Erdoğan'dan CHP'ye: Hiç mi İstiklal Marşı okumuyorsunuz?
Başbakan Erdoğan grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan görüşme yoğunluğundan dolayı haftaya grup toplantısı yapamayacaklarını açıkladı.
CHP'NİN ZİHİN DÜNYASINDA ESED YÖNETİMİNİN SALDIRISINA MARUZ KALAN YERLER, VATAN TOPRAĞINDAN SAYILMIYOR MU?
Türkiye'ye silah doğrultulurken, ana muhalefetin saldırganın ağzı ile konuştuğunu söyleyen Erdoğan şunları söyledi: 'Bu nasıl bir izansızlıktır, şuursuzluktur. CHP, mazlumun yanında olmaktansa Esed'in hakkına hukukuna arka çıkmayı tercih ediyor. CHP'nin zihin dünyasında Esed yönetiminin saldırısına maruz kalan yerler, acaba vatan topraklarından sayılmıyor mu? Burada hayatını yitirenler bizim vatandaşımız değil mi?'
Daha önce yapılan top atışlarında can kaybı yaşanmadığı için nota vermekle yetinildiğini kaydeden Erdoğan şunları söyledi: 'En son iki anne, üç yavru gitti. Biz artık buna da sessiz mi kalacaktı ey Kılıçdaroğlu. Senin kanın canın her şeyin buna müsaade edebilir ama bizim kanımız, canımız her şeyimiz buna müsaade etmez.'
SOKAK AĞZI BUNLAR
CHP'ye göre bu saldırıların tezkere için yeterli gerekçe oluşturmadığını belirten Erdoğan şunları belirtti: 'Tezkere ile dünyaya savaş açabilirmişiz. O işin perde arkası, açılır açılmaz. Onu yeri zamanı geldiğinde konuşuruz. Blöfmüş. Blöfün ne olup ne olmadığını yeri zamanı geldiğinde konuşuruz. Siz hangi boyutta, hangi asırda yaşıyorsunuz Kılıçdaroğlu. Kalkıyorsun Amerika'ya meydan okuyorsun. Hadi siz de Amerika'ya canın cehenneme diyebiliyor musun? Sokak ağzı bu. Siz ABD'nin karşısında gidip el pençe divan duran adamlarsınız. ABD Başkanı, Trabzon'ın üzerinde otururken, sizin takdir ettiğiniz liderler de el pençe divan duruyordu. Biz böyle bir tabloyu yaşamadık. Yaşamıyoruz. Bu milletin onuru neyi gerektiriyorsa, o tabloyu, o görüntüleri veriyoruz.'
HİÇ Mİ İSTİKLAL MARŞI'NI OKUMUYORSUNUZ
'Toprağınıza top ateşi açıldığında siz ne yaparsınız, nasıl davranırsınız?' diye soran Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: 'Egemenliktir, hürriyettir, vatandır, bayraktır, onurdur. Bunlar sizin kitabınızda bir şey ifade etmiyor mu? Hiç mi İstiklal Marşı'nı okumuyorsunuz. Biz milli marşımızdan aldığımız ilhamla hareket ediyoruz. - İstiklal Marşı'ndan iki kıta okuduktan sonra - Ey CHP, ey CHP'nin Genel Başkanı. Bu Milli Marş, sadece geçmişi anlatmıyor, geleceğe de ışık tutuyor. Onunu için bu Parlamentoda saatlerce alkışlanarak onaylandı. Siz destek verin ya da vermeyen, Türk milletine, bayrağımıza, egemenliğimize yönelecek her türlü tehdit karşısında bizi bulacaktır. Anlamayanlar, anlamak istemeyenler için özetleyim. Esed yönetimine bağlı askerler, bizim topraklarımızı top mermileri atılıyor. Angajman kuralları neyi gerektiriyorsa yapıyoruz, yapmaya devam ediyoruz. Artık karşılıksız bırakmak asla yok. Tüm ihtimalleri göz önünde bulundurarak her türlü tedbiri alıyoruz.'
Caydırıcılık ve inandırıcılık özelliğini kaybeden ülkelerin, kendi hukuklarını koruyamayacağını kaydeden Erdoğan şu bilgileri verdi: 'Elimizdeki tüm imkanları kullanarak, diplomasinin tüm araçlarını kullanarak milletimizin çıkarlarını savunuyoruz. Diplomasinin sınırlarının bittiği yerde, diğer araçları devreye almak büyük devlet olmanın gereğidir. Böyle durumda, hükümetin böyle bir yetkiye sahip olması gerekiyordu. Bizim yaptığımız bu yetkiyi Meclis'den alarak bundan sonraki gelişmelere hazırlıklı olmaktır. Suriye, notalara rağmen, sınırı ihlale devam edince, fiili karşılık vermemiz kaçınılmaz olmuştur. Silahlı kuvvetlerimiz anında misli ile mukabelede bulunmuştur. Genelkurmay Başkanımız ekibi ile bölgededir, orada çalışmalarını sürdürüyorlar.'
CHP'nin milli bir duruş koyamayacak kadar farklı bir yerde olduğunu söyleyen Erdoğan, 'Türkiye'nin kaderi tezkereye karşı çıkma görüntüsü altında, Esed'e adeta destek olan, onların çıkarına onlardan daha fazla hizmet eden ana muhalefete bırakılamaz.' dedi.
CHP BİR KEZ DAHA BDP'NİN KUYRUĞUNA TAKILMIŞTIR
CHP'nin bir kez daha BDP'nin kuyruğuna takıldığını söyleyen Erdoğan, 'BDP'nin hangi amaca hizmet ettiği anlaşılabilir ama Esed aşkının CHP'nin gözünü kör etmesini anlamak mümkün değil, bilincindeyiz.' şeklinde konuştu Hükümetin tezkereye neden ihtiyaç duyduğu çok açık. Bunu tartışmak dahi abesle iştigaldir. Tezkereyi desteklemeyi AK Parti'ye destek olarak görüp, gururunuza yediremiyorsanız hiç değilse susma erdemini gösteriniz. Hala televizyon televizyon dolaşıp bunları konuşuyor. Buyur konuş, konuştukça daha da batacaksın.' ifadesini kullandı.
BU MİLLİ MESELEDE ORTAYA KOYDUĞU İLKELİ TUTUM İÇİN MHP'YE TEŞEKKÜR EDERİM
Tezkereye destek veren MHP'ye teşekkür eden Erdoğan, 'Bu milli meselede ortaya koyduğu ilkeli tutum için MHP ve Genel Başkanına teşekkür ediyorum. Bize her şeyi söyleyebilirsin ayrı mesele ama bu bir milli mesele deyip destek vermek ayrı bir erdemdir.' şeklinde kaydetti.
EVLAT ESAT BABASININ REKORUNU KIRMANIN GAYRETİNDE
Suriye'de binlerce insanın hayatını yitirdiğini söyleyen Erdoğan, '1400 yılı aşkın zamandır aynı medeniyet pınarından beslendiğimiz kardeşlerimize bugün arkamızı dönmemiz mümkün mü? Bizden yeniden soğuk savaş döneminin reflekslerine dönmemizi bekleyenler nasıl bir idrak tutulması içinde olduklarının farkındalar mı? Aynı hizada buluşmuş marjinal gruplarla, kendi tarihlerinden, bulundukları coğrafyanın gerçeklerinden bihaber varsın yollarına devam etsinler. Biz tarihi, milli, insani sorumluluklarımızın farkındayız.' diye konuştu.
Baba Hafız Esed'in de Suriye halkına zulmettiğini söyleyen Erdoğan, 'Evlat Esed onun rekorunu kırma gayreti içinde.' dedi. Suriye halkını düşman olarak görmediklerini belirten Erdoğan, 'Bizim Suriye'nin başındaki yönetim ile rejim ile sorunumuz var. Bunu birbirinden kesin hatlarla ayıralım. Ana muhalefetin mevcut yönetim ile barışık dolaştığı, halkla karşı karşıya olduğu tezkere ile ortaya çıkmıştır. Topraklarımıza atılan bombalara bu derece dikkatli cevaplar veriliyorsa, sebebi Suriyeli kardeşlerimize zarar vermekten kaçınmamızdır.' diye ifade etti.
'TÜRK DIŞ POLİTİKASININ BELİRLENMESİNDE MEZHEP KONUSU ETKİLİ OLMAMIŞTIR.'
Kılıçdaroğlu'na seslenen Erdoğan, 'Türk dış politikasının belirlenmesinde mezhep konusu etkili olmamıştır. Arap baharı denilen süreçte, yönetimden düşenlerin çoğu Sünni idi. Yakın siyasi tarihi de iyi oku. Bırak tarihi, anı oku. Ama anı okumaktan da uzaksın. Biz bunlar Sünni diye zalimleri, diktatörleri desteklemedik. İran, Şii ama biz uluslar arası alanda en çok İran'ın üzerine gelindiği dönemde nükleer enerji konusunda hakkı hukuku savunmakta tereddüt etmedik. Amerika'ya rağmen biz İran'nın yanında yer aldık. Bunlardan haberin yok mu? Çıkıyorsun sağda solda bunları konuşuyorsun. Konuşuyoruz işte.' diye konuştu.
ESED KOLTUK DEĞNEKLERİ İLE AYAKTA DURUYOR
Erdoğan, Esed'in bittiğini kaydederek, 'Şu anda koltuk değnekleri ile ayakta durmaktadır. O koltuk değneklerin markasını herhalde sizler de biliyorsunuz. O koltuk değnekleri düştüğü anda kendisi de düşecektir. Biz Suriyeli kardeşlerimizin yanındayız. Duruşu bozulan, ekseni değişen Esed'dir.' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'Biz evlatlarımızı katleden, bu mücadele esnasında ölen terörist için de ağlamadık, ağlamayız.' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada 'Ülkemizin terör belasından bir an önce kurtulup, barış içinde, huzur içinde yoluna devam etmesi hedefinden sapmış değiliz.' dedi. Erdoğan, 'Biz evlatlarımızı katleden, bu mücadele esnasında ölen terörist için de ağlamadık, ağlamayız. Bunu açık ve net söylüyorum. Bu bizim hem insani, hem vicdani görevimizdir. Bunu böyle bileceğiz. Bazı şeylerle birilerini memnun etmek için bazı ifadeleri kullanamayız. Siyaseti bırakın siyasetçiler yapsın. Herkes kendi görevini yapacak.' diye konuştu.
Terörle mücadelenin aynı kararlılıkla devam ettiğini söyleyen Erdoğan, 'Bütün ölenlerimiz, bizim ağlama sebebimiz. Onun için 'anaların gözyaşı dinsin' diyoruz. Böyle haykırırken, analarımızın gözyaşına kimsenin göz yaşı ilave etmeye hakkı yoktur.' dedi. Dağ çıkışları durdurmak için, kandırılan çocukları kazanmak için her türlü projeyi hayata geçirdiklerini söyleyen Erdoğan, 'Güneydoğu Anadolu'da, Doğu Anadolu'da Cumhuriyet tarihinde bizim yaptıklarımıza benzer en ufak bir şey oldu mu? Ne yapıldıysa biz yaptık. Asimilasyon politikalarını biz kaldırdık. Kürt kelimesini ağzına alamayan insanların olduğu bu ülkede, 'Kürt kardeşlerimiz' diyen biz olduk. Ana muhalefet bunu yapamadı. Biz her doğanı doğduğu gibi kabul eden bir medeniyetin insanlarıyız.' şeklinde konuştu.
Şefkati esas alan bir politika yürüttüklerini ifade eden Erdoğan, 'Örgütün piyonu haline gelen ölüm makinelerine karşı devletin kahhar yüzünü göstermekten de kaçınmıyoruz.' ifadesini kullandı. Türkiye'nin tüm sıkıntılarının milletle birlikte çözüldüğünü kaydeden Erdoğan, 'Kürt kardeşlerimizin sorunlarını da bizatihi onlarla birlikte çözeceğiz. Kürt kardeşlerime sesleniyorum. 'BDP'li belediyelerinin olduğu yerlerdeki kardeşlerime sesleniyorum. Güllük gülistanlık yerlerde mi yaşıyorsunuz, pislik içinde mi yaşıyorsunuz? İnsan yerine koyup size hizmet eden yerel yönetim anlayışı var mı?' Yok. Çünkü onları derdi başka.' dedi. Erdoğan, KCK operasyonları ile ilgili, 'Kürt kardeşlerim iyi bilmeli. Kürt kardeşlerimizin hakları hukukunu başka yerlere çeken, gönderen yerlere karşı bu operasyonlar yapılmıştır. Belediye Başkanları, belediye başkanlığı yapmıyor. Yanlarına gönderilen malum elemanlarla belediyeler yönetiliyor. Bunları iyi bilmeliyiz.' diye konuştu.