Türkmen Alevi Bektaşi Derneği: Gülen'e yönelik ithamlar haksız ve yakışıksız

Türkmen-Alevi Bektaşi Sosyal Kültür Dayanışma Derneği Genel Başkanı Özdemir Özdemir, Fethullah Gülen Hocaefendi'ye yönelik itham ve saldırıları kınadığını söyledi. İthamları haksız ve yakışıksız bulduklarını kaydeden Özdemir, "Hocaefendi, ülkenin, aklı selime, sağduyuya ihtiyaç duyduğu en kritik günlerde hoşgörü ve diyalogun sesi olmuş, gerginliklerin had safhaya çıktığı, hadiselerin çığırından çıkmaya başladığı zamanlarda ise adeta bir emniyet sibobu olmuştur." dedi.

Dernek genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Özdemir, içinde bulunduğumuz coğrafyada yaşanan olaylara ve yıllardır bitmek bilmeyen terör olaylarına bakıldığında bugün her zamankinden daha çok 'birlik ve beraberliğe' ihtiyaç duyulduğunun bir kez daha ortaya çıktığını ifade etti. Türkiye'nin içinden geçtiği zaman diliminde, hem etrafına barış götürme, hem de kendi yaşadığı sorunların üstesinden gelme mecburiyetinde olduğunu vurgulayan Özdemir Özdemir, bu kritik dönemlerde liderler, ülkeyi yönetenler, sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderlerinin vereceği 'birlik ve beraberlik' mesajlarının çok büyük önem arz ettiğine dikkat çekti.

Özdemir, şöyle devam etti: Toplumda saygınlık kazanmış, gönüllerde yer edinmiş bir kanaat önderi olan Fethullah Gülen Hocaefendi, memleket sevdası uğruna, birlik ve beraberliğin korunması adına yıllarını vermiş bir şahsiyettir. O'nun ortaya koyduğu düşünceler ve söylemler ülkemizin 'birlik ve dirlik harcında' önemli bir yer tutmuştur. Gülen Hocaefendi'nin ülke adına ortaya koyduğu çaba ortadayken, 'Fenerbahçe ve şike davası' üzerinden kendisine yönelik hakarete varan saldırıları ve bir spor kulübünü 'ele geçirme' şeklinde yakışıksız ithamlara Türkmen Alevi Bektaşi Derneği olarak kayıtsız kalamayız. Neden kalamayız? Çünkü muhterem Fethullah Gülen, biz Alevi-Bektaşi topluluğu da dahil olmak üzere ülkenin hiçbir sorununa kayıtsız kalmamıştır. Hocaefendi, ülkenin aklı selime, sağduyuya ihtiyaç duyduğu en kritik günlerde hoşgörü ve diyalogun sesi olmuş, gerginliklerin had safhaya çıktığı, hadiselerin çığırından çıkmaya başladığı zamanlarda ise adeta bir emniyet sibobu olmuştur. Böylesine kıymetli bir şahsiyete ve ülke değerine karşı, bazı kulüp yöneticilerinin 'Fenerbahçe'yi ele geçirecek' şeklinde haksız ve yakışıksız ithamlarda bulunmaları, yine bazı köşe yazarlarının hakaretamiz ifadeler sarf etmeleri ve bazı kesimlerin de ısrarla süren davalarla Gülen'i irtibatlandırarak kendisini tartışmaların içine çekme çabalarını dernek olarak kınıyoruz. Ülke hasretiyle yanıp tutuşan, ülkesinin bir avuç toprağına hasret bir şahsiyete, uzaktan yakından ilgisi olmayan ithamlarda bulunmayı vicdanlara havale ediyoruz."

MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR

Ülkemizde toplumun değişik noktalarında Alevi toplumu ile Sünni vatandaşlara yönelik kışkırtmalar olduğuna dikkat çeken Özdemir, son bir ay içinde bazı şehirlerde Alevi vatandaşların evlerinin işaretlendiğini ifade etti. Gülen'e yönelik saldırıları 'Meyve veren ağaç taşlanır.' ifadesiyle değerlendiren Özdemir, bir dönemde Alevi toplumuna basın yayın organlarında aynı hakaretlerin yapıldığını söyledi. Hocaefendi'nin o konuda da çok güzel açıklamaları bulunduğunu hatırlattı. Bunların arkasında kimlerin olduğunu çok iyi bilmek gerektiğini ve kendilerinin de bunu bildiğini anlatan Özdemir, bugün oynanan oyunların geçmişte Kahramanmaraş'ta, Çorum'da kendilerine oynandığına dikkat çekti.