'Rant var dedik ama Fatih Acar hala ilgilenmedi'
SGK 2013 yılı başında, avuç içi damar okuması uygulamasına gidiyor. Bu uygulama ile birlikte bir kaç istisnai durum dışında, hastalar avuçlarından tanınacak ve böylece nüfus cüzdanına yazıldırılabilen reçetelerdeki usulsüz uygulamaların önüne geçilebilecek. Ama uygulamanın hayata geçirilebilmesi için, hastanelerin cihaz alması gerekiyor. Cihaz ise tek bir firma tarafından satılıyor. Yurtdışında 700 dolar olan cihaz, Fujitsu-Siemens aracılığı ile 2 bin 500 dolar artı KDV ücret ile satılıyor.
Sağlık harcamalarındaki usulsüzlükleri önlemek amacıyla uygulamaya konulan ?avuç içi damar okuma' uygulamasında cihaz krizi ortaya çıktı.
Özel hastaneler, cihazların satışının tek firmaya verilmesine ve yurtdışında 700 dolarken Türkiye'de 2 bin 500 dolara satılmasına tepki gösteriyor. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Genel Başkanı Dr. Reşat Bahat, cihazın tek firma tarafından sunulması sebebiyle pazarlık şanslarının olmadığına dikkat çekiyor. Bahat, sistemin sorunsuz işleyebilmesi için 3-4 aylık süre talep ettiklerini belirtirken, mevcut haliyle uygulamanın, istismarların önüne geçemeyeceğini söylüyor.
?Avuç içi damar okuma' sistemi Temmuz 2012'de Konya'da başladı. Eylül ayında 20 ilde daha faaliyete geçen sisteme, 15 Kasım itibarıyla 61 il dahil oldu. Yıl sonuna kadar ülke genelindeki 100 kamu ve vakıf üniversitesi, bin 800'e yakın özel sağlık kuruluşu ve diyaliz merkezinin sisteme dahil olması gerekiyor. Bu süre içerisinde biyometrik kimlik doğrulama sistemine geçmeyen kurumlar hasta bakamayacak. 0-12 yaş arası çocuklar, elleri olmayanlar, avuç içi damar bütünlüğü bozulanlar ve acil hastalar dışında, kimlik doğrulama işlemi yapmayanlar da sağlık hizmeti alamayacak. Yıl sonuna kadar altyapı kurma çalışmalarını yetiştirmeye çalışan sağlık kuruluşlarının en büyük sıkıntısı zamanında cihaz alamamak.
Yurtdışında 700 dolar olan cihaz, Fujitsu-Siemens aracılığı ile 2 bin 500 dolar artı KDV ücret ile satılıyor. Cihaz için kuyruğa giren hastaneler, siparişlerin zamanında gelmemesinden yakınıyor. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Genel Başkanı Dr. Reşat Bahat, biyometik ölçümlerin sektörü töhmet altından kurtaracağı için önemli olduğunu belirtiyor. Sistemin kuruluşu sırasında sıkıntı çekmemeleri gerektiğinin altını çizen Bahat, cihazın tek firma tarafından sunulması nedeniyle pazarlık şanslarının olmadığına dikkat çekiyor.
Konuyu SGK Başkanı Fatih Acar'a ilettiklerini kaydeden Bahat, ?Firma yetkilileri ve SGK ile yaptığımız çalışmalarda, sadece 3 polikliniğe tanımlanan cihazların bütün polikliniklere tanımlanmasını istedik. Her hastane için 8-10 cihaza ihtiyaç var. Biz her polikliniğe verelim istiyoruz. Ana makineye çoklu el algılayıcısı uygulansın ki bunu her doktora verebilelim.? diyor.
Özel Bahar Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Ömer Kurt da avuç içi damar tanıma sistemi yerine retina tarama ya da parmak izi damar tarama sistemlerinin mevcut fiyatlandırmanın altında olduğuna dikkat çekiyor. İsminin açıklanmasını istemeyen bir özel sağlık kuruluşunun yetkilisi, cihazın tek firma tarafından 3 poliklinik sınırlamasını ile satılmasını eleştiriyor. Fujitsu firması yetkilileri, konu hakkında açıklama yapmak istemedi.
SGK Basın Müşavirliği de ısrarlı taleplerimize rağmen görüş vermekten kaçındı.
zaman
İşte uygulamada yaşanan sorunlara dair meclise verilen bir soru nergesinde yer alan sorular
1) ?Avuç içi izi damar tanıma? sistemi yerine parmak izi damar sistemi ya da retina tarama sistemlerinden herhangi birinin kullanılması durumunda fiyatın altıda bire kadar düşeceğini ifade edilmektedir. Bu bilgi ışığında neden bu 2 sistemden biri değil de daha pahalı olan avuç içi izi damar tanıma sistemi seçilmiştir?
2) Sistem getirilmeden önce sistemi kullanması zorunlu kılınan sağlık birimleriyle istişarelerde bulunulmuş mudur?
3) Söz konusu avuç içi tanıma cihazları ile ilgili tek bir firmanın tedarikçi kılınmasının gerekçesi nedir? Konuyla ilgili ihale yapılmış mıdır; yapıldıysa kaç firma ihaleye katılmıştır? Cihazı üretecek firma hangi kriterlere göre belirlenmiştir?
4) Cihaz ile ilgili tüm işlemlerin tek firma tarafından yürütüleceği göz önünde bulundurulduğunda rekabet ortamı da olmayacağı için, servis ve bakım hizmetlerinin yüksek maliyetli olacağı yönündeki endişeler haksız mıdır, bu endişeleri ortadan kaldırmaya yönelik önlemler alınmış mıdır; alınması planlanmakta mıdır?
5) Her bir avuç içi izi damar tanıma cihazının fiyatı ne kadardır?
6) Avuç içi izi damar tanıma cihazlarına 3 branş yüklenebilmektedir. Dolayısıyla her cihaza neredeyse tüm branşları tanımlamak gerekeceğinden, her cihazın maliyeti servis sayısı kadar artacaktır. Türkiye'de yaklaşık 2 bin civarında kamu ve özel hastane ile tıbbi merkez bulunduğu göz önünde bulundurulduğunda bu cihazın kullanımıyla 50-60 milyon dolar fiyatlara varan bir pazar oluşacağı öngörülmektedir. Bahsi geçen hesaplama doğru mudur; bununla ilgili bir çalışma yapılmış mıdır? Bu doğrultuda cihazı tedarik edecek firma ile ne tür bir anlaşma yapılmıştır?
7) SGK bu uygulamanın maliyetini neden hizmet sağlayanlara mecburi olarak yüklemektedir?