Yazar ve aydınlardan Kılıçdaroğlu'na çağrı: Resepsiyona gidin

Kaynak : Zaman
Haber Giriş : 17 Ekim 2010 20:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, genel yayın yönetmenleriyle yaptığı toplantının ikinci kısmını dün bazı gazeteci, yazar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle gerçekleştirdi.

Tartışmaların odağında ise Köşk'teki Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu vardı. Toplantıya girişte gazetecilerin sorularını cevaplayan Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan, "Şekle, kıyafete bağlı konuların artık aşılması lazım." dedi. Köşe yazılarında tartışmayı değerlendiren önemli isimlerden de Kılıçdaroğlu'na 'normalleşme' çağrısı geldi. CHP liderinin benimsediği yeni tutumu hatırlatan Mehmet Ali Birand, resepsiyona katılmama kararının çelişki oluşturacağını yazdı. Murat Yetkin de, Kılıçdaroğlu'nun kendi açtığı yolda yürüme tutarlılığı göstermesini istedi. Taha Akyol ise şu soruyu yöneltti: "CHP hâlâ bu kafadaysa, hâlâ askerin tepkisiyle özdeşleşmekten kurtulamıyorsa, toplum niye CHP'yi iktidara getirsin?"

Türkiye, üniversitelerde başörtüsünün sorun olmaktan çıktığı bir dönem yaşarken Çankaya Köşkü'nde verilecek olan resepsiyon anamuhalefet partisinin tavrı yüzünden kriz halini aldı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'deki normalleşme sürecinin paralelinde Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda milletvekilleri ve devlet yetkililerini eşiyle birlikte karşılayacağının işaretlerini verdi. Gül'ün 29 Ekim'de tek ve eşli resepsiyon vereceğinin anlaşılması üzerine CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, resepsiyona katılmayacaklarını açıkladı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise bu konuda henüz karar almadıklarını açıklayarak 'süre kazanmaya' çalıştı. Parti içinden Kılıçdaroğlu'na 'resepsiyona katılmaması' baskısı yapılırken, köşe yazarları ve Alevi kesimden 'normalleşme' çağrısı geldi. Kılıçdaroğlu'nun resepsiyona katılmaması durumunda halkın nazarında zor duruma düşeceği vurgulandı.

Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan Coşkun, köşesindeki "Sakın yapma" başlıklı bölümde "Bir çuval incir değil, bin çuval incir berbat olur." diyerek Kılıçdaroğlu'nu uyardı. "Türbanlı kadın görünce kaçacak yer arayan askerlerin o tuhaf ve acıklı tutumlarının aynısını sergilemiş olursunuz." diyen Coşkun, bu durumun 'üniversitelerde yasak devam etsin' demekten bile daha geriye düşmek anlamına geldiğini ifade etti.

Mehmet Ali Birand da Posta Gazetesi'ndeki köşesinde, "CHP tek resepsiyona katılmalı" başlığını kullandı. Cumhurbaşkanı Gül'ün tek bir davet sistemine dönmesinin sembolik bir anlamı olduğuna dikkat çeken Birand, "Kılıçdaroğlu'nun türban konusunda benimsediği yeni tutum, anlayışlı yaklaşım ile resepsiyona katılmama kararı açık bir çelişki yaratıyor. CHP, bu resepsiyona katılmalı, buna karşı türbanın üniversite dışında da serbest bırakılmasına karşı çıkmalı." ifadelerini kullandı.

Radikal Gazetesi'nden Murat Yetkin ise, "Kılıçdaroğlu Köşk'e çıkmalı" başlıklı bir yazı kaleme alarak, Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanlığı döneminde AK Parti'nin iktidar olmasıyla ortaya çıkan 'kamusal alan' tartışmasına isyan etti. "Allah aşkına, peki bu maskeli balodan CHP'liler dahil kim memnundu?" sorusunu yönelten Yetkin, yazısını "Kılıçdaroğlu'nun, yalnızca ülkede ve partisi içinde özgürlüklerden yana değişim rüzgârlarının esmeye devam etmesi için değil, kendi açtığı yolda yürüme tutarlılığı ve vicdan rahatlığı adına da Gül'ün 29 Ekim davetini kabul etmesinde yarar var." cümleleriyle bitirdi.

Taha Akyol da Milliyet Gazetesi'nde yayımlanan köşesini bu konuya ayırdı. "Askerin tepkisini dikkate alarak uygulanan 'çift resepsiyon' da bir anomali idi. Gül, şimdi tek resepsiyon uygulamasına geçerek normale döndü." diyen Taha Akyol, "Bu durumda askerin tepkisini CHP mi temsil edecek? CHP hâlâ bu kafadaysa, hâlâ askerin tepkisiyle özdeşleşmekten kurtulamıyorsa, toplum niye CHP'yi iktidara getirsin?" sorularını yöneltti.

Kılıçdaroğlu'na resepsiyona katılma çağrısı Alevi kesim önderlerinden Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan'dan da geldi. Kılıçdaroğlu'nun Swissotel'deki davetine gelişte gazetecilerin sorularını cevaplandıran İzzettin Doğan, "Resepsiyon krizi filan, artık bu tür şeyleri aşmamız gerekiyor. Şekle, kıyafete bağlı konuların artık Türkiye'de aşılması lazım." şeklinde konuştu. İSTANBUL ZAMAN

CHP'nin 'başarı' toplantısına Büyükerşen de katıldı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çeşitli meslek grupları, meslek odaları temsilcileri, partinin eski üst düzey yöneticileri ve akademisyenlerle dün bir araya geldi. Swissotel'de gerçekleştirilen "Siyasette Başarı Stratejisi" isimli toplantıda siyasi başarı için görüş alışverişinde bulunulduğu öğrenildi. Ancak parti yönetiminden içerik hakkında daha fazla bilgi alınamadı. İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek, toplantı içeriğinin prensip kararı olarak gizli tutulduğunu belirtti. Türkiye ve dünyadaki gelişmelerin değerlendirildiğini aktardı.

Kılıçdaroğlu, perşembe günü medya yöneticileriyle yaptığı toplantının ardından dün de toplumun çeşitli kesimleriyle bir araya geldi. Toplantıda bu kez CHP Genel Sekreteri Önder Sav da yer aldı. Toplantının sürpriz konuğu ise DSP'li Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'di. DSP'li başkanın CHP'ye geçeceği uzun bir süredir konuşuluyor. Büyükerşen, geçtiğimiz günlerde Eskişehir'e gelen Kılıçdaroğlu'nu kendi aracına almış, ikili yaklaşık bir buçuk saat görüşmüştü. Toplantıya katılanlar arasında CHP'nin eski genel başkanları Hikmet Çetin ve Altan Öymen de vardı. Çıkışta soruları cevaplayan gazeteci Nuray Mert, resepsiyon konusunun gündeme gelmediğini söyledi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşup konuşmadığına ilişkin soru üzerine de "Hayır benim gördüğüm kadarıyla dinliyordu. Çay kahve içerken de herkesle özel sohbetler ediyor. Ama hani çok heyecan verici şeyler yok. Olsa da söylemem zaten." ifadelerini kullandı. HÜSEYİN KELEŞ İSTANBUL

CHP il başkanı: Bizim resepsiyon sorunumuz yok

CHP Sakarya İl Başkanı emekli Kurmay Albay Cem Hatunoğlu, resepsiyon tartışmasına girmek istemediğini ancak kendilerinde böyle bir sorunun olmadığını söyledi. Cihan Haber Ajansı'nın sorularını cevaplayan Hatunoğlu, 'Sakarya'daki resepsiyona başörtülü kadınlar gelirse katılmayı düşünür müsünüz?' sorusuna şu karşılığı verdi: "Sakarya'da böyle bir sorunun olduğunu düşünmüyorum. Cumhuriyet balosuna katılıyorum. Ancak bu türbanlıymış, bu türbanlı değilmiş Sakarya'da bu gündemde değil. Ankara'daki sorun benim seviyemde değil. O genel merkezin kendi içinde, değerlendirme yaparlar." DURAN SAVAŞ

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber