DHM'de 900 milyon maaşla mühendis olarak çalışan Hüseyin Çay, piyasa değeri 250 milyon dolar olan donanımı 25 bin dolara imal etti.
DHM'de 900 milyon maaşla mühendis olarak çalışan Hüseyin Çay, piyasa değeri 250 milyon dolar olan donanımı 25 bin dolara imal etti.
Dışarıda 100 kişilik Ar-Ge grubunun
ürettiği sistemi tek başına yapan Çay, ABD'den milyon dolarların ifade edildiği
transfer teklifi aldığını söylüyor
Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nde (DHM) 900 milyon lira maaşla çalışan
Elektronik Mühendisi Hüseyin Çay, devlete yaklaşık 350 trilyon lira (250 milyon
dolar) kazandıracak bir projeyi hayata geçirdi.
TBMM'de 2004 yılı bütçesi görüşülürken AKP Ankara Milletvekili Mehmet Tuna,
yaptığı konuşmada Devlet Hava Meydanları İşletmesinde Elektronik Başmühendisi
olarak çalışan Hüseyin Çay'dan övgüyle söz etti. Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım'ın, daha önce "yüz akımız" diye söz ettiği Çay, ATIS adı verilen ve
uçakların havaalanlarına 60 mil kala meteorolojiden aldığı bilgileri ve yer
durumunu otomatik olarak pilota sözlü bildiren cihazların yazılımını Türkiye'de
gerçekleştirdi.
DHMİ'de 10 yıldır Elektronik Başmühendisi olarak çalışan Çay, Avrupa ve ABD'nin
tüm havalalanlarında bulunan ve pilota ineceği alanla ilgili tüm koşulları
meteoroljiden aldığı anlık son bilgilerle birlikte ileten ATIS sistemini
Türkiye'de kurmak için üç yıl çalıştı.
25 BİN DOLARA İMAL ETTİ
ABD'de şirketsel olarak yazılım ve kurulum değeri 250 milyon doları bulan
sistemin şifrelerini çözen ve Türkçe'ye uyarlayan Çay, yurt dışından ithal
olarak getirdiği malzemelerle cihazı Türkiye'de imal etti. ABD'de cihaz olarak
450 bin dolar maliyeti bulunan sistemi 25 bin dolara Türkiye'de imal eden Çay,
Türkiye'deki tüm bilimsel testlerden de geçerek çalışmasını onaylattı. Geçen ay
üç büyük ilin havaalanına monte edilen cihaz, kusursuz olarak çalıştırıldı. 19
havaalanına daha aynı cihazı kurma hazırlıklarına başlayan Çay, iki yıl içinde
Türkiye'yi sadece cihazlar açısından 10 milyon dolar kar'a geçirdi.
Halen DHMİ'de üçüncü dereceden memur olarak çalışan Çay'a, ABD'den ve
İngiltere'den milyonlarca dolarlık iş teklifleri gelmeye başladı.
KİMSE İNANMAMIŞTI
Hüseyin Çay, şu anda başmühendis olarak çalıştığı DHMİ'de 11 yıldan bu yana
hizmet verdiğini belirterek, Ankara Esenboğa Havaalanı'nda görev yaparken
sürekli arıza veren ATİS sistemi yüzünden hayatının değiştiğini söyledi. Çay,
"Bir gün yine arıza çıkınca oturup adım adım tüm sistemi parça parça söküp
yeniden dizayn ettim. En zor yanı yazılımdı. Çünkü ABD'de sadece yazılım için 20
kişilik bir Ar-Ge grubu çalışıyor. Üç yıl uğraştım ve yeni yazılımı
gerçekleştirdim" dedi.
Çay, mesai saatlerinin dışındaki tüm zamanımı yazılım üzerinde yoğunlaştırdığını
ve hobi olarak başladığı bu işi daha sonra gerçek bir projeye dönüştürdüğünü
belirtti. Çay, "Bana, 'Bunu sen yapamazsın. Amerikalılar bile yüz kişiyle
yapıyor' dediler. Ama ben yılmadım ve başardım" dedi.
Çay, bu işi yaptığı duyulduktan sonra Türk Cumhuriyetleri'nden de bu cihazla
ilgili taleplerin geldiğini belirtti. Çay, "Kendi şehirlerindeki havaalanlarına
kurmam için talep getirdiler. Ben buna devletim ve kurumum karar verir dedim.
Eğer bu işi Ar-Ge olarak geliştirirsek Sivil Havacılık teknolojisinde söz sahibi
olabilir. Şimdi sırada Türk malı İLS cihazını üretmek var" dedi.
ABD'DEN MİLYONLUK TEKLİF
Yazılımının yurtdışından gelenlerden çok daha kullanışlı olduğunu belirten Çay,
başarısını anlattı "Sistemi ilk olarak Çarşamba Havaalanı'nda devreye soktuk.
Alınan sonuç mükemmel olunca hemen Antalya'da da tesisi kurduk. Daha sonra
Dalaman ve Adnan Menderes havaalanında da gerçekleştirdik. ABD'de piyasa değeri
250 milyon dolar olan bu sistemi yapan Arinc Firması var. Bana, 'Biz bu sistemi
yüz kişilik bir çalışma grubuyla üretiyoruz sen nasıl bu yazılım ve donanımı
gerçekleştirdin' diye sordular. 'Şirket gibi adamsın' dediler. Milyonlarla ifade
edilen paralar önerip beni ABD'ye götürmek istediler, kabul etmedim."
sabah