'650 hastaya icra yazısı' haberine yalanlama

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 28 Ağustos 2012 17:08, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başından adli olay geçen 650 hastaya icra yazısı gönderildiği haberlerini yalanlayan Başhekim Prof Dr Tahsin Yakut, "Kimseyi icra vermiş değiliz. Sadece kanuni prosedür gereği hukuk servisimiz yazı gönderiyor. Tedavi gören vatandaşlarımızdan adli tutanakları istedik" dedi. Vatandaşlar ise kendilerinin polis merkezi ya da adliyeden adli tutanak almasının zor olduğunu söyleyerek kurumlar arasında e-yazışma yapılmasını istedi.

Bursa'da acil serviste tedavi olduklarına dair belgeleri hastane idaresine ulaştırmayan 650 hasta hakkında icra takibi başlatıldığı şeklindeki haberleri değerlendiren Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tahsin Yakut, çıkan haberlerin asılsız olduğunu söyledi. Kimsenin icraya verilmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Başhekim Prof. Dr. Tahsin Yakut, basında çıkan haberlerle ilgili kendilerinden görüş alınmamış olmasına tepki göstererek, "Bu durum maalesef bizi üzdü. Olayın aslı şudur: Son zamanlarda sağlıkta dönüşüm hizmetleriyle hükümetimiz gerçekten ülkemizdeki sağlık hizmetlerini son derece kolay ulaşılır kılmıştır. Son derece kaliteli ve hızlı ulaşılabilir bir sistem kurulmuştur. Ufak tefek aksaklıklar olmakla birlikte, bu sistem içinde birtakım resmi prosedürlerin de olması gerekmektedir" dedi.

"PROSEDÜR GEREĞİ ALIYORUZ, TEDAVİ ÜCRETİNİ SİLEMEYİZ"

Konunun sadece Uludağ Üniversitesi değil, Türkiye'deki tüm sağlık kuruluşlarında acil servislere gelen adli hastalar için geçerli olduğunu hatırlatan Prof Yakut, "Hastalardan hiçbir belge ve sosyal güvence sorulmamaktadır. Kişinin sosyal güvencesi olsun ya da olmasın devlet kişinin bütün sağlık giderlerini ücretsiz karşılamaktadır. Bu hastalarımıza biz ücretsiz tedavi sunmaktayız fakat tedavileri bittikten sonra evlerine yollarken asla bir senet değil, sadece taahhütname imzalatılmaktadır. Bu da ilgili olayın trafik kazası, iş kazası ya da adli kaza olduğuna dairdir. Hastalarımıza, bu evrakı üniversitemiz hastanesine getireceğini taahhüt eden bir belge imzalatılmaktadır. Bu standart bir uygulamadır. 40 gün içinde getirmediği takdirde, 'Lütfen bunu getirin' mahiyetinde, hukuk büromuza verilerek kendileri ikaz edilmektedir. Yoksa kimsenin icraya verildiği, onlardan bir ücret talep edildiği yoktur. Kaldı ki Sağlık Bakanlığı bu rakamları çoğu kez almamaktadır çünkü bunlar çok küçük rakamlardır. Fakat biz bunu prosedür olarak uygulamak zorundayız. Zira ne benim ne de herhangi bir yetkilinin bu resmi prosedürdeki bedelleri silme gibi bir yetkisi yoktur. Sağlık alanında bu kadar güzel şeyler yapılıyorken, bu şekilde bilgi alınmadan adeta öküz altında buzağı arama gibi bir yaklaşımın izlenmesini, hizmetlerin gölgelenmek istenmesini anlamış değilim" diye konuştu.

"KİMSENİN BAŞINA İCRA OLAYI GELMEDİ, RESMİ UYARI YOLLADIK"

Bir olay anında vatandaşlardan tedavi için evrak istenmesinin asla söz konusu olmadığını kaydeden Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tahsin Yakut, "Devletin verdiği bu hizmet karşısında onlar da tedavileri bittikten haftalar, hatta aylar sonra bunları getiriyor, ki bunların maddi değeri de hiç önemli değildir, küçük bedellerdir. Ama bu resmi prosedürün tamamlanmasında bunların önemi vardır. Bu konuda vatandaşlarımızdan hassasiyet bekliyoruz. Burada hastaları icraya verme gibi bir durum asla söz konusu değildir. Hukuk büroları hem bunları devletin ilgili kuruluşlarına, hem de vatandaşlara bildirmek zorundadır. Bu olaylar yıllarca yapılmaktadır. Kimsenin başına gelen bir icra hadisesi yoktur. Bu bir resmi uyarıdır" diye konuştu.

650 kişinin icraya verilmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Yakut, "Bu zamana kadar kimsenin evinden eşyası alınmamıştır. Bu hakikaten üzücü bir durumdur. Asla böyle bir durum söz konusu değildir. Birçok hastamızın tedavisinin maliyetinden çok düşük rakamlara yapıldığı faturalar incelendiğinde görülecektir. Biz kar esaslı çalışan bir kuruluş değil devlet kurumuyuz. Hizmet kurumuyuz" dedi.

Başından adli olay geçen vatandaşlar ise, karakollarda ya da adliyelerde kendilerine adli tutanak verilmediğini kaydederek, "Karakol, 'Sağlık kuruluşu benden resmi yazıyla isteyecek' diyor. Araya başka kişileri koymak zorunda kalıyoruz. İnsanlar oradan oraya parça parça oluyor. Tutanak kurumlar arasında resmi olarak e-yazışma ile gönderilmeli" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber