Uyku apnesi olanlar trafikte risk altında

Uyku apnesinin dikkat eksikliğine neden olduğunu belirten Prof. Dr. Sarp Saraç “Özellikle uykudan sersem gibi kalkan, sabah baş ağrıları çeken kişiler trafikte risk altında” dedi.

Kaynak : Star Gazetesi
Haber Giriş : 24 Temmuz 2013 10:25, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57
Uyku apnesi olanlar trafikte risk altında

Uykuda solunumun durması (uyku apnesi sendromu), uyku evrelerini bozduğu için kişinin ertesi gün yataktan kalkar kalkmaz kendisini yorgun, uykusuz hissetmesine ve gün içinde dikkatinin kolayca dağılmasına yol açıyor. Liv Hospital'dan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sarp Saraç, birçok trafik kazasının altında yatan asıl nedenin uyku apnesi sendromu olduğunu belirtiyor. Prof. Saraç, özellikle 50 yaş üzeri kilolu erkeklerde uyku apnesinin yüzde 50 oranında görüldüğünü belirterek, “Apne, zamanında kontrol altına alınmazsa hipertansiyon, insülin direnci, kalp hastalıkları gibi pek çok sistematik rahatsızlıkları da beraberinde getirebilir'' dedi.

'Sabah yorgun uyanıyorum'

Prof. Saraç özellikle uykudan sersem gibi kalkan, sabah baş ağrıları çeken, konsantrasyon bozukluğu yaşayan kişileri uyku apnesi konusunda uyararak şöyle konuştu: ''Uykunun değişik fazları var. Bunlardan REM uykusu adını verdiğimiz ve kaslarımızın tamamen gevşediği, rüya görüdüğümüz fazı vücudun fiziksel ve zihinsel olarak en çok dinlendiği evredir. Apnesi olan kişilerde nefesin kesilmesi bu evrede gerçekleştiği için kişiler REM uykusunda çok kısa süre kalırlar. Bu nedenle uzun süreler uyusalar da yorgun kalkarlar. Bu durum sabahları yorgun uyanmaya, gündüz uyuklamalarına ve konsantrasyon bozukluklarına neden olur ki, bu da okul ve iş başarısında düşmeye neden olabilir. Depresyon ve cinsel istekte azalma da sık görülen sorunlar arasındadır. En tehlikeli sorunlardan biri trafikte uyuyakalma nedeniyle oluşan trafik kazalarıdır.

Kısa boyunlu kişiler risk altında

Uyku apnesinin 50 yaş üzeri kilolu erkeklerde yüzde 50 oranında görüldüğünü belirten Prof. Saraç, “Uyku apnesi kilolu ve kısa boyunlu kişilerde daha fazla görülür. Geniz etinin ve bademciklerin bazı çocuklar da risk altında. Erişkinlerde ise burunda eğrilik olan, yumuşak damağı düşük ve küçük dili uzun olan kişilerde sık rastlanır'' dedi. Uyku apnesinin hipertansiyon, insülin direnci, kalp hastalıkları gibi pek çok hastalığı da beraberinde getirdiğini söyleyen Prof. Saraç “Uyku apnesi tedavisinde kilo vermek en önemli basamaktır. Orta şiddette apnesi olanlarda üst solunum yolu obstrüksiyonu yapan anatomik bir bozukluk varsa bunun düzeltilmesi gerekebilir. İleri derecede uyku apnesi olanlara ise genellikle CPAP isimli pozitif basınçlı hava veren uyku maskeleri önerilir'' şeklinde konuştu.

Uyku testi yaptırın

Uyku apnesinin tanısında altın standart polisomnografi adı verilen uyku testi uygulanır. Bu test için hasta bir gece hastanede uyur. Uyku sırasında kaç defa apne olduğu, bu apne sırasında kandaki oksijen seviyesinin ne kadar düştüğü gibi pek çok veri değerledirilir. Hesaplanan indekse göre hastanın tedavisi planlanır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber