Memur-Sen: Çok geç olmadan yargı reformu yapılmalı

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Şubat 2011 16:23, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, yargıda söndürülmesi gereken bir yangın olduğunu, yangını söndürmek için yapılması gerekenin ise 'çok geç olmadan' yargı reformunun hayata geçirilmesi olduğunu kaydetti.

Son günlerde Yargıtay ve Danıştay Kanun Tasarısı üzerinde yapılan değerlendirmelerle ilgili yazılı bir açıklama yapan Ahmet Gündoğdu, 12 Eylül 2010'da gerçekleştirilen referandumla milletimizin vesayet zincirlerini kırma ve ileri demokrasiye doğru yol alma kararlılığını ortaya koyduğunu kaydetti. Askeri ve sivil bürokratik vesayetin sürmesini isteyenlerle onların güdümünde olmayı tercih edenlerin bu gerçeği görmemekte ısrar ettiğini ifade eden Gündoğdu, Ergenekon'un avukatlığını yapmaktan Anayasa

değişikliğiyle ilgilenmeye zaman ayıramayanların şimdi de, yargı reformunu engelleme çalıştıklarını ve yapılanın statükonun avukatlığına devam etmek olduğunu belirtti.

"YARGIDA SÖNDÜRÜLMESİ GEREKEN BİR YANGIN VAR"

Yargıtay'daki ve Danıştay'daki dairelerle hakim sayısının arttırılmasına, yargı bağımsızlığının zedelenmesi ve kuvvetler ayrılığının çökmesi gerekçesiyle karşı çıkanların, bunu 'Demokrasi ve Hukuk Devleti İçin' yaptıklarını iddia ettiklerine dikkat çeken Gündoğdu, "Oysa, yapılan açıklama içeriğine göz atıldığında anlaşılıyor ki; demokrasiden kasıtları 'vesayet', 'hukuk devleti'nden kasıtlarıysa hukukçuların üstünlüğüne dayanan 'elitist hukuk'. Doğru bir başlığın altında, düzeltmek için oldukça zaman

alacak birçok yanlış bulunuyor" ifadelerini kullandı.

Yargıdaki tıkanıklığı, Yargıtay Başkanı Gerçeker'in, 'yargıda yangın var' diyerek özetlediğini hatırlatan Gündoğdu, "Biz de, aynı kanaatteyiz. Yargıda söndürülmesi gereken bir yangın var. Yangını söndürmek için yapılması gereken gün gibi ortada 'yargı reformu' üstelik reformu engellemeye çalışanların farklı bir amaçla olsa da doğru bir şekilde ifade ettiği gibi, 'çok geç olmadan'" dedi.

"SOKAĞA DAVET ETMEK, ACZİN İFADESİDİR"

'Hakkınızı sokakta arayın' diyerek vatandaşa 'ihkakı hak' daveti yapanların, vatandaşın kendisine yüklediği görevi yerine getirmekteki acziyetlerini ifade ettiklerini dile getiren Gündoğdu, milletin siyasetçilerden kendisini sokağa çağırmayı değil ileri demokrasiye yükseltecek, dünya ekonomi liginde ilk sıralara çıkaracak seçenek ve projeler beklediğini vurguladı.

Yargıtay'daki daire sayısı ile hakim/savcı mevcudunun arttırılmasıyla ilgili, 'Avukat sayısı artarken, dava sayısı artarken Yargıtay'ın daire sayısı sabit kalmalı' görüşünü makul bulmadıklarını da ifade eden Gündoğdu, "Daire sayısının arttırılmasının, yargı bağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığı ilkelerini çiğnemek olduğu tezini gülünç buluyoruz. Nüfusun 45 milyon olduğu bir dönemdeki daire sayısı ile 74 milyonun beklediği adalet hizmetini sunmasını beklemek her şeyden önce Yargıtay'a ve Yargıtay'da görev

yapan yargı mensuplarına ve çalışanlarına haksızlık olacaktır. Bu mantığı doğru kabul ettiğimizde, nüfus ne kadar artarsa artsın, talep ne kadar yoğun olursa olsun doktor sayısını, öğretmen sayısını arttırmayacak mıyız? Hal böyleyken, dün öğretmen kadro sayısının arttırılması için öğretmen adaylarını sokağa ve eyleme davet edenler, bugünse daire sayısının veya görev yapan hakim/savcı sayısının arttırılmaması için bütün ülkeyi sokağa davet ediyorlar" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber