Pazarlama uygulamaları çocuk sağlığını tehdit ediyor

“Çocuklara Yönelik Şeker, Tuz ve Yağ içeriği Yüksek Gıdaların Pazarlanması 2012-2013” başlıklı Dünya Sağlık Örgütü Raporu, Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenen bir toplantıyla tanıtıldı.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 28 Mayıs 2013 14:25, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57
Pazarlama uygulamaları çocuk sağlığını tehdit ediyor

Yağ, Şeker, Tuz İçeriği Yüksek Gıdaların Pazarlanması Çocuk Sağlığını Tehdit Ediyor

Dünya Sağlık Örgütünün son raporunda, çocukluk çağı obezitesi ile mücadele edebilmek için sağlıksız gıdaların çocuklara pazarlanmasının daha sıkı kontrol altına alınması gerektiği vurgulanmıştır.

Yağ, şeker ve tuz oranı yüksek gıdaların çocuklara pazarlanmasının son derece etkili olduğu kanıtlanmıştır. Yetişkinler reklamların hedefi olduklarında bunun farkında olurken, çocuklar çizgi filmler ve reklamlar içinde bunu ayırt edememektedirler. Bu, çocukları özellikle sağlıksız seçimler yapmaya yönlendirecek mesajlara karşı savunmasız ve açık hale getirmektedir.

Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisinden Beslenme, Fiziksel Aktivite ve Obezite Programı yöneticisi João Breda yaptığı açıklamada “Avrupa bölgesinde milyonlarca çocuğun kabul edilemez pazarlama uygulamalarına maruz kaldıklarını” belirterek, “politikanın sadece yirminci yüzyılın obezojenik gerçeğine odaklanması ve ele alması gerektiğini, çocukların korunmaları gerektiğini, okul gibi yerlerde bile yüksek yağlı, yüksek şekerli ve yüksek tuzlu gıdaları tüketime çağıran reklamlar ile çevrili olduklarını” ifade etmiştir.

Türkiye' deki çocuklar da bir çok ülkeye benzer okul, spor merkezleri, sokaklar, internet, televizyon gibi bir çok yerde her tür negatif medya kampanyalarına maruz kalmaktadır.

Yağ, tuz ve şeker içeriği yüksek gıdaların bir süre için tanıtımı, çocukluk çağı obezitesi ve diyetle ilgili bulaşıcı olmayan hastalıkların gelişimi için önemli bir risk faktörüdür. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi yeterli gıdaya ulaşım ve obezitesiz yaşam hakkını içermektedir.

Türkiye'de 2011 yılından itibaren okul kantinlerinde sağlıksız gıda ve içeceklerin satışının yasaklanmış olmasına rağmen, gıda ve içecek firmalarının eğitim materyallerinde, ödüllerde ve diğer ekipmanlarda marka yerleştirme yaparak genellikle okullarda ve okul çevresinde markalarını tanıttıkları gözlenmiştir.

Çocuklar, yasal düzenlemesi olmayan sosyal medya akıllı telefon uygulamaları gibi özellikle gençleri hedefleyen yeni ucuz pazarlama yollarına giderek daha fazla maruz kalmaktadır. Bunun yanı sıra televizyon, hergün ortalama iki saatten daha fazla televizyon seyreden adölesan ve çocukların büyük bir çoğunluğu için reklamların baskın formudur.

Hazırlanan rapor televizyon izleme ile obezite arasında güçlü bir bağlantı olabileceğini düşündürmektedir. Son veriler, bu bağlantıda çocukların egzersiz yapmak yerine televizyon seyretmeyi tercih etmelerinden daha çok izlenilenlerin ticari içeriğinin önemli rol oynadığını göstermektedir. Ürünlerin çoğunluğu yüksek yağ, şeker ya da tuzlu özelliklidir. Tanıtımı yapılan gıdaların önde gelen katagorileri alkolsüz içecekler, şekerli kahvaltılık tahıllar, şekerlemeler, atıştırmalık çerezler, hazır yemek ve fast food ürünlerdir.

Marka bilinirliği erken çocukluk döneminde başlamaktadır. Dört yaşına kadar bir çok marka tanıyan çocuğun sağlıksız beslenme ve fazla kilolu olma olasılığı daha yüksektir. Bir araştırmada, fazla kilolu çocukların özellikle markalı gıda paketlerini daha fazla tükettikleri gösterilmiştir.

Avrupa Bölgesinde 53 üye ülkenin hepsi yüksek yağ, şeker ve tuzlu gıdaların çocuklara pazarlanmasına yönelik kısıtlamalar ile ilgili kararları imzalamıştır. Çoğunluğunun özellikle yağ, tuz ve şekerli ürünlerin tanıtımına yönelik bir düzenlemesi bulunmamakla beraber genel reklamlarla ilgili düzenlemeleri mevcuttur.

Çocuklara yönelik yiyecek ve içecek pazarlamaları ile ilgili yönetmelik, kanun ya da ortak düzenlemelerin tam uygulamaları; Danimarka, Fransa, Norveç, Slovenya, İspanya ve İsveç olmak üzere yalnızca 6 ülkede rapor edilmiştir.

Raporda yüksek yağ, şeker ve tuz içeren gıdaların pazarlanmasının bölge genelindeki çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olduğu açıkça gösterilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü şu anda üye ülkelerinden gelecek nesilleri korumak için ulusal düzeyde politik düzenlemeler yapmalarını beklemektedir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber