Faruk Çelik: "sorun varsa getirin çözmeye hazırız ama silah neden be kardeşim?"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Ramazan ayında bile terör örgütünün ocakları söndürmeye devam ettiğini belirterek, "Sorun varsa getirin çözmeye hazırız, ama silah neden be kardeşim? Ayrılık mı ayrılıksa bunu söyleyin, "...

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 05 Ağustos 2012 23:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

ne istiyorsanız dolaylı yoldan konuşmayın, karnınızdan, neyse hedefiniz söyleyin. Bu millet etle tırnak olmuş onu ayırmanız mümkün değil ki. Bizim bölüşemeyeceğimiz, paylaşamayacağımız hiçbir şey yok. Devlet güvenlik güçlerinin yaptıkları eksiklikler ve yanlışlıklar vardır. Bu yanlışlıkların ortadan kaldırılması için çalışıyoruz" dedi.

Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) tarafından Merinos Yıldırım Beyazıt Salonu'nda düzenlenen iftar yemeğinde konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Hakkari merkezli Geçimli Köyü'nde meydana gelen terör saldırısına tepki gösterdi. Hakkari'de şehit olan askerler için Allah'tan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileyen Bakan Çelik, bir daha bu olayların yaşanmamasını diledi. Terör olaylarının Ramazan ayı olmasına rağmen artarak devam ettiğini dile getiren Çelik, bu acıların yaşanmasında devletin kusuru olduğunu düşünenler olduğuna dikkat çekerek, "Derler ki bu acıların yaşanmasında devletin ciddi kusurları vardır, onların neticesinde bu tablolar yaşandı. Bunun gerçeklik payı vardır mutlaka. Herkesin kusuru olduğu gibi devlette özellikle terörün varlığının hissettirdiği bölgede devlet güvenlik güçlerinin yaptıkları eksiklikler ve yanlışlıklar vardır. Bu düşünceyle bu yanlışların ortadan kaldırılması, eksikliklerin giderilmesi ve gerekli adımların atılması için ciddi planlı çalışma sürdürdük. Demokrasi anlamındaki sorunları masaya yatırdık. Olağanüstün halden bölgeyi çıkardık ve kuzeyi güneyi doğusu, batısıyla özgür bir Türkiye'nin oluşması konusunda çalışmalara ilk günden itibaren başladık" diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan herkesin eşit olduğunu, aralarında hiçbir ayrım olmadığını kaydeden Çelik, şöyle devam etti:

"Geçmişten gelen hataları ortadan kaldırmak için gerek mevzuat gerek uygulama konusunda idari alanda adımlar attık. Yatırımlar konusunda sıkıntılar var dendi, batıda yoğunlaşan kalkınma hamleleri diğer bölgelere kaydırıldı. Ülkenin önemli bir bölümünün bu hamlelerden mahrum bırakılmasının büyük problemler oluşturduğunu ifade ettik. Dengeli bir kalkınma oluşması için çalıştık ve 10 yılda yüz binlerce vatandaşımızın istihdamının oluşmasında önemli mesafeler aldık. 15 ilimizde yatırım konusunda önemli çalışmalar yaptık."

"BU MİLLET ETLE TIRNAK OLDU"

Yatırım, demokrasi, haklar açısından eksiklerin giderilmesi için önemli adımlar atmalarına rağmen terör olaylarının devam ettiğini kaydeden Çelik, "Bu konu aslında terör bölgesindeki kardeşlerimiz tarafından da ciddi bir şekilde takip edilmesi gerekiyor. Bizim bölüşemeyeceğimiz, paylaşamayacağımız hiçbir şey yok. Milletin derdiyle dertlenen millet ne isterse onu baş tacı yapan bir iktidar var. O halde kavga edecek ne var, neyi paylaşamıyoruz? Ayrılık mı ayrılıksa bunu söyleyin, ne istiyorsanız dolaylı yoldan konuşmayın, karnınızdan, neyse hedefiniz söyleyin. Bu millet etle tırnak olmuş onu ayırmanız mümkün değil ki. Çanakkale'de mezar levhaları, aileler, İstanbul, Diyarbakır Türkiye'nin her tarafında etle tırnak olmuşuz. Neyi nasıl ayıracaksınız? Bu mümkün değil ama 30 yıldır Türkiye'ye kini olanlar, Türkiye'nin güçlü ve birinci derecedeki hinterlandı, yüzyıl önce terk ettiği bu alanda hakimiyetini güçlendirme, sağlama, dünya devleti olması yolundaki yürüyüşü konusunda rahatsızlık duyanlar Türkiye'nin önüne 30 yıldır bu belayı koydular" açıklamalarında bulundu.

"SORUN VARSA ÇÖZELİM, NİÇİN SİLAH BE KARDEŞİM"

Doğu bölgesindeki bazı eksikliklerin olduğunu, ama onları gidermek için belki Bursa'nın 10 misli yatırım yaptıklarını söyleyen Çelik, mazeret bırakmayacak şekilde hizmetlere devam edeceklerini vurguladı. "Mazeret söyleyecek bir şey, sorun varsa getirin çözmeye hazırız ama silah neden be kardeşim? Neden silah?" diyerek terör örgütüne tepki gösteren Çelik, konuşmasına şu şekilde devam etti:

"Kimi öldürdünüz? Bu akşam 8 ailenin kucağına, milletin bağrına ateş düştü. Niçin? İşte burada daha büyük düşünmemiz, hesapların büyük olduğunu, bizzat Türkiye'nin üzerine olduğunu düşünmemiz gerekiyor. Türkiye'de her şey yolunda gidiyor. Benim açımdan iyi gitmiyor diyenlere saygı duyuyoruz, ama bakmanı isterim doğuya, batıya, Türkiye'nin bütün bölgelerine. Türkiye gerçekten olumsuzluklar içinde hayat veren yeşeren bir ülke. Bunların kıymetini bilmek için illa Tunus'tan Mısır'dan Yunanistan'dan Suriye'den bakmak gerekmez. Nimetin içerisinde nimetin kıymetini bilmek çok daha önemli. En büyük bela ırkçılıktır. Bunun sonu yoktur. İnsanları mezara kadar götürür. Evinde gönülde ayrıştırır."

"İNSANLIK ÖZÜNDEN SAPTI"

Ramazan ayının bereket ayı olduğunu, fakat terör örgütünün saldırılarına devam ettiğinin altını çizen Çelik, bu güzel ayda gerek Türkiye'de gerek komşu ülkelerdeki olaylar sebebiyle insanın uykusunu kaçtığını vurguladı. Büyük vahşetlerin yaşandığını söyleyen Çelik, "7 milyon insan var, ama ne kadar insanlık var? İnsan var da insanlık da yedi milyar olacak ki dünya huzur bulsun, insanlık ara bulsun, sefahat bir tarafta, sefalet bir tarafta. İnsanların etrafı kalabalık. İnsanlar yalnız, insanlık görevini yapmadı, özünden saptı. Onun için Ramazan sofraları bizi buluşturduğu gibi bizi özümüze aslımıza fabrika ayarlarına dönme konusunda ikaz edici bir aydır. Zor günler geçirdik. Ama çok şükür sabırla gayretle bu antidemokratik önelim bir bölümünü geride bıraktık. Her şey çözüldü demek doğru değil. Daha çalışmamız gerekiyor, daha yapmamız gereken şeyler var. Hizmet adamı olmak gerekiyor yoksa makam mevki sahibi olma sevgisi, makam elde edince o size bir yük olarak çökmüyorsa makam sarhoşusunuz demektir ki, Allah korusun hiçbir zaman öyle bir yola girmeyeceğiz. O sebeple sorumluluklarımızın bilincinde adımlarımızı dikkatli ve milletimizin talepleri doğrultusunda atmaya devam edeceğiz" açıklamalarında bulundu.

Çelik, konuşmasının son bölümünde ise, "Haklıydık, haklıydınız ve bu haklar milletin talepleri gecikmeli de olsa geri döndü. Milletimiz nefes almaya başladı. O günlere bir daha dönmemek üzere temenni ediyoruz. Geçmişi konuşan bir ülke değil, biraz geleceği konuşalım artık. Türkiye bu vizyonla önüne bakmalıdır. Türkiye'yi ha bire geriye dönüp kendi içindeki meseleleri tartışan bir ülke olmaktan çıkmamız gerekiyor" dedi. - Bursa

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber