Sigara yasağında geri adım yok

TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cevdet Erdöl, sigara yasağıyla ilgili olarak, ''açık ve net şekilde söylüyoruz ki bu kanunda herhangi bir geri adım atılması söz konusu olamaz'' dedi.

- Erdöl, Uluslararası Katılımlı 4. Sigara ve Sağlık Ulusal Kongresi kapsamında düzenlenen basın toplantısında, kanunu uygulayıcı belediyelerin ceza tutanaklarını gündemlerine daha fazla almalarını istedi.

İkram sektöründe kanun çıktığı dönem dillendirilen ''Battık'' iddiaları üzerine ilgili sektörün temsilcilerinden resmi yazıyla kapanan kahvehane sayısı gibi rakamları istediğini anımsatan Erdöl, buna rağmen 6 aydır hiç bir cevabın gelmediğini kaydetti.

Açılan ve kapanan kahvehaneler arasında her yıl olduğu gibi yüzde 50'lik fark olduğunu belirten Erdöl, ''Kanundan dolayı kahvehanelerin kapandığı asla söz konusu değil. İşçi sayılarında da haliyle bir fark yok'' dedi.

Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) Başkanı Mehmet Küçük de 4207 sayılı yasanın tütün kontrolünde bir milat olduğunu söyledi. Türkiye'nin bu çalışmalarıyla uluslararası kuruluşlarca örnek model olarak gösterildiğini ifade eden Küçük, ''Bu kanunda bizim çok önemli yetkilerimiz var. Bunları biz yerine getirmeye çalışıyoruz'' dedi.

YASA ESNEYECEK Mİ?

TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cevdet Erdöl ''Yasanın esnemesi gündemde mi?" sorusu ve "Bu konuda bazı komisyon üyelerinin teklifleri'' olduğunun anımsatılması üzerine, şunları söyledi:

''Kıraathanelerde, kahvehanelerde yeterince esnek zaten. Açık havada serbest. Onların kapalı alanlarında herhangi bir değişiklik asla söz konusu olamaz. Kanun teklifi veren arkadaşlarımızın ,''Acaba partileri de aynı düşüncede mi?'' diye grup başkan vekilleri ile görüştüm. Bunlar o partinin görüşleri değil, milletvekillerinin şahsi görüşleridir. Ben onlardan bu tekliflerini geri almalarını rica ettim. Çünkü ''Acaba yumuşayacak mı?'' gibi bir beklenti oluyor. Zaten kasıtlı olarak da, 'ha yumuşadı ha yumuşayacak' spekülasyonlar yapılıyor. Ancak açık ve net şekilde söylüyoruz ki, bu kanunda herhangi bir geri adım atılması söz konusu olamaz.''

Komite dönem başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı da geçmiş dönemde kanunda zaten olan ''Hapishanelerde, yaşlı bakım evlerinde sigara serbestliği'' hükümlerinin, kanunun sanki esnetilmiş gibi kamuoyuna yansıtıldığını belirterek, ''Bu tamamen bir kandırmaca tekniği. Psikolojik olarak toplumu etkileme. Tamamen yanlış bir haber. Yaptığımız araştırmalarda haberin bir internet sitesinden kaynaklandığını gördük. Bu sitenin sahibi de kısa süre önce bir ABD sigara firmasından yeni emekli olmuş bir köşe yazarı çıktı'' dedi.

SİGARA UYGULAMASI ALKOLDE DE OLUR MU?

Erdöl, ''Sigara uygulaması alkolde de olacak mı? Bu uygulamanın sonu alkollü içkilerde de olur mu?'' sorusuna, bağımlılık yapıcı maddeler hususunda Anayasa'nın okunmasını tavsiye etti.

Anayasanın açık hükümlerine rağmen ''İsteyen içki içsin, isteyen sigara içsin, isteyen uyuşturucu kullansın'' denilemeyeceğini, Anayasa'nın bunu engellediğini ifade eden Erdöl, şöyle devam etti:

''Alkol düşkünlüğü, alkolizm bir hastalıktır. İçki kullanmak başka bir şeydir. Anayasamızın 58. maddesi zaten gençleri alkole düşkünlüğünden korumayı da emrediyor. Bizim yaptığımız tüm hukuki düzenlemelerimiz Anayasamıza uygun bir şekildedir. Zaten şu anda belli yaşın altına alkol satılması da yasaktır. Nerede satılacağına dair TAPDK yetkilidir. Ama insan sağlığı bakımından alkolün nelere mal olduğunu, aile hayatı bakımından bunları herkes biliyor zaten. Bunları zaten kanun yasaklıyor. Biz bunları bir adım daha geliştirerek önlemler aldık. Tamamen insanlarımızın sağlığı ile alakalı şeylerdir. Bunların altında başka şey aramayın. Uyuşturucu veya başka bir şeyi sahiplenmenin doğru olmadığını düşünüyorum ben.''

SİGARAYLA ALKOLÜN MÜCADELE YÖNTEMLERİ FARKLI

Prof. Dr. Dağlı da bu sorunun kendilerine de geldiğini belirtti, sigara uygulamasının Dünya Sağlık Örgütü'nün uluslararası sözleşmesi kapsamında, evrensel bir kural olarak gerçekleştirildiğini kaydetti.

Dağlı, ''Sigaranın mücadelesiyle alkolün mücadelesi yöntemleri çok farklıdır. Sigaranın güvenli dozu yoktur, kullanmayanı da hasta eder. Dolayısıyla aynı kefeye konularak aynı yöntemlerle kontrol etmezsiniz, denetleyemezsiniz. Bu söylem, ''Sigara uygulaması yumuşayacak'' gibi şehir efsanesi gibidir'' dedi.