DDK'nın SPK Raporu: Yolsuzluk, suistimal, adam kayırmacılığı ve israf

Haber Giriş : 27 Mart 2005 10:29, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu tarafından hazırlanan Sermaye Piyasası Kurulu raporunda yolsuzluk, suistimal, adam kayırmacılığı ve israfa dikkat çekildi.

Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Sermaye Piyasası Kurulu ile ilgili olarak hazırladığı raporunda, yolsuzluk, suistimal, israf ve adam kayırmacılığına dikkat çekti. Sermaye Piyasası Kurulu'nun 2002, 2003, 2004 yılları eylem ve işlemlerinin araştırıldığı raporda, başta İmar Bankası'nın Devlet İç Borçlanma Senedi Satmasına göz yumması olmak üzere, pek çok konuda yaşanan usulsüzlüklere dikkat çekildi. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu raporunda, İmar Bankasının Devlet İç Borçlanma Senedi satmasına göz yumulması yüzünden, vatandaşların yaklaşık 729 trilyon lira zarara uğratıldığına vurgu yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu, bu yüzden SPK aleyhinde 12.170 dava açıldığını hatırlattı. Raporda, "Bankanın bu işlemlerinden zarar gören yatırımcılar tarafından SPK ve konuyla ilgili öteki kurumlar aleyhine açılan dava sayısı 12.170' tir. Bu davalarda SPK ile ilgili olarak; 2449 sayılı Yasanın 22/g maddesiyle Kurul'a verilen "Sermaye piyasasını ilgilendiren her türlü iletişim aracı ile yapılan yayın, duyuru ve reklamları izlemek ve bunlardan yanıltıcı olduğu saptananları yasaklamak ve gereği yapılmak üzere ilgili kuruluşlara bildirmek," görevinin savsaklandığı ileri sürülmektedir" denildi.

729 TRİLYON TOPLANDI

Türkiye İmar Bankası'na SPK tarafından Devlet İç Borçlanma Senedi satma hakkının verilmesi ve bunun ardından yaşanan süreç tek tek sıralandıktan sonra, "Bu kapsamda, sorumlular hakkında izinsiz aracılık, güvenci kötüye kullanma ve dolandırıcılık eylemleri nedeniyle suç duyurularında bulunulmuştur" ifadelerine yer verildi. Raporda, İmar Bankası'nın satışı sürecinde ne kadar para topladığı da bilirkişi raporlarına göre verilerek, "Devlet iç borçlanma senetlerinin satışı sürecinde bilirkişi raporuna göre 728 trilyon 353 milyar TL tutarında para toplanmış, Bankanın TMSF'ye devri sonrasında DİBS bedelleri ödenmediği için, yatırımcıların zarara uğramalarına yol açılmıştır" denildi.

* * *

Denetleme Kurulu'nun çözüm önerileri

Varolan sorunların bir an önce giderilmesi ve Sermaye Piyasası Kurulu'nun normal işlevini yerine getirebilmesi için yapılması gerekenler de yine Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu raporunda tek tek sıralandı. Bunlar şöyle:

"1. Kurulun, 2499 sayılı Yasanın 22/g maddesindeki izleme, yasaklama ve bildirim görevlerini, zamanında ve eksiksiz biçimde yerine getirmesi,

2. Devlet iç borçlanma senetlerinin halka sunumu sürecinde, Türkiye İmar Bankası T.A.Ş. olayına benzer olumsuz durumların yeniden yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması,

3. Yönetsel para cezalarının uygulanması öncesinde, ilgililerin savunmalarının alınması ve savunma istem yazılarının yöntemine uygun olarak tebliğine özen gösterilmesi,

4. Kurul yöneticilerine ve personeline karşı açılmış veya açılacak davalara ilişkin masrafların Kurul bütçesinden karşılanması uygulamasına son verilmesi, yapılmış olan ödemelerin ilgililerden alınması,

5. Denetleme Dairesi Başkanının İstanbul'da görev yapması uygulamasına son verilmesi,

6. Sermaye piyasalarındaki izleme, inceleme ve denetlemelerin gecikmeksizin sonuçlandırılması için gerekli yönetsel önlemlerin alınması,

7. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu yönetimindeki bankalardan, 2001 yılında fazla kullanım faizi adı altında ve geriye dönük olarak yaklaşık 148 trilyon TL tahsil edilmesi konusunun; İMKB, BDDK, TMSF ve Hazine Müsteşarlığı ile irtibatlı yönlerinin bütünlük içerisinde Başbakanlıkça incelenmesi,

8. Personel harcırahlarından kesilen gelir ve damga vergilerinin Kurulca üstlenilmesi uygulamasına son verilmesi, ödenenlerin ilgililerinden alınması,

9. Kuruldaki daire başkan yardımcılığı ve daha üst düzey görevlerin vekaleten yürütülmesi uygulamasına son verilmesi,

10. Kurula kayıt yükümlülüğüne uymaksızın halktan para toplayan şirketlerin yakından izlenerek, gerekli önlemlerin zamanında alınması,

11. Uluslararası sermaye piyasalarına entegrasyonun geçekleştirilmesi için kurumsal ve teknik alt yapı çalışmalarının hızlandırılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

d.b.tercüman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber