Anayasa Komisyonu YSK'yı görüştü

TBMM Anayasa Yazım Komisyonu, siyasi partiler ve adayların, seçimlere ilişkin finansman ve harcamalarının denetiminin YSK'ya verilmesini benimsedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 29 Mayıs 2013 19:52, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58

Anayasa Yazım Komisyonu'nda, siyasi partiler ve adayların, seçimlere ilişkin finansman ve harcamalarını Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) denetlemesinde uzlaşma sağladı.

Anayasa Yazım Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop başkanlığında toplandı. Toplantıda, "Seçimlerin genel yönetim ve denetimi", "Savaş hali ilanı ve silahlı kuvvet kullanılmasına izin verme", "İdarenin esasları" ve "Yönetmelikler" başlıklı maddeler ele alındı.

Komisyonun kabul ettiği hükümlere göre, seçimler ve halk oylaması, yargının genel yönetim ve denetimi altında yapılacak.

Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün şikayet ve itirazları inceleme, kesin karara bağlama, seçimden sonra ortaya çıkan seçilme yeterliğine ilişkin eksiklikler dolayısıyla tutanağın iptaline karar verme, seçim tutanaklarını kabul etme, siyasi partilerin kaydedip bildirdiği üyelerin listesini tutma ve siyasi partilerle adayların seçimlere ilişkin finansmanı ve harcamalarının denetimi YSK'nın olacak.

YSK,'nın 7 asıl 4 yedek üye sayısı 15'e çıkarılacak. YSK üyeleri, 4 yıl süreyle görev yapacak. AK Parti, üyelerin 11'inin Temyiz Mahkemesi'nin; CHP ve MHP, 6'sı Yargıtay, 5'i Danıştay'ın aday olan üyeleri arasından kurayla belirlenmesini önerdi.

4 üyenin ise son genel seçimlerde en çok oyu alan ilk 4 parti tarafından belirlenerek bildirilecek; bu üyeler oy hakkına sahip olmayacak. Kurul, salt çoğunlukla ve gizli oyla aralarından bir başkan ve bir başkanvekili seçecek. YSK üyeleri sürekli görev yapacaklar ve asli görevleri dışında resmi veya özel hiçbir görev alamayacaklar.

BDP, "Seçimler, halk oylaması ve halk inisiyatifi, şeffaflık, çoğulculuk ve adil yarışma esaslarına uygun olarak Meclis'in ve yargının yönetim ve denetimi altında yapılır. Bu görev ve yetki Meclis'e ve Seçim Konseyi'ne aittir" şeklinde madde önerisinde bulundu.

"Seçimlerin Genel Yönetim ve Denetimi" başlıklı maddeye, "Siyasi partilerde üye kayıt işlemlerinin tamamı parti yetkili organlarınca yapılacak olup, üye kayıt listeleri siyasi parti genel merkezlerince YSK'ya bildirilecektir. YSK, genel merkezlerce bildirilen üye kayıtlarını aleniyeti sağlamakla ve kongre sürecinde bu listeleri ilgili makamlara bildirmek, muhafaza etmekle yetkilidir" yönünde gerekçe notu düşüldü.

BDP, cinsiyet eşitliği temelinde, çoğulculuk ve liyakat esasına göre seçilmiş üyelerden oluşan Seçim Konseyi önerisini getirdi.

BDP; "Savaş hali ilanı ve silahlı kuvvet kullanılmasına izin verme" madde başlığının, "Güç kullanımına izin verme" şeklinde değiştirilmesini istedi.

Komisyon, uluslararası hukukun meşru saydığı hallerde savaş hali ilanına ve Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası anlaşmaların veya uluslararası nezaket kurallarının gerektirdiği haller dışında, TSK'nın yabancı ülkelere gönderilmesine veya yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunmasına izin verme yetkisinin, TBMM'nin olduğu hükmünü benimsedi.

TBMM tatilde veya ara vermedeyken ülkenin ani bir silahlı saldırıya uğraması ve bu sebeple silahlı kuvvet kullanılmasına derhal karar verilmesinin kaçınılmaz olması halinde Cumhurbaşkanı'nın, Bakanlar Kurulu'nun önerisi üzerine TSK'nın kullanılmasına karar verebileceğine yönelik hükümde de mutabakat sağlandı. AK Parti, Bakanlar Kurulu yerine,"Başkan" ibaresini önerdi.

Bu maddeye, "AK Parti'nin teklifindeki Başkanlık sistemine ilişkin unsur müzakere edilmemiştir" şeklinde not düşüldü.

Komisyonun benimsediği "İdarenin Esasları" başlıklı maddeye göre, idare, kuruluş ve görevleriyle bir bütün olacak.

İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanacak.

Kamu tüzelkişiliği, ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulacak.

İdarenin her türlü faaliyetlerinde şeffaflık ve hesap verebilirlik esas olacak. İdare, işlemlerinde gerekçe göstermek ve işlemlerine karşı başvurulacak kanun yollarını belirtecek.

BDP, idare, kuruluş ve görevleriyle bir bütün olduğu ibaresine katılmadı; idarenin kuruluş ve görevlerinin, merkezden yönetim ve demokratik yerinden yönetim esaslarına dayanmasını önerdi.

AK Parti ve BDP, kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinde ayrımcılık yapılamayacağı önesinde bulundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber