Türk doktorlardan Avrupalı hekimlere eğitim
- İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden beş Türk doktor, Avrupa Sürekli Tıp Eğitimi Akreditasyon Konseyi'nin (European Accreditation Council for Continuous Medical Education - EACCME) organizasyonuyla Avusturya'nın başkenti Viyana'da düzenlenecek ''yatak başı ultrasonografi kullanımı'' konusundaki kursta, Avrupalı meslektaşlarına eğitim verecek.
İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Klinik Şefi Doç. Dr. Erden Erol Ünlüer, yaptığı açıklamada, daha önceki dönemlerde Türk hekimleri Avrupa'ya ya da Amerika'ya eğitim almaya giderken, artık Türk hekimlerinin oralarda eğitim verebilecek bilgi ve deneyime sahip olduğunu söyledi.
27 Ekim 2011 tarihinden itibaren Avrupalı meslektaşlarına Viyana'da düzenlenecek kursla, yatak başı ultrasonografi eğitimi vereceklerini belirten Doç. Dr. Ünlüer, bu kursun en önemli özelliğinin eğitim sonunda verilecek sertifika olduğunu, Avrupa Sürekli Tıp Eğitimi Akreditasyon Konseyi'nin kursa katılan hekimlere ömür boyu geçerli olacak sertifika vereceğini dile getirdi.
Doç Dr. Ünlüer, kursu verecek beş kişilik ekipte kendisi dışında Dr. Pınar Hanife Kara, Dr. Nergiz Vander Berk, Dr. Özcan Yavaşi ve Dr. Aral Özbal'ın yer aldığını kaydederek, ''Tamamen Türk hekimlerinden oluşan ekiple beraber böyle bir ilki gerçekleştireceğiz'' dedi.
Eğitimlere hem ultrason kullanmayı hiç bilmeyen, hem de daha önceden ultrason kullanmayı bilen ama sertifikası bulunmayan hekimlerin katılacağını anlatan Ünlüer, ''Genel cerrahi, acil tıp uzmanları, aile hekimleri, ortopedi, yoğum bakım uzmanları, aneztezi ve reanimasyon uzmanları başta olmak üzere birçok branştan hekim katılacak, hem pratik, hem teorik bir eğitim vereceğiz. 27 Ekim'de başlayacağız, ama tek seferlik olmayacak, aylık periyodlarla devam edecek ve bütün Avrupa'ya yönelik olacak'' dedi.
Kuruluşun eğitim vermek üzere neden Türk doktorlarını seçtiklerinin sorulması üzerine Ünlüer şunları söyledi:
''Biz acil servisimizde uzun yıllardan beri çok aktif olarak kullandığımız beş tane ultrasonografi cihazıyla hizmet veriyoruz. Bu konuda bilimsel çalışmalar yaptık. Kitaplar yayımladık. Takip edildik, araştırıldık ve bizim ekibimizin bu işi yapabileceğine kanaat getirdiler. Ne mutlu ki bizi seçtiler, umut ediyorum ki ülkemizi güzel bir şekilde temsil edeceğiz.
Bizim acil servisimizdeki beş ultrasonografi cihazı ayrı markalardan. Netice itibariyle bir hekimin bu işi çok işi yapabilmesi için bütün markaların özelliklerini tanıması lazım. Böyle bir hedefle çeşitlilik sağladık zaten. Bütün cihazların negatif ve pozitif yönlerini bilelim ki, sonraki meslektaşlarımıza daha doğru şeyler aktarabilelim. Hem değişik cihazların kullanımını öğrendik, hem de bu cihazların eksik ve pozitif yönlerini aktarma avantajı yaşadık.''
-''TÜRKİYE'DEKİ CİHAZLAR DAHA İYİ''-
Türkiye'de kullanılan ultrason cihazlarının Avrupa ayarında olup olmadığı yönündeki soruya Doç. Dr. Ünlüer, ''Hatta onlardan daha da iyi. Çünkü çoğu hastanenin acil servisine baktığımızda ultrason cihazı bile yok. Avrupa'da da öyle. Mesela ABD'de yan dal olarak ultrasonografi hizmeti veren bazı merkezlerde iki tane cihaz var. O yüzden devletimiz de bu yönde bize destek oluyor, cihaz konusunda isteklerimizi kırmıyor. çok çok daha ilerdeyiz yani. Bu kurslardan sonra burayı çok daha ileri bir merkez haline getirmeyi planlıyorum'' karşılığı verdi.