Grip ve soğuk algınlığına dikkat

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 09 Şubat 2012 20:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Salih Bilgin, gripten korunmada kişisel hijyenin çok önemli olduğunu belirterek, spor yapmak, "Beslenmeye dikkat etmek ve iyi beslenmek, genel hijyen koşullarına uymak kişinin bağışıklık sistemini güçlendirdiği için çok önemlidir" dedi.

Medicana Samsun Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü'nden Uzman Dr. Salih Bilgin, artan grip ve soğuk algınlığı vakalarına karşı uyararak önemli bilgiler verdi. Bilgin, "Grip, burun, bronşlar ve akciğerden oluşan solunum sisteminde meydana gelen, Influenza virüslerinin neden olduğu yüksek derecede bulaşıcı viral bir enfeksiyondur. Hastalığın bulaştırıcı olduğu dönem, semptomların başlamasından önceki 24 saat ve sonraki beş günlük dönemdir. Hastalığın kuluçka dönemi (virüsün bulaşması ile hastalık

belirtilerin ortaya çıktığı süre) 1-4 gündür. Tariften de anlaşılacağı gibi etkenin influenza virüsü olması gereklidir. Diğer mikropların yaptığı üst solunum yollarında yaptığı hastalık grip değildir. Ama bu toplumda çok karıştırılmaktadır. Bazı bölgelerde her mevsim görülmesine rağmen genelde mevsim dönüşümlerinde artmaktadır. Özellikle havaların soğumaya başladığı sonbahar mevsiminde görülme sıklığı artmakta, kış ve ilkbaharın ilk aylarında bu, insanlar için sorun olmaya devam etmektedir. Hastalığın

zamana göre değişim göstermesinde çevresel faktörlerde rol oynamaktadır. Kalabalık ve havalandırılması iyi olmayan kapalı alanlarının kullanımı soğuk havalarda arttığı için özellikle kışları artan bir oranda görülmektedir. Grip; bebekler, yaşlılar ve kronik hastalığı olanlar için çok daha riskli, hastalık kimi insanlarda daha hafif geçerken, kimilerinde ölüme kadar giden komplikasyonlara yol açmaktadır" diye konuştu.

RİSKLİ HASTALAR

Uzm. Dr. Salih Bilgin, gribal enfeksiyon için riskli hasta gruplarını şöyle sıraladı:

"Bebekler ve yaşlı hastalar, kronik hastalığı olanlar (kronik bronşit, astım, kronik böbrek yetmezliği, romatizmal ve koroner arter hastalığı, şeker hastalığı, parkinson gibi nörolojik hastalıklar, anemi, sigara kullananlar, kanserli hastalar, immün sistemi çeşitli nedenlerle baskılanmış hastalar (ilaçlar vs)."

Altta bir kronik hastalığı olanların ve ya vücut savunma sistemi çeşitli nedenlerle baskılanmış hastaların gribal enfeksiyondan korunmak için daha dikkatli olması, hastalığa yakalanmış kişilerinde en kısa sürede hekime başvurmasının, gribal enfeksiyonun komplikasyonlarından korunmada önemli bir yer tuttuğunu vurgulayan Bilgin, şu bilgileri verdi:

"Hastalığın bulaşma yolu damlacık enfeksiyonuyla olur. Öksürme, hapşırma sırasında çıkan damlacıkların solunmasıyla bulaşır. Nadiren kontamine el, enfekte eşyalarla da bulaşabilir. Gribal enfeksiyonun yayılma hızı çocuklarda, erişkinlere göre daha hızlıdır. Okul öncesi ve okul çağı çocuklarda atak hızının yüksek olması, hastalığın toplumda yayılmasında önemli faktörlerden biridir. Soğuk algınlığı ise; İnfluenza (grip virüsü) dışında 200'e yakın virüslerin oluşturduğu hafif seyirli üst solunum yolu

enfeksiyonuna verilen isimdir. Toplumda çok sık görülür. Hastalıklı kişi ile temas ile hastalığın ortaya çıktığı süre (kuluçka süresi) 1-3 gündür. Bulaşma öksürük, hapşırık, konuşma ile ortaya çıkan damlacıkların solunmasıyla, öpüşme, tokalaşma yoluyla veya virüsle bulaşmış eşya, yiyecek vs ile temas sonucu oluşur."

DÖRT DÖNEM

Soğuk algınlığının başlangıcıyla bitişi arasında dört dönemin belirgin olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Salih Bilgin, şöyle devam etti:

"1. Dönem: Birkaç saat sürer. Burun hava yolu açıktır fakat virüslerin giriş noktasında kaşıntı, tahriş, kuruma ve yanma hissi olur.

2. Dönem: Virüsler burun iç yüzeyine yayılır. Bu işlem birkaç saat veya gün sürer. Virüslerin ilk girdiği yer iyileşirken daha sonraları yayılmış olduğu bölgelerde hastalık devam eder. Boğaz kurur ve yutkunurken ağrır. Aksırma, sulu burun akıntısı ve burun tıkanıklığı ortaya çıkar. Burun içi ve boğaz şiş ve kırmızı görünümdedir. Halsizlik, kırgınlık ve ateş (çok yüksek olmayan) bu dönemde ortaya çıkar.

3. Dönem: Fırsatçı bakterilerin sebep olduğu enfeksiyonlar belirgin olur. Burun içinin rengi koyulaşır, sulu burun akıntısının miktarı azalır, kıvamı artar, yapışkan beyaz bazen yeşilimsi bir hal alır. Tıkanıklık ve bitkinlik bu dönemde en çoktur. Bu dönemdeki akıntı, içeriğindeki maddeler nedeniyle mendili kuruyunca sertleştirir.

4. Dönem: Şikayetler ve bulgular azalır, 5-10 gün sonra iyileşme gerçekleşir."

KORUNMA YOLLARI

Soğuk algınlığının kronik hastalığı olanlarda, vücut savunma sistemi çeşitli nedenlerle baskılanmış kişilerde daha ağır seyir ettiğini, soğuk algınlığı her mevsim görülebilmesine rağmen özellikle sonbahar ve kış aylarında belirgin artış gösterdiğini ifade eden Uzm. Dr. Salih Bilgin, korunma yolları hakkında şunları söyledi:

"Korunmada kişisel hijyen çok önemlidir. Elleri sık sık sabunla yıkamak virüsleri uzaklaştırdığı için çok önemlidir. Spor yapmak, beslenmeye dikkat etmek ve iyi beslenmek, genel hijyen koşullarına uymak kişinin bağışıklık sistemini güçlendirdiği için çok önemlidir. Korunmada virüs çeşitliliğinin fazlalığından dolayı mümkün değildir. Tedavi hastalanan kişilerinin durumlarının farklı olmasından dolayı kişisel olarak değişiktir. Ancak genel önlemler önemlidir. Tedavide istirahat çok önemlidir. Mümkünse

hasta kişinin 1-2 gün tam istirahatta geçirmesi komplikasyonları önlemede önemlidir. Hasta kişi bol sıvı tüketmelidir. İlaç tedavisi semptomatik olmalıdır. Öksürük, boğazda da yanma hissi, burun tıkanıklığı varsa ateşe karşı bunları azaltıcı veya giderici ilaç kullanılmalıdır. Alerjik bünyeli kişilerde antihistaminik içeren ilaçlar kullane bulaşır. Nadiren kontamine el,ılmalıdır. Çocukların uyuyabilmesi, bebeklerin süt içebilmesi için burun açıcı damlalar kullanılmalıdır. Tedavide antibiyotiklerin yeri

yoktur. Ancak viral enfeksiyonun üzerine bakteriyal enfeksiyon eklenmişse, hekim önerisi ile kullanılmalıdır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber