Arınç: Muhalefetin Anayasa Mahkemesi'ne gitmesi olağanüstü bir durum değil

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 16 Aralık 2012 16:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ana muhalefet partisinin, Büyükşehir Belediye Kanunu için Anayasa Mahkemesi'ne gitmesinin anayasal hakkı olduğunu belirterek, "Bunu baştan eleştirmişlerdi. Dolayısıyla kanunu Anayasa Mahkemesi'ne götürmesi belki de çok olağanüstü bir durum değil." dedi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından Bolu Gazelle Resort Otel'de düzenlenen 'Yeni Yüzyılda Medya ve İletişim Arama Konferansı'na katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, öğle yemeği öncesi gazetecilerin sorularını cevapladı. Gündemle ilgili değerlendirmelerde bulunan Arınç, medya ve iletişim konusunda iki günlük toplantı yaptıklarını söyledi. Arınç, "Çok güzel katkılar oldu, güzel bir sonuca kavuştu. Belki bu tür toplantılar devam edecektir ama bu çalışmadan biz fevkalade yararlandık. Dolayısıyla ev sahipliği yaptığı için Bolu'ya ayrıca teşekkür ediyoruz.? dedi.

Arınç, Büyükşehir Belediye Kanunu'nun Resmi Gazete'de yayımlandığını hatırlatarak, ?Ana muhalefet partisinin Anayasa Mahkemesi'ne gitmesi anayasal hakkıdır. Bunu baştan eleştirmişlerdi. Dolayısıyla kanunu Anayasa Mahkemesi'ne götürmesi de belki de çok olağanüstü bir durum değil. Bu, zannediyorum ki Anayasa Mahkemesi tarafından önümüzdeki süreçte değerlendirilecek. Tabi Büyükşehir Belediyeler Kanunu, Türkiye için orijinal bir düzenleme, çok yeni bazı konuları gündeme getirdi. Buna tepki gösterenler olabilir ama yerelleşme konusunda yerel yönetimlerin daha güçlü olması noktasında bu kanunun, ben Türkiye için faydalı olacağını düşünüyorum ama anayasal denetimden geçmesi de bizim için çok daha iyi olacak, çok daha önemli olacak. Anamuhalefet partisinin iddialarının Anayasa'ya aykırılık konusunda ne kadar gerçekleri taşıdığını hep beraber göreceğiz.? dedi.

Suriye konusuna da değinen Arınç, bir insanlık faciası yaşandığını belirtti. Arınç, şöyle dedi: ?Bugüne kadar binlerce ölü ve yaralı sığınmacı hakikaten bir insanlık tradejisini ortaya koyuyor. Türkiye, komşusu olan 9-10 km sınırı bulunan Suriye'de birbirine öksürükleri duyulacak yakın bir bölgede yaşıyor. Bu arada can havliyle Türkiye'ye sığınan kadın erkek, çoluk çocuk şu ana kadar 140 bin civarında sığınmacıya her an değişebilir en mükemmel konteynerlerde, çadırlarda günde üç öğün yemek olmak üzere hizmet veriyoruz. Bu, Türk milletinin hamiyet severliğidir. Bize sığınan herkese kucağımızı açmak ve barındırmak mecburiyetindeyiz ama diliyoruz ki Suriye'de yaşanan bu dram bir an önce bitsin, Suriye'nin bütünlüğü içerisinde daha demokratik rejim gelsin ve bu sığınmacı kardeşlerimiz de memleketlerine rahatlıkla dönebilsin. Tabi son gelen haberlerde Esed rejiminin sonuna yaklaşıldığının ve çok yakın bir gelecekte Esed'in ya bir başka ülkeye giderek veya ülkesindeki dönüşümü kabul edebilecek bir düzeye geleceğini gösteriyor. Biz her an Suriye'deki gelişmeleri takip ediyoruz. Daha fazla kan dökülmesin, daha çok insan ölmesin ve bu trajedi bir an evvel sonuçlansın diye Suriye'deki gelişmelere duyarlı bir şekilde çalışıyoruz.?'

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber