Bakanlar Kurulu, Açık Öğretim Lisesi Yönetmeliği'ni ele almadı

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 12 Aralık 2005 18:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, açık öğretim lisesi tartışmalarının kendi bağlamının dışında tartışılmaya başlandığına işaret ederek, "İster yönetmelik olsun, ister başka bir şey olsun hemen onun dışına çıkarmak suretiyle, doğrusunu yanlışını tartışmak yerine o konular üzerinden hükümete muhalefet etmek, bir cephe oluşturmak gibi bir çabanın olduğunu da biliyoruz" dedi.

Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından toplantının gündemine ilişkin bir açıklama yaptı.

Çiçek, Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırladığı Açık Öğretim Lisesi Yönetmeliği'nin toplantıda gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine bu konunun gündeme gelmediğini, bunun bir bakanlık tasarrufu olduğunu söyledi.

Çiçek, İstanbul'da kapkaç kurbanı iki öğretmenin katil zanlılarının cezalarında 5'er yıl indirim yapılmasının, TCK'da bir açık bulunup bulunmadığı sorularını gündeme getirdiğinin hatırlatılması üzerine bu konuda bir açık olmadığını vurguladı. 1 Haziran'da yürürlüğe giren TCK'ya göre kapkaç cezalarının artırıldığına işaret eden Çiçek, buna karşın insanların hukuku anlamada zorlukları bulunduğunu ifade etti. Hakimlerin suçun işlendiği tarihi esas alarak karar verdiklerine dikkat çeken Çiçek, 1 Haziran'dan önce işlenen suçlar için eski TCK'nın esas alındığını açıkladı. 'Madem Ceza Kanunu çıktı, neden daha az ceza veriliyor' gibi bir sonuca ulaşmanın yanlış olduğuna işaret eden Çiçek, yeni TCK'da kapkaçın cezasının artırıldığını belirtti.

Bakan Çiçek, YÖK'ün, Açık Öğretim Lisesi ile ilgili çıkarılacak yönetmeliğin iptali için Danıştay'a başvuracağını açıkladığının hatırlatılması üzerine ise, "Son zamanlarda gündemdeki bazı konularda görüyoruz. İster yönetmelik olsun, ister başka bir şey olsun hemen onun dışına çıkarmak suretiyle, onu o bağlamda tartışarak değil, onun doğrusunu yanlışını tartışmak yerine o konular üzerinden hükümete muhalefet etmek, bir cephe oluşturmak gibi bir çabanın olduğunu da bazı konularda bir tecrübe biliyoruz. Eğer meseleyi açık öğretim liseleriyle bağlantılı olarak çözmek, değerlendirmek gerekiyorsa varacağımız sonuç farklıdır ama bunun ötesinde bir anlam yükleyerek muhalefet stili oluşturmak, hükümet karşısında tavır geliştirmek isteniyorsa o zaman durum farklıdır. Ben birincisinin doğru olacağı kanaatindeyim. Senelerce bazı konuları tartıştığımız halde bir sonuca bağlayamayışımızın, bunların Türkiye'de bir gerginlik sebebi olmasını önlemenin önündeki en temel engel her konuyu kendi bağlamından çıkarıp bir başka istikamette, bir başka niyet okumalara dayalı olarak tartışmamızdır. Böyle tartıştığımız çok konular var. Bunların hepsi de kangren olmuştur. Maalesef bu, ülkede bazı sıkıntıların yaşanmasına da sebebiyet vermiştir. Eğer bu meseleyi bir açık öğretim lisesi meselesi olarak kabul ediyorsak, bununla ilgili açıklamayı, bunun teferruatını, ayrıntısını, bununla ne arzu edildiğini görmemiz lazım. Ortada bir eşitsizlik var. Bunu gidermek noktasında yapılan bir çaba olarak değerlendirirsek, o zaman farklı bir sonuç olur. Öyle değil de demin söylediğim gibi, son zamanlarda da bazı konularda meseleler hep kendi bağlamında değerlendirilmeyip, başka istikamete doğru iş sürüklenmek istendiği için, o bağlamda değerlendiriyorsak, o zaman bugün açık öğretim meselesi, yarın bir başka konu. Bunlarla uğraşır durur, Türkiye'nin zamanını heba ederiz. Benim samimi arzum, kanaatim şudur ki bizler hepimiz Türkiye'de sorunun bir parçası değil, çözümün bir parçası olursak, Türkiye'nin hayrına daha iyi bir iş yapmış oluruz" açıklamasını yaptı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber