Türkiye'deki nüfusun yarısı bankacılık hizmetlerinden yararlanmıyor
Deloitte Türkiye'nin mobil bankacılık alanında hazırladığı raporda, bankacılık hizmetlerinden faydalanmayan veya yetersiz faydalanan yetişkinlerin nüfusun yaklaşık yüzde 51'ini oluşturduğu belirtilirken, ön ödemeli kartlar ve mobil ödemeler konusunda önemli bir potansiyel bulunduğu kaydedildi.
Rapora ilişkin yapılan açıklamaya göre, Deloitte Türkiye, tarafından yayınlanan ''Potansiyel Müşterilere Ulaşmak: Mobil Ödemeler ve Ön Ödemeli Kartlar'' başlıklı rapor gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler incelenerek hazırlandı.
Mobil ödemeler ve mobil bankacılığa ilişkin saptamalarda bulunulan rapor, finansal kurumların, orta ile üst gelir grubunda yer alan perakende müşterilerini çekmek ve yıllar içerisinde de bu müşterileri bünyelerinde tutmak için artan oranda rekabet ettiğini aktarıyor.
Buna karşın dünyada bankacılık hizmetlerinden faydalanmayan veya yetersiz faydalanan 2,5 milyar yetişkin bulunduğu belirtilen raporda, bu nüfusun büyük bir pazar oluşturmaya devam ettiğinin altı çiziliyor.
Raporda, bankacılık hizmetlerinden yararlanmayan nüfus, vadesiz mevduat, vadeli mevduat, kredi veya herhangi bir sigorta ürününe sahip olmayan yetişkin nüfus olarak tanımlanırken, bankacılık hizmetlerinden yetersiz yararlanan müşteriler ise bu hesapların bir veya daha fazlasına sahip olsalar da, finansal işlemlerinin çoğunu nakit ile gerçekleştiren müşteriler olarak tanımlanıyor.
-''Türkiye'nin potansiyeli yüksek''-
Türkiye'de bankacılık hizmetlerinden faydalanmayan veya yetersiz faydalanan yetişkinlerin nüfusun yaklaşık yüzde 51'ini oluşturduğu belirtilen rapora göre, ön ödemeli kartlar ve mobil ödemeler konusunda önemli bir potansiyel bulunuyor.
Raporda, özellikle NFC (yakın saha iletişim) teknolojilerin yaygınlaşması anlamında önemli bir ülke olarak ön plana çıkan Türkiye'nin, mevcutta 60 bin üye işyerinin temassız POS'lar ile donatılmış durumda olduğu ve pek çok bankanın NFC ödemeleri teşvik edici çalışmalar yürüttüğü aktarılıyor.
Türkiye'de yaklaşık 2,5 milyon kişinin mobil ödemeleri tercih ettiği belirtilen raporda, mobil ve akıllı mobil cihazların kullanım penetrasyonunun artması ve genç nüfus sayesinde ülkedeki mobil ödemeler pazarının da yüksek potansiyele sahip olduğu vurgulanıyor.
Ayrıca rapor gelişen pazarlardaki uluslararası bankaların piramidin tabanındaki kitlesel pazara erişebilmek için düşük maliyetli bir kanal olan ön ödemeli ürünler ve mobil platformları benimsemesinin önemli bir strateji oluşturacağının altını çiziyor.
-Hindistan, Kenya, ABD-
Rapora göre, Hindistan'da bankacılık hizmetlerinden yararlanmayan kesim çoğunlukla evinden uzakta yaşayan ve düzenli olarak ailesine para gönderen göçmenlerden oluşuyor. Mobil ödeme sistemleri, söz konusu tüketicilerin fon transferlerini hızlı, güvenilir ve etkin bir şekilde yapmalarına olanak sağlıyor. Öte yandan ön ödemeli kartlar devlet yardımlarının etkin bir şekilde dağıtılmasını sağlayan önemli bir araç görevi görüyor.
Kullanıcıların temel finansal işlemlerini banka şubesini ziyaret etmeden gerçekleştirmelerine olanak veren mobil bazlı şubesiz bankacılık hizmeti M-PESA'nın Kenya'daki başarısı, herhangi bir bankanın sınırlı katılımıyla sağlanabilen uygun fiyatlı ödeme hizmetlerinin sunulabilmesinden kaynaklanıyor. Sistem Kenya'da 14 milyon kişi tarafından kullanılıyor ve ülkedeki bankacılık modelini büyük ölçüde değiştiriyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nde bazı ön ödemeli kart program sağlayıcıları ön ödemeli ürünlerini banka kartlarına alternatif olarak geliştiriyor. Söz konusu ürünler, hem bankacılık hizmetlerinden yararlanmayan veya yetersiz yararlanan tüketicilere hem de mevcut bankacılık hizmetlerinden yararlanan tüketicilere yönelik konumlandırılıyor. Ön ödemeli kartlar yalnızca geleneksel bankalar tarafından verilen hizmetlere kıyasla daha ucuz ve kolay bir alternatif arayan genç tüketiciler tarafından talep edilmekle kalmıyor, aynı zamanda çocuklarının harcamalarını veya kendi harcamalarını kontrol etmek, taksitlendirmek ve takip etmek isteyen yetişkinler tarafından da tercih ediliyor.