Başbakan Yardımcısı Arınç: Resmi dil Türkçe, Kürtçe seçmeli ders olabilir

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Ekim 2011 09:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, resmi dilin Türkçe olduğunu ancak Kürtçenin okullarda seçmeli ders olarak okutulabileceğini söyledi.Resmi dilin herkesi kapsayabilecek bir medeniyet dili olması gerektiğini belirten Arınç, Arapça, Fransızca, Türkçeyi örnek gösterdi. Arınç, "Yüzyıllardır bu diller milyonlarca insanın birbirini anlamasını kolaylaştırmış. Çünkü bunların kelime hazinesi çok fazla. Bunlarla bilimin her alanında bir şeyler söylemek mümkün." dedi.

Bülent Arınç, önceki akşam Kanal D'de yayınlanan 32. Gün programında Mehmet Ali Birand'ın gündemle ilgili sorularını cevaplandırdı. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın 'ev hapsi'ne alınması talebinin örgütün siyasal talepleri olduğunu belirtti, bu fikri savunanları 'romantik' davranmakla suçladı. Programda tutukluluk süreleriyle ilgili eleştirilere de cevap veren Arınç, bu konuda yılbaşında bir düzenleme yapıldığını, ancak bundan Hizbullahçıların da istifade ettiğini hatırlattı. Şimdi yeni bir hazırlık yapıldığını belirten Arınç, şöyle devam etti: "Adalet Bakanlığı daha derli toplu bir teklifle gelecek. Yakınmaları dikkate alan herkesi memnun etmese bile en azından biraz daha hukukun yanına vicdanı ekleyecek bu düzenlemeyi Adalet Bakanlığı'mızın hazırladığını biliyorum. Kamuoyuyla da paylaşacaktır."

Anayasa'da herkesin kendini içinde bulabileceği "bir cümleye'' ihtiyaç olduğunu dile getiren Arınç, şöyle devam etti: "Krizleri bitirmesi lazım yeni bir anayasanın. Alevi-Sünni, Türk-Kürt, gerici-ilerici, yobaz-laik çatışması artık bundan sonra olmasın. Geldiğimiz nokta bu ve bunlar hâlâ devam edecekse, etnik milliyetçiliğe ağırlık verecek, vurgu yapacaksak, birtakım dogmatik şeyleri her gün okuyacak veya söyleyeceksek bu yeni anayasa yapmış olmak değil. Ben şuna inanıyorum; Türkiye'nin önündeki en büyük tehlikelerden biri etnik milliyetçiliktir. Etnik milliyetçiliği Türkçü ve Kürtçü olarak anlamak mümkün. Bugün örgüt, örgütün bağlantıları, onlara destek sağlayan kitle etnik milliyetçilikten besleniyor. Bu bir ülke için bence tehlike. Dolayısıyla etnik milliyetçiliği çağrıştıran hiçbir şeyin anayasada yer almasını istemiyorum. Bu, bizi birbirimize daha çok bağlayacaktır.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber