geldi'' yorumunda bulundu.

Hizbullah cephesine yakın El Ahbar gazetesi de ''(ABD Başkanı Barack) Obama yönetimi İsrail'in suçunu haklı çıkardı, özgürlük kana bulandı'' gibi ifadelerle, ''Şafak katliamı Ankara ile Tel Aviv arasındaki ilişkilerde bir dönüm noktası olacak'' görüşüne yer verdi.

Birleşik Arar Emirlikleri'nde çıkan El Haliç, ''İsrail denizin ortasında özgürlüğü öldürdü'' başlığı altında, ''Kanun dışı bir çete tarafından insanlığa karşı işlenen savaş suçunu'' kınadı.

Dubai hükümetinin El Beyan gazetesi, ''Özgürlük filosuna karşı İsrail devlet terörü'' başlığını kullanırken, ''Birleşmiş Milletler daha ne kadar uluslararası hukukun ihlalini kabul etmeyi ve savaş suçu işlenmesine göz yummayı sürdürecek'' sorusuna yer verdi.

Muhabirlerinden biri gemide bulunan Gulf News gazetesi ise ''Özgürlüğe saldırı'' başlıklı yazısında, ''On yıllardır İsrail katliamlar yapıyor ve bundan sıyrılıyor. İsrail'in terörist hükümetine dünyanın 'yeter' deme zamanı geldi'' yorumuna yer verildi.

Suudi Arabistan'da yayımlanan Arap News, ''Denizde cinayet'' başlıklı yazısında, ''İsrail, uluslararası sularda kanlı korsanlığıyla dünyaya gerçek renklerini yeniden gösterdi'' yorumunda bulundu.

El Riyad gazetesi ''Dünya şokta'' derken, Okaz gazetesi ''İsrail'in Özgürlük Filosuna yaptığı şey, bu varlığın (ülkenin) insanlığa karşı suç işlemekte tereddüt etmeyen bir grup suçlu tarafından yönetildiğini milyonuncu kez kanıtlıyor'' ifadesini kullandı.

Kuveyt'te yayımlanan El Kabas gazetesi de Arap ve Müslümanları ''İsrail'e işlediği suçları için ağır bir bedel ödetmeye'' çağırdı ve bu ülkeyle bütün ilişkilerin kesilmesi çağrısında bulundu

İSRAİL BASININDAN SALDIRIYA ELEŞTİRİ

TEL AVİV - İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesi, İsrail hükümetini ve ordusunu Gazze'ye yardım götüren gemilere düzenlediği kanlı saldırı nedeniyle adeta top ateşine tuttu.

Gazetenin baş yazısında, Netanyahu hükümetinin bu sınavı başarıyla veremediği, yapılan operasyonun "Mavi Marmara gemisini 'Filistinli Exodus'u haline getirdiği" ifade edildi.

"İyi eğitim almış bir düzenli ordunun gıda ve ilaç yüklü sivil gemilerden oluşan barış filosuyla mücadeleye kalkıştığında sonucun baştan belli olduğu" kaydedilen yazıda, sorunun "Çatışmayı kim kazanacak" sorunu değil, kimin kamuoyunda puan toplayacağı, kimin anlayış göreceği ve kimin meşru karşılanacağı olduğu belirtildi.

Gazetenin baş yazısında, "Netanyahu hükümeti bu sınavda tam bir başarısızlığa uğramıştır. Bu büyük yenilgi sahipsiz kalamaz. Kimin hesap vermek zorunda kalacağını belirleyecek bir inceleme komitesi kurulmadan İsrail halkı ve İsrail'e dost ülkeleri ikna etmek imkansızdır" görüşü dile getirildi.

-"KABİNEDE 7 APTAL"-

Gazete yazarlarından Yossi Sarid ise "Kabinede 7 Aptal" başlıklı makalesinde, "Bu sefer sonuç önceden belliydi. Büyük deniz muharebesinin tarihi yaklaştıkça kötü sonuçlar doğacağı netleşmeye başladı" ifadelerini kullandı.

Bu sonuca, "burunlarından ötesini göremeyen 7 bakanın neden olduğunu" yazan Sarid, "Orduyu yönlendiren onlardı. Denizde güçlükle yüzebilen 7 gemi birden bire korkunç bir donanma haline geldi. Elit komando birliğinin, devleti batırmadan bir geminin nasıl ele geçirileceğini, ölüme yol açmadan cop ve bıçak taşıyanları nasıl yeneceğini ve silahlarını nasıl kaptırmayacağını bilmesi gerekirdi. Provokasyonun nasıl etkisiz hale getirileceği düşünülmeliydi" görüşünü dile getirdi.

"Bundan sonra yapılması gerekenin bir soruşturma açılması olduğunu, ancak bunun da bir anlamının kalmamış göründüğünü" belirten Sarid, yorumunda şunları kaydetti:

"Aptallığın sınırı yok ve anlaşılıyor ki bu, bakanlara özel bir imtiyaz. Tabii aptallığın sınırı olmayınca yapılmak isteneni anlayabilmek de imkansız."

-"FİLİSTİN'İN EXODUS'U"-

Gazetede Ari Şavit imzasıyla yayımlanan "Açık denizde fiyasko" başlıklı yazıda da, "Başbakan Netanyahu ve Savunma Bakanı (Ehud) Barak'ın biraz tarih bilgisi olması gerekiyordu" denilerek, "İngiliz yönetiminin 1947 yılında Exodus gemisindeki Yahudi göçmenlere yaptığı zulüm nedeniyle dünyanın gözünde meşru olmayan bir yönetim haline geldiği" belirtildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber