Erdoğan: 2013 yılı bütçesi, 319 kabul, 136 ret oyu ile geçti. Bu çok enteresan...

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 22 Aralık 2012 19:17, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2013 yılı bütçesinin, 319 kabul, 136 ret oyu ile geçtiğini belirterek, ''Bu çok enteresan... Muhalefetin toplam oyuna baktığınızda, 235 civarında. Yani olaya ciddi yaklaşmıyorlar. Bütçe gibi bu kadar önemli bir meselede, 319 kabul çıkıyor, bunun karşısında ortaya koydukları performans malum. Bu ülkede demokrasinin ne denli kimler tarafından hazmedilebildiğini, kimler tarafından yaşanabildiğini bu bütçe müzakereleri güzel bir şekilde ortaya koyuyor'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Swissotel'de düzenlenen Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Olağan Genel Kurulu'nun açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2012 ihracatının Aralık ayına kadar 139 milyar dolara ulaştığını, finans krizinde gösterdiği performansla tüm dünyada dikkatleri üzerine çeken, ilgiyle ve takdirle izlenen bir ülke konumunda olduğunu söyledi.

TBMM'deki bütçe görüşmelerine değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bakınız 10 Aralık'ta, TBMM'de 2013 yılı bütçe müzakereleri başladı ve 20 Aralık'ta bütçenin tümü üzerindeki görüşmelerin ardından oylama yapıldı. 2013 yılı bütçesi, 319 kabul, 136 ret oyu ile geçti. Bu çok enteresan... Muhalefetin toplam oyuna baktığınızda, 235 civarında. Böyle olmasına rağmen ortaya koydukları performans ortada. Yani olaya ciddi yaklaşmıyorlar. Bütçe gibi bu kadar önemli bir meselede, 319 kabul çıkıyor, bunun karşısında ortaya koydukları performans malum. Bu ülkede demokrasinin ne denli kimler tarafından hazmedilebildiğini, kimler tarafından yaşanabildiğini bu bütçe müzakereleri güzel bir şekilde ortaya koyuyor.''

-Bütçe görüşmeleri-

Başbakan Erdoğan, TBMM Genel Kurulu'nda 11 gün boyunca ekonomi konuşulduğunu ve muhalefetin eleştirilerine gerekli cevapları verdiklerini ifade ederek, şöyle devam etti:

''Ortada çok daha farklı çarpıcı, farklı bir fotoğraf var. Meclis'te teşekkür konuşmamda da bunu ifade ettim. 10 Aralık'ta muhalefet partilerinin 3 genel başkanı, 3 temsilcisi çıktılar 1'er saat boyunca Türkiye ekonomisini eleştirdiler, karamsar bir tablo çizdiler. Aynı zamanda son derece umutsuz bir tablo çizdiler. Ama aynı gün İMKB, tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı ve 76 bin 954 puanla rekor kırdı. Geçtiğimiz hafta içinde de bütçe görüşmeleri devam ederken, endeks, 78 binlere kadar yükseldi. Şimdi yani bir tarafta bu karamsar tablo, öbür tarafta İMKB'deki tablo. Biz şimdi hangisine inanacağız- Onlar bu tablolardan rahatsız oluyorlar. Diyorlar ki, bu tabloların bu ülkenin kendisine faydası yok. Bu milletin kendisine faydası yok. Nereye faydası var- Diyorlar ki, buradaki bir kaç tane işte, dışarıdan gelen veya şunlara bunlara faydası var. Kardeşim, bu istihdamlar nerede oluyor- Bu işletmelerin değeri nasıl yükseliyor- Bunların değerleri orada kıymet buluyor- Bu istihdam onlar vasıtasıyla sağlanıyor. Siz dünya piyasalarında bir itibar görüyorsanız, böyle bu itibarı görüyorsunuz.''

Bütçe görüşmelerinin son gününde ''muhalefet tarafından çizilen tüm olumsuz tabloya rağmen'', Merkez Bankası'nın döviz rezervinin 120 milyar 586 milyon dolarla tarihinin en yüksek seviyesine çıktığını hatırlatan Erdoğan, ''Göreve geldiğimizde, 10 yıl önce Merkez Bankamızın döviz rezervi 27,5 milyar dolardı. 27,5 milyar dolardan şu anda 121 milyar dolara dayandık'' dedi.

Bununla herkesin iftihar etmesi gerektiğini dile getiren Erdoğan, ''Bu, bizim milli bankamız. Bütün ekonomiyi takip eden, kontrol eden... Burası güçlüyse, burası zenginse, sen de güçlüsün, sen de zenginsin. O zaman kalkar dünyaya gerekli resti yeri geldiğinde çekersin. Aksi takdirde çekemezsin. Öbür tarafa bakıyoruz, IMF diyoruz, 23,5 milyar dolarla bize devrettiniz. Siz devrettiniz. Ancak biz bunu aldık, şu anda 890 milyon dolar borca indirdik. Mayıs ayında da sıfırlıyoruz. Burada bir şey daha oldu. Şimdi IMF bizden borç istiyor ve müzakereler yapılıyor, 5 milyar dolar borç vereceğiz. Yani, Türkiye alan el olmaktan çıkıyor, veren el oluyor'' ifadelerini kullandı.

-''Oylarımız üzerine çıkıyor''-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ocak'tan itibaren 2012'nin verilerinin ortaya çıkacağını belirterek, ''Orada da göreceksiniz, küresel finans krizine rağmen Türkiye, her alanda rekorlar kaydederek yolunda ilerlemeye devam ediyor, devam edecek'' dedi.

Ekonomi politikalarının defalarca test edildiğini kaydeden Erdoğan, küresel krizlerden alınlarının akıyla çıktıklarını, Türkiye içindeki yapay krizlerden başarıyla sıyrıldıklarını söyledi.

Erdoğan, ''3 genel ve 2 yerel seçim, 2 de halk oylamasından ekonomimiz aynı şekilde başarıyla çıktı. Bizim Türkiye'de alışkanlıklarımız vardır. Seçim dönemleri Türkiye'de hep ekonominin sıkıntıya girdiği dönemler olmuştur. Ancak şimdi hiç böyle bir şey yok. Çünkü biz mali disiplinden hiç bir zaman taviz vermedik. Aynı şekilde yolumuza devam ettik'' diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tüm karalama kampanyalarına rağmen ekonominin istikrarla büyümeye ve rekorlar kaydetmeye devam ettiğini ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Biz 12 Haziran seçimlerinde, Türkiye'de her iki seçmenden birinin oyunu aldık. Yaptırdığımız anketlerde ekonomi politikalarımıza güvenin hamdolsun arttığını görüyoruz ve oylarımız daha da onun üzerine çıkıyor. Tüm bu gelişmelerine rağmen, milletimizin bu teveccühüne rağmen, Türkiye'nin ekonomideki uluslararası başarısına rağmen, muhalefetin hala o bildik söylemle, karamsar tablolar çizmesi, izahı mümkün bir durum değildir ve olamaz. Ülkenin gelişmesinden, kalkınmasından bir rahatsızlık var. Sıkıntı burada. Muhalefete bakarsanız, işçi, memur, çiftçi, esnaf, sanayici hepsi kan ağlıyor, hepsinin durumu çok kötü, hepsinin durumu felaket. Göreve geldik, kamu bankalarının borçlarını biz ödedik. Yaklaşık 111 milyar dolar. Çok daha ilginci, işçi ve memurun zorunlu tasarruf adı altında onlardan kesilen paraları vardı. Bunun da toplam değeri, göreve geldiğimizde, 13 katrilyon liraydı. Onun faizleriyle bugüne hesaplayacak olursanız, bunu dolarla ancak izah edersiniz, 13,5 milyar dolara tekabül eder, bugün itibariyle. Onu da biz hemen oturduk, konuştuk, takır takır ödedik. Bitmedi, daha var. 'Konut edindirme yardımı' adı altında yine işçiden, memurdan para topladılar. Zavallı benim işçi kardeşim, memurum, parasının akıbetini bilmiyordu. Devlet bunu öder mi, ödemez mi, umudunu kesmişti. Bunu da biz ödedik. Hala ödemeye devam ediyoruz. Çünkü bazıları makbuzlarını bulamıyor, bulup getirdikçe, bizler de arşivlerden çıkardıkça onları da ödüyoruz. Şimdi, işçinin, memurun yanında kim- Çiftçiye desteği veren, en büyük ölçüde bizim iktidarımız. İhracat rakamlarına bakın, tam tersini söylüyor onların iddialarının. Şu anda büyüme rakamları, onları tamamiyle yalanlıyor. Hepsi ortada.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber