Erzurum'un manevi fatihi Habib Bin Mesleme yad edildi

Abdurrahman Gazi Vakfı'nın ev sahipliğinde 'Erzurum'un Fatihi Habib bin Mesleme' isimli konferans Büyükşehir Belediyesi Kültür Merkezi Salonu'nda gerçekleştirildi. Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programın ardından, '82 İl 82 Sahabe Projesi'nin tanıtım filmi izlendi. Muhammed Emin Yıldırım, Erzurum'da sahabe izlerine dair bilgiler verdi. Yıldırım, hicretin 24. yılında İslam ordularının o günkü adı Kâlîkala olan Erzurum'a geldiğini ve ordunun 6 bin veya 8 bin kişiden oluştuğunu, bu kadar erken bir dönemde bu sayıda olan ordunun içerisinde birçok sahabe olabileceğini ifade etti.

Sahabeden Haccac bin İlât es-Sülemî hakkında bilgiler veren Yıldırım, onun birçok kaynağın verdiği bilgilere göre Erzurum'da yaşayıp, burada da vefat ettiğini söyledi. Kabrinin şu an için bilinmediğini hatırlatan Yıldırım, Haccac bin İlât es-Sülemî üzerinde daha fazla araştırmalar yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Sahabeden Habib bin Mesleme'nin hayatından kesitler sunan Yıldırım, "Erzurum öteden beri muhabbet adamları yetiştiren bereketli bir yerdir. Solakzade Sadık Efendi, Sakıp Efendi, Halis Emek Hoca, Ömer Nasuhi Bilmen, Alvarlı Efe Hazretleri ve daha niceleri. Bu muhabbet adamlarını yetiştiren bu toprağa imanın mesajlarını getirip eken, adı da sevgi anlamına gelen Habib bin Mesleme'dir." dedi.

Habib bin Mesleme'nin sahabe içerisinde özel bir konumu olduğunun altını çizen Muhammed Emin Yıldırım, şöyle konuştu: "O, sahabe içerisinde cihad aşkı ile öne çıkmış bir isimdi. Sabikundan olan diğer sahabilere karşı müthiş bir sevgi besleyen bir isimdi. O, sahabe içerisinde elinde birçok imkan olmasına rağmen zühd üzere yaşamayı tercih eden bir isimdi. O, sahabe içerisinde birçok kabiliyeti olmasına rağmen, yine de büyüklerin nasihatlerine ihtiyaç duyan bir isimdi. O, sahabe içerisinde duaları kabul olunan bir isimdi."

Habib bin Mesleme'nin günümüz insanına verdiği mesajları da aktaran Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Derdinin ve aşkının kalitesini yükselt ki, risalet davasının mensubu olabilesin. Kişi sevdiği ile beraberdir diyen Peygamber'inin sözünü hiçbir zaman unutma ki, kalbinin ibresini iyi ayarlayabilesin. Zühdü kendine bir elbise olarak edin ki, dünya avuçlarının arasında olsa bile, ahiret eksenli yaşayabilesin. Takip ve taklit ettiğin adımlar, büyüklerin ayak izleri olsun ki, varacağın menzilde saadete erebilesin. Kanaati kendine en büyük azık olarak edin ki, helal ile yetinebilesin; harama karşı duyarlı ol ki, elini dua için kaldırdığında rahmete kavuşabilesin."

Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mustafa Ağırman ise Yıldırım'ı yaptığı çalışmalarından dolayı kutlayarak, '82 İl 82 Sahabe Projesi'nin önemine dikkat çekti.