Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adayı Bakan Mehmet Aydın mı?

Haber Giriş : 03 Eylül 2005 10:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Seçimi kazandığı günden beri Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olup olmayacağı konusunda papatya falı açılıyor. Emine Erdoğan'ın türbanlı oluşu nedeniyle Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olup olamayacağı konusu zaman zaman şiddetli rejim tartışmalarına da dönüştürülebiliyor.

Aslında Başbakan Erdoğan hiçbir zaman "Meclis aritmetiği ortada, boşuna tartışmayın 2007 Mayıs'ında Cumhurbaşkanıyım" demedi. Aksine tansiyonu düşürücü, kamuoyunu rahatlatıcı yönde bazı önemli sinyaller de verdi son zamanlarda. Niyetinin Köşk'e çıkmak değil, icranın başında kalmak yönünde olduğunu değişik konuşmalarında ifade etti Başbakan.

Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığını düşünmemesinin gerisinde eşinin türbanı üzerinden yürütülen tartışmaların ötesinde iki temel neden var;

Birincisi Erdoğan, icra ve siyasetle bağını koparmayı göze alamıyor. Bir dönem daha başbakanlık yapıp seçmene vaatlerini yerine getirmek, AB yolunda mesafe katetmek ve Türkiye'nin bu tarihi dönüşüm sürecine de Başbakan olarak damgasını vurmak istiyor.

Adaylığını koruyacak
İkinci nokta ise, Turgut Özal ve Süleyman Demirel örnekleri de muhtemelen Erdoğan'ı kaygılandırıyor. Her iki lider de Başbakan olarak Köşk'e çıktılar. Ancak arkalarında bıraktıkları iktidar partileri hızla eridi ve dağılma sürecine girdi. İşte bugünkü ANAP ve DYP'nin durumu. AKP'nin de aynı akıbete düşmesini bir fetret devri yaşamasını, ülkenin istikrarsızlığa sürüklenmesini istemiyor olabilir Erdoğan.

Erdoğan'ın eğilimi bu yönde olmasına karşın önümüzdeki yasama döneminde siyasi tartışmaların en heyacanlı konusunun yine erken seçim ve cumhurbaşkanlığı olacağına kuşku yok.

Meclis açıldıktan sonra AKP'nin hazırlıkları devam eden anayasa değişikliği paketi tartışma gündemine geldiğinde muhtemelen Erdoğan'ın planı da netlik kazanmaya başlayacak.

AKP kulislerinde konuşulanlar ve ağırlıklı beklentiler, Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmayacağı, bu kritik makam için hem kendisinin güvendiği hem de kamuoyunun ve muhalefetin de takdirini kazanmış bir ismi aday göstereceği yönünde.

Hatta bu aday adayı için şimdiden isimlendirme bile yapılıyor: Devlet Bakanı Mehmet Aydın...

Mehmet Aydın gerçekten de soyadı gibi aydın bir kişilik. İlahiyat profesörü. Edinburg Üniversitesi'nden felsefe doktorası var. Eşi başörtülü değil, İngilizce, Fransızca ve Arapça'yı çok iyi biliyor. Temsil kabiliyeti yüksek bir isim. Dış politika konularında da deneyimli sayılabilir. Çünkü Başbakan Erdoğan dış seyahatlerinin pek çoğunda yanında götürdü Aydın'ı. Özellikle AB sürecinde Avrupa başkentlerinde Erdoğan'ın yürüttüğü yoğun diploması turunda yanında çoğu kez Mehmet Aydın vardı. O yüzden de Babacan'dan önce bir ara Erdoğan'ın Başmüzakerecilik görevine Mehmet Aydın'ı getirebileceği tahminleri bile yapılmıştı.

Sembolik Cumhurbaşkanı
Erdoğan Devlet Bakanı Mehmet Aydın'a önceki gün de çok önemli bir rol verdi. Pakistan ve İsrail dışişleri bakanlarının tarihte ilk kez Türkiye'nin arabuluculuğuyla önceki gün İstanbul'da biraraya geldiler. Bu olay "medeniyetler barışması" açısından ilk ve önemli bir adım. Bu çok önemli olayda Türkiye adına görüşmelere Mehmet Aydın'ın katılması da anlamlı. Özetle Mehmet Aydın, Başbakan Erdoğan'ın çok güvendiği, bilgi ve becerisinden, sadakatinden kuşku duymadığı bir isim. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı için düşüneceği ilk sıradaki isim olacağına kesin gözüyle bakıyor AKP kurmayları ve aday gösterilmesi halinde Mehmet Aydın'a parti içinden olduğu kadar kamuoyundan hatta CHP'den de destek gelebileceğini düşünüyorlar.

Ayrıca, Mehmet Aydın isminin AKP kulislerinde konuşulmaya başlamasının nedeni Erdoğan'ın aday olmayacağı varsayımına dayalı.

Evet Erdoğan Köşk'e aday olmayacak Mehmet Aydın veya güvendiği bir başka arkadaşını çıkaracak. Ancak, bu planın işleyebilmesi için de anayasa değişikliği büyük önem taşıyor.

Yapılacak yeni düzenlemelerle Cumhurbaşkanının yetkileri önemli ölçüde daraltılarak tıpkı Almanya ve benzeri bazı AB ülkelerinde olduğu gibi daha çok temsili ağırlıklı sembolik bir makama dönüştürülecek. Başbakanın yetkileri güçlendirilecek.

Tabii ki cumhurbaşkanlığı seçimine 20 aydan fazla bir zaman var. O arada köprülerin altından da çok sular akacak. Siyasi konjoktürün nasıl bir şekil alacağını bugünden kestirebilmek zor. Ama bugün için konuşulan senaryo bu.

vatan

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber