Başbakan Erdoğan: Ön şartımız, önyargımız yok

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terör konusunun çözümü için hiçbir zaman kapıları kapatmadıklarını söyledi.

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 06 Haziran 2012 14:42, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terör konusunun çözümü için hiçbir zaman kapıları kapatmadıklarını söyledi. "Bugün de kapılarımız ardına kadar açık. Kim gelirse, kim katkı vermek isterse, kim bize bir çözüm önerisi getirirse dikkatle dinleriz, hassasiyetle üzerinde dururuz ve oradan istifade edip alacağımız ne varsa alıp ve onu uygulamaya koyarız. Bizim hiçbir şekilde ön şartımız, hiçbir önyargımız, ön kabulümüz yok." dedi.

Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Birliği 19. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, terör konusuna ve öğleden sonra Türkiye'nin 30 yıldır terör sorunuyla uğraştığını ve ülke olarak herkesin bu sorunu çözmek istediğini belirtti. Aldıkları seçmen desteğine binaen her iki vatandaştan birinin bu sorunun çözülmesini istediğini söyleyen Erdoğan, "Herkes önce vicdanını sorgulasın. İnanıyorum ki, medyada bu vicdan sorgulamasını yapacaktır. İnanıyorum ki, muhalefet de bu vicdan sorgulamasını yapacaktır." dedi. Erdoğan, "Hükümet zarar görsün diye, gençlere ne olursa olsun diye teröre göz yumanlar oldu." diyerek, terörün bu durumdan faydalanarak siyaseti şekillendirir hale bile geldiğini söyledi.

Son dönemde terör örgütünün bağlantılarının ortaya çıkmaya başladığını kaydeden Erdoğan, "'Biz 'analar ağlamasın' dedikçe birileri de maalesef 'tabiki, analar ağlayacak' dedi. Bir bakıyorsunuz, bir parti şehitler üzerinden istismar siyaseti yürütüyor, bir başka parti bakıyorsunuz, Kürt kökenli kardeşlerimiz üzerinden istismar siyaseti yürütüyor." ifadelerini kullandı. Başbakan Erdoğan, terör örgütünün bu ülkede siyaseti şekillendirmesine asla müsaade etmeyeceklerini belirterek, "Biz aynı zamanda istismar siyasetiyle mücadele ediyoruz." dedi.

KAPIYI KAPATMAKLA BİR YERE VARILMAZ

Erdoğan, konuşmasının terörle ilgili bölümünde şunları kaydetti: "Biz bu meselenin çözümü için hiçbir zaman kapılarımızı kapatmadık. Bugün de kapılarımız ardına kadar açık. Kim gelirse, kim katkı vermek isterse, kim bize bir çözüm önerisi getirirse dikkatle dinleriz, hassasiyetle üzerinde dururuz ve oradan istifade edip alacağımız ne varsa alıp ve onu uygulamaya koyarız. Bizim hiçbir şekilde ön şartımız, hiçbir önyargımız, ön kabulümüz yok. Biz bu milli meselede, iktidar gibi, muhalefet gibi değil, annelerin gözyaşını dindirmeye çalışan, can taşıyan, kalp taşıyan, vicdan taşıyan insanlar gibi olunmasını her zaman istedik, bugün de istiyoruz. Ve demokratik siyasete inanan her parti diyolağa, müzakereye, uzlaşı arayışına açık olmak durumundadır. Milli Birlik ne demek? Tüm milletin birlik içinde olması demek. Kardeşlik ne demek? Tüm halkımızın kardeşçe birbiriyle dayanışma içerisinde olması. Ve bu projeyi bir ihanet projesi olarak değerlendirmekten daha öte ne olabilir, ben milletimin takdirine bırakıyorum. Yani bunun içini beğenmeyebilirsiniz. Gelin içini beraber doldururuz. Ama kapıyı kapatmakla bir yere varılmaz, siyasette küslük olmaz, köprüleri atmak olmaz, hasmane duygular içine girmek, rakiplerini düşman olarak, hain olarak yaftalamak olmaz. İnşallah öğleden sonra ana muhalefet partisi genel başkanı ve heyetini kabul edecek, bu konudaki önerilerini dikkatle dinleyecek, not edecek, üzerinde istişarelerimizi yapacağız. Değerli arkadaşlarım biz büyük bir ülkeyiz. Büyük bir medeniyetin mirasçılarıyız. Biz hiç şüpheniz, hiç tereddütünüz olmasın Allah'ın izniyle her meselenin üstesinden geliriz."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber