Depremzedelerin diğer illere nakli devam ediyor

Van'daki depremzedelerin diğer illere nakilleri devam ediyor.

Edirne'ye, yaklaşık 1900 kilometrelik zorlu yolculuğun ardından gelen depremzedeler, İpsala ilçesindeki Devlet Su İşleri Misafirhanesine yerleştirildi.

Erciş ilçesine bağlı Kozluca köyünde çiftçilik yapan ve depremde evi yıkılan Bahri Yıldız, AA muhabirine, ailece çok zor günler geçirdiklerini söyledi.

Depremde yeğenini ve yakın akrabalarını kaybettiğini belirten Yıldız, şöyle konuştu:

''Yeğenimi ve akrabalarımdan bazılarını depremde kaybettim. Köyde evlerimizin bazıları çöktü, bazıları da ağır hasar gördü. Hasar gören binalara girsek bile sabaha kadar korkudan uyuyamadık. Çocuklarımızın psikolojisi bozuldu. Kar yağdı üşüdük, yağmur yağdı ıslandık. Allah razı olsun, yetkililer bizi burada çiçeklerle karşıladı. Bizimle çok ilgilendiler. Herkese teşekkür ediyorum. Uzun bir aradan sonra rahat bir uyku uyuduk.''

Bir başka depremzede Alaettin Çağan ise akrabaları bulunduğu için İpsala'yı tercih ettiklerini vurguladı.

Van'da deprem sonrası çok sayıda kişinin mağdur olduğunu ve evsiz kaldığını anımsatan Çağan, ''Çok zor günler geçirdik. Biz şanslıyız ki İpsala'ya geldik ve sıcak bir ortam bulduk. Orada kalanlar için hayat çok zor şekilde devam ediyor. Geldiğimiz andan beri bizimle çok yakından ilgileniliyor. Başta sayın valimiz, kaymakamımız olmak üzere tüm yetkililere teşekkür ederiz'' dedi.

Bu arada, depremzedelerden bazıları ''deprem korkusu'' nedeniyle kendilerine verilen 2. kattaki dairelere yerleşmek istemedi. Zemin katta oturmak isteyen depremzedelerin çoğunun deprem korkusunu içlerinden atlatamadıkları gözlendi.

Aileler kendilerine tahsis edilen dairelere yerleşirken çocuklar da misafirhanedeki ilk günlerini oynayarak geçirdi.

Edirne Valisi Gökhan Sözer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, DSİ misafirhanesinde barınma standartlarının oldukça iyi olduğuna değinerek, şunları kaydetti:

''Depremzedelerin rahat ve huzurlu bir ortamda kalmaları için gerekli tüm tedbiri aldık. Depremzedelerin misafirhanede her türlü günlük ihtiyacı karşılanacaktır. Bunun dışında okula giden öğrencilerin eğitim ve giyim ihtiyaçları da tarafımızdan sağlanacaktır. Van'dan gelen vatandaşlarımıza deprem travmasından kurtarmak için psikolojik ve sosyal olarak destek vereceğiz. Onların çetin kış şartlarında huzurlu ve rahat bir ortamda barınmalarını sağlayacağız.''

-Sakarya-

Van'dan Sakarya'ya gelen 5 kişilik Say ailesi, Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Esentepe Kampüsü'ndeki lojmana yerleştirildi.

Tek katlı evlerinin hasar görmesi üzerine SAÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü son sınıf öğrencisi Mehmet Sıddık Say (22), Sakarya'da kalabilecekleri bir yer temin edebilmek için SAÜ Rektörlüğüne müracaat etti. Öğrencinin talebini değerlendiren rektörlük, Say ailesine SAÜ Esentepe Kampüsü'ndeki lojmanlarda eşyalı ev tahsis etti.

Anne Gülay Say (39), AA muhabirine yaptığı açıklamada, evleri depremde hasar aldığı için Van'dan ayrılmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Van'da korku verici şeyler yaşadıklarını ifade eden Say, ''Üç yaşındaki yeğenimi teyzesiyle birlikte enkaz altında kaybettim. Çok kötü günlerdi, hatırlamak bile istemiyorum artık. Allah razı olsun milletimizden, devletimizden. Çocuklarımızı okula kaydettik. Hiçbir sorun yaşamadık burada. Allah Başbakanımızdan, Rektörümüzden razı olsun, böyle bir imkan sağladılar bize'' diye konuştu.

Anne Say, Van'da çok fazla insanın kalmadığını belirterek, ''Oğlum SAÜ'de okuyor. Burayı az çok bildiği için 'daha iyi imkanlar olur' dedik. Sağolsun Rektörümüz bu imkanı bize verdi. Zaten bilmiyorum. O gün öyle bir şey oldu ki, nasıl karar verdik, nasıl evden çıktık, ben bile şaşırıyorum. O panikle aniden karar verip yola çıktık'' dedi.

Eşinin Van'da işe başladığını ifade eden Say, şöyle konuştu:

''Ne olacak, bilmiyoruz. Öyle olduk ki yarınımızı düşünemez hale geldik. Artık hiçbir şeyi hayal edemiyoruz, hiçbir şey aklımıza gelmiyor. Burada barınmayla ilgili hiçbir sıkıntımız yok. Sadece bir sıkıntım var benim. Üç öğrencim var burada. Onlarla ilgili burs talebinde bulunmak istiyorum ama nereye başvuru yapacağımı bilmiyorum. Evimiz güzel ve sıcak, her imkanı sağlamışlar bize, sadece çocuklarım için burs istiyorum. Deprem mali açıdan bizi çok yordu. Akşam eve geldiklerinde çocuklara soruyorum, 'ne yaptınız, ne ettiniz' diye. 'Bir şey anlamıyoruz, okulda öğretmenin ne dediğini anlamıyoruz' diyorlar. Ben de ne yapacağımı şaşırdım. Son seneleri, kazanamazlar sınavı diye endişe ediyorum. Aslında psikolojik destek de almamız lazım.''

SAÜ Maliye Bölümü son sınıf öğrencisi Mehmet Sıddık Say ise 5,6 büyüklüğündeki depremde ailesinden uzakta, Sakarya'da olduğunu belirterek, yakınlarına ulaşamayınca çok endişelendiğini söyledi.

Bir süre sonra ailesiyle konuşabildiğini dile getiren Say, şöyle konuştu:

''Ailemle görüştükten sonra bir nebze olsun acım hafifledi. Dayımın oturduğu binanın tamamen yıkıldığını ve 3 yaşındaki kuzenim Belinay Say'ın ve teyzemin enkaz altında olduğu haberini aldım. Onu öğrenince elim ayağıma dolaştı. Ne yapacağımı bilemedim. Gitmek istiyorum, o anda havayolu, karayolu tamamen kilitlendi. Depremden iki gün sonra bir şekilde uçak bileti buldum. Oraya yetiştikten yarım saat sonra da kuzenim enkazdan çıkarıldı. Daha sonra defin işlemleri yaptık. O kötü günlerde ailemin yanında oldum.''

Say, ailesine müsait bir yer sağlanması için rektörlüğe müracaat ettiğini kaydederek, ''Aradan 24 saat bile geçmedi, aradılar bizi. 'Yer ayarladık, dayalı döşeli, yaza kadar ikamet edebileceğiniz, rahatlıkla oturabileceğiniz yer' dediler. Biz de apar topar yerleştik. Haziran ayının sonuna kadar sınavlar devam ediyor. Muhtemelen temmuz ayına kadar buradayız diye düşünüyorum'' dedi.