Prof. Aşkın'a AİHM yolu açık
Avukatları Strasburg'a gittiği takdirde, AİHM'nin rektöre yapılan muameleyi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlali olarak görmesi kuvvetle muhtemel
Van Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın "tutukluluk halinin
sürmesi", Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin açık bir ihlalini oluşturuyor.
Avrupa hukuku konusunda uzman hukukçularımıza göre Prof. Aşkın'ın avukatlarının,
konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) götürmeleri yönünde hiçbir engel
yok.
İhlal iddiasının Strasburg'daki mahkemeye götürülebilmesi için, iç hukuk yollarının
tüketilmiş olması gerekiyor. Prof. Aşkın'ın tutukluluk haline yapılan itiraz,
üst mahkeme tarafından reddedildiği için, iç hukuk açısından tüketilecek başka
bir aşama kalmamış durumda.
Madde 3 ve 5
Önümde TBMM Kültür Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları'ndan 1999'da çıkan Avrupa
İnsan Hakları Sözleşmesi var. Kitabın 397. sayfasında, İnsan Hakları ve Ana
Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme başlığı altında, "Avrupa Konseyi üyesi
olan Akid Hükümetler aşağıdaki hususlarda anlaşmışlardır" dendikten sonra
maddelere geçiliyor:
Madde 3: Hiç kimse işkenceye, gayrı insanı yahut haysiyet kırıcı ceza veya muameleye
tabi tutulamaz.
Madde 5: Her ferdin hürriyete ve güvenliğe hakkı vardır. Aşağıdaki mezkûr haller
ve kanuni usuller dışında hiç kimse hürriyetinden mahrum edilemez. (Sayfa 398)
Salıverilme hakkı
Madde 5, Fıkra 3: İş bu maddenin 1/c fıkrasında derpiş edilen şartlara göre
yakalanan veya tevkif edilen herkesin, hemen bir hakim veya adli görevi yapmaya
kanunen mezun kılınmış diğer bir memur huzuruna çıkarılması ve makul bir süre
içinde mahkeme edilmeye yahut adli takibat sırasında serbest bırakılmaya hakkı
vardır. Salıverme, ilgilinin duruşmada hazır bulunmasını sağlayacak bir teminata
bağlanabilir. (Sayfa 399)
Fıkra 3'de atıfta bulunulan 1/c fıkrası: Bir suç işlediği şüphesi altında olan
yahut suçu işledikten sonra kaçmasına mani olmak zarureti inancını doğuran makul
sebeplerin mevcudiyeti dolayısıyla yetkili adli makam önüne çıkarılmak üzere
yakalanması ve hapsi.
Türkiye mahkûm olur
Ağdalı gibi gözüken bu maddelerde özetle deniyor ki:
Suç işlediği şüphesi ya da suçu işledikten sonra kaçma ihtimali bulunduğu için
yakalanan ya da tutuklanan kişilerin bile makul süre içinde serbest bırakılma
hakları vardır. Prof. Aşkın'ın durumunda ise yeri - yurdu, işi - gücü belli
rektörün kalkıp da yurtdışına kaçacağını beklemek, art niyetli düşünmek olur.
Dolayısıyla uzman hukukçulara göre avukatları Strasburg'a gittiği takdirde,
AİHM'nin rektöre yapılan muameleyi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlali
olarak görmesi ve Türkiye'yi mahkûm etmesi, çok kuvvetli bir olasılık.
Ayrıca artık Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bütün içtihadı, çok zorunlu
olmadıkça sanıkların tutuksuz olarak yargılanmaları yönünde.
Türbanlıya var...
İktidara geldiğinden beri insan hakları, AİHM ve Avrupa hukuku diye mangalda
kül bırakmayan AKP hükümetinin çifte standardı, beni şaşırtmıyor.
Beni asıl şaşırtan, hukuk ve demokrasi havarisi bazı liberal köşe yazarlarımızın,
Cumhuriyet tarihimizde ilk kez tutuklanan bir rektörün insan hakkını aylardır
görmezden gelmeleri...
meral tamer/milliyet