Polis, üniversitelerde yaşanan olaylardan okul yönetimlerini sorumlu tuttu.
Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan, ÖSS'ye girecek adayların huzur ve güven içinde sınava girmeleri için tüm tedbirlerin alındığını bildirdi. Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Çalışkan, gazetecilerin, üniversitelerde karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan olayları hatırlatarak, içeriye taş ve sopaların nasıl sokulduğunu sorması üzerine, üniversite girişlerinde polisin değil, özel güvenlik birimlerinin önlem aldığını kaydederek, olaylara karışanlar hakkında okul yönetimin soruşturma açacağını ifade etti. "Polisin gözü önünde bir öğrencinin bıçaklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" yönündeki soruyu ise Çalışkan, "Sokak ortasında kavga ederken bıçaklanmış, o anda yapabileceğiniz bir şey yok" diye cevapladı.
Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Güvenlik Daire Başkanı İsmail Çalışkan, haftalık olağan basın toplantısına Babalar Günü'nü kutlayarak başladı. Çalışkan, bu pazar günü yapılacak ÖSS sınavına girecek tüm adaylara başarılar dileyerek, "Adayların huzur ve güven içinde sınava girmelerini sağlamak için gerekli tüm tedbirler alınmıştır" dedi. Çocuklarla ilgili istatistiki bilgiler de veren Çalışkan, 2005 yılının ilk 4 ayı içinde 10 yaş altında; sokakta yaşayan 212, evden kaçan 97, kayıp 90, buluntu 882, terk 39, suç mağduru bin 783, suç işlediği şüphesi bulunan 915 olmak üzere toplam 4 bin 18 çocuk, 11-18 yaş arası sokakta yaşayan 946, evden kaçan bin 675, kayıp 968, buluntu bin 581, terk 12, suç mağduru 6 bin 377, suç işlediği şüphesi bulunan 22 bin 491 olmak üzere toplam 34.050 çocuk, 0-18 yaş arası ise toplam 38 bin 68 çocuk hakkında çocuk şube müdürlükleri veya bürolarınca işlem yapıldığını belirtti.
Çalışkan, bu çocuklardan 19 bin 205'inin ailelerine, 2 bin 459'unun çeşitli kurumlara ve 16 bin 42'sinin cumhuriyet savcılığına teslim edildiğini kaydetti.
1994 yılından günümüze kadar Türkiye'de 35 bin 349 kişinin iltica (sığınma) talebinde bulunduğunu hatırlatan Çalışkan, "Bu yabancılardan 1995 yılında 995, 1996 yılında bin 171, 1997 yılında 906, 1998 yılında bin 326, 1999 yılında bin 725, 2000 yılında 2 bin 291, 2001 yılında 2 bin 768, 2002 yılında 2 bin 935, 2003 yılında 2 bin 702 ve 2004 yılında ise 716 olmak üzere toplam 19 bin 579 kişinin üçüncü ülkeye çıkışlarına izin verilmiştir" dedi. Çalışkan ayrıca, akaryakıt kaçakçılığına yönelik son 6 ay içerisinde yapılan 114 ayrı operasyonda 191 şüphelinin yakalandığını, toplam 667 ton kaçak akaryakıt ele geçirildiğini açıkladı.
ÖĞRENCİ OLAYLARI
Toplantının sonunda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Çalışkan, bir gazetecinin Dil Tarih Coğrafya Fakültesi'nde karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan olayları hatırlatarak, bir önceki olayda gözaltına alınan kişinin dün çıkan olaylarda da yer aldığı iddiasını sorması üzerine, polisin üniversite yönetiminin yazılı talebi olmadan üniversite içine girmesinin mümkün olduğunu, gözaltına alınan bir kişinin savcılığa çıkarılmasının ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığını söyledi. Bir başka gazetecin, içeri taş ve sopaların nasıl sokulduğunu sorması üzerine Çalışkan, üniversite girişlerinde polisin değil, özel güvenlik birimlerinin önlem aldığını kaydederek, olaylara karışanlar hakkında okul yönetimin soruşturma açacağını ifade etti. "Polisin gözü önünde bir öğrencinin bıçaklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" yönündeki bir soruya ise Çalışkan, "Sokak ortasında kavga ederken bıçaklanmış, o anda yapabileceğiniz bir şey yok" dedi.
Bir başka gazetecinin olaylarla ilgili bir değerlendirme yapılıp yapılmadığını sorması üzerine Çalışkan, üniversitelerden gelen bilgilerin değerlendirildiğini vurgulayarak, elde edilen bilgilerin YÖK yetkilileriyle birlikte ele alınarak önlemlerin kararlaştırıldığını ifade etti. Çalışkan bir başka sorusu üzerine ise, dün çıkan olaylarda 4 kişinin gözaltına alındığını ve sorgularının devam ettiğini bildirdi. Çalışkan, bir gazetecinin düğün konvoylarına yönelik bahşiş almak isteyen çocukların saldırılarını hatırlatarak bu konuda ne yapılacağını sorması üzerine, "Nikah salonları çevrelerindeki ekiplerimizi sıklaştıracağız" diye cevap verdi. Bir milletvekilinin polisin trafik cezası yazarken polis müdürlerine ayrıcalık yaptığı iddiasına ise Çalışkan, "Öyle bir şey yok, ben de birkaç kez ceza ödedim, hatalı sollamadan" diye karşılık verdi. Radar kontrollerinde tuzak kurulduğu iddiasına ise Çalışkan, radar konulan noktalara levhalar konulmak suretiyle sürücülerini uyarıldığını ifade etti. Akıllı kameraların özel hayatı ihlal edeceği yönündeki bir soruya Çalışkan, uygulamanın tüm dünyada yapıldığını dile getirerek, "Kimsenin özel hayatına girmek gibi bir amacımız yok" diye cevap verdi.