Gül'den önemli açıklamalar

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 26 Haziran 2010 09:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

"Terör örgütünün paniği sebepsiz değil bunu hepimiz yakın gelecekte göreceğiz"

Yaklaşık 1 yıl önce "Yakında iyi şeyler olacak" diyerek "Demokratik Açılım Süreci"nin işaretini veren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "İnanıyorum ki terör örgütünün bu paniği sebepsiz değildir, bunu hepimiz yakın gelecekte göreceğiz" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, PKK'nın son saldırılarını 'panik içinde, nereye gittiğini bilmeyen bir terör örgütünün davranışları' olarak değerlendirdi. Terör örgütünün ayıklanması gerektiğinin bölge ülkeleri tarafından geç de olsa fark edildiğini belirten Gül, bu durumun PKK'yı paniğe sürüklediğini kaydetti. "Bu panik sebepsiz değildir, bunu hepimiz yakın gelecekte göreceğiz.'' diyen Cumhurbaşkanı, uluslararası sıkıntılara dikkat çekti: "İçine girmek için uğraştığınız birliklerden dostça, düşmanca tavırlar farklı farklı gelebilmektedir."

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Maslak'taki Harp Akademileri Komutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi Çok Amaçlı Salonu'nda ilk kez konferans verdi. Gül, salona gelişinde, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ve Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Nusret Taşdeler tarafından askeri törenle karşılandı. Gül, konuşmasında ağırlıklı olarak son günlerde artan terör saldırılarının üzerinde durdu. Cumhurbaşkanı'nın mesajları özetle şöyle:

Kim dost, kim düşman bunları ayırt etmek de gerçekten sıkıntılı bir hale geldi: Özellikle iki kutuplu dünya ve Soğuk Savaş dönemi bittikten sonra ortaya artık tahlili zor bir dünya da çıkmaktadır. Kim dost, kim düşman bunları ayırt etmek de gerçekten sıkıntılı bir hale gelmektedir. Bugünkü dünyada bazen komşunuzdan, bazen müttefikinizden, bazen en yakın kardeş bildiğinizden, bazen de içine girmek için uğraştığınız birliklerden dostça, düşmanca tavırlar farklı farklı gelebilmektedir. Bunları hepimizin yeniden değerlendirmesi ve çok dinamik bir sürece girdiğimizi kavramamız gerekmektedir.

Terör, uzun soluklu ve akıllı bir politika ile def edilecektir: Terörün birçok çeşitli yüzü de vardır. Bizimki maalesef en kötüsüdür. Çünkü bölücü ve etnik bir temele dayalı bir terördür. O bakımdan işimiz belki başkalarından daha zordur. Bu sebeple terör, uzun soluklu ve akıllı bir politika ile def edilecektir. Her şeyin başında devletimizin ve milletimizin kararlılığı ve mücadele azmi gelmektedir.

Terör bugün Türkiye'nin birinci meselesi: Bu konu Türkiye'de tam kontrol altına alınmadan, Türkiye'nin diğer konularında gelişmek ve ileri gitmek zordur. Bunu bildiği için zaten terör karşımıza çıkmaktadır. Türkiye, bu engeli aşmak ve bu tuzaktan da kurtulmak zorundadır. Bu zor, ama bu zor işi başaracağız.

Demokratikleşmeyi terör örgütü tehdit gördü: Özellikle son dönemde ülkemizde demokratik ve hukuk standartlarının tüm alanlarda yükselmesini kendisine tehdit gören bölücü terör örgütü, saldırılarını artırmaya başlamıştır.

Terör örgütü, panik içinde: Terörün en büyük istismar ettiği alan halktır. O bakımdan terör örgütünün son aylardaki saldırılarında halkta kaybettiği itibarın da çok etkisi vardır. Üslendiği bölgede uluslararası ve bölgesel diplomatik gelişmelerden sezindiği intibaların da çok büyük etkisi vardır. Bu aslında kendisinin bir nevi panik içinde olduğunu göstermektedir ve bu son hareketleri tamamen panik içinde olan ve nereye gittiğini bilmeyen bir terör örgütünün davranışlarıdır. Devletimiz, milletimiz, bütün güvenlik kuvvetimiz, başta TSK olmak üzere hep beraber, sonuna kadar, kararlı bir şekilde bu işten kurtulmak ve bu işi Türkiye'de tehdit olmaktan çıkarmak için ne gerekirse yapılacağını hem dünya hem terör örgütü bilmelidir. Bu slogan olarak gelebilir ama bu devletin kararlılığıdır. İSTANBUL AA

Türk halkı hak ettiği için standartlar yükseltilmeli

AB ile tam üyelik aslında kolay bir şey değildir. Büyük bir havuza küçük bir taş düşmeyecektir. Büyük bir havuzun dengesini bozacak, oraya büyük bir varlık iniyor. Avrupa Parlamentosu'nda Almanya'dan sonra ikinci büyük grup Türk grubu olacak. Onun için bu süreç sancılı ve uzun süreçtir. Görünür görünmez engeller çıkartılacaktır ama bizim için önemli olan şudur; tam üyelik olur olmaz, bu ayrı bir şey ama Türkiye'nin bu standartlara ulaşacak değişimi yapması gerekir. Türk halkı hak ettiği için bu standartları yükseltmemiz lazım.

Türkiye'nin dostu ve itibarı çoktur

Çoğumuz deriz ki 'aslında bizim dostumuz yoktur, hep kendi kendimizeyiz'. Bazen bunu hepimiz hissederiz. Dışişleri bakanlığı yapmış bir kişi olarak, bunu zaman zaman ben de hissetmişimdir ama şöyle bir kendimize geldiğimizde aslında öyle de değildir. Türkiye'nin itibarı da, dostu da çoktur. Çünkü dostluğu aranan bir ülkedir, düşmanlığından korkulan ve çekinilen bir ülkedir.

'İstikametimiz açık ve bellidir'

Türkiye'nin ekseni sağda mı solda mı, Doğu'da mı Batı'da mı, bunlar çok anlamlı gelmemektedir. Önemli olan Türkiye'deki değerler nedir, konuştuğumuz ortak değerlerimiz nedir, ortak değerlerimiz; demokratik, laik, hukuk devleti olmak, insan haklarına saygı, serbest piyasa ekonomisi, kadın erkek eşitliği... Bütün bunlar varsa, Türkiye Doğuda olmuş, Batı'da olmuş bunun bir anlamı yoktur. Bu yönde de istikametimiz açık ve bellidir. Türkiye, büyük bir ibretle takip edilmekle ve örnek alınmaktadır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber