Tedavi edilmeyen reflü kanser nedeni olabilir

Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Rıza Özdemir, reflü hastalığının toplumda sık görüldüğünü ifade ederek, reflü kelimesinin anlam olarak 'geriye kaçış' demek olduğunu söyledi. Normalde yemek borusu ile midenin birleşim yerinde bir kapakçık sistemi bulunduğunu ifade eden Op.Dr. Özdemir, “Bu sistem yemek borusundan mideye gelen gıdanın geçişine izin verirken, midenin asitli ve safralı içeriğinin geriye yani yemek borusuna kaçışına engel olur. Bu kapakçık sisteminin bozulması ile veya mide fıtığı nedeni ile kapakçığın karın boşluğundan göğüs boşluğuna doğru kaymasından dolayı görevini yeterli yapamaması reflü hastalığına neden olur” dedi.

Op.Dr. Özdemir, erişkinlerin yüzde 20'sinde reflü görüldüğünü belirterek, “Boğaz ağrısı, ses kısıklığı, öksürük, nefes darlığı, göğüs ağrısı ve tekrarlayan akciğer enfeksiyonları reflü hastalığını akla getirmesi gereken belirtilerdir. Hastalığın tanısı, hastanın şikayetleri ve öyküsü yanında endoskopi ve endoskopi yardımı ile yemek borusuna yerleştirilen 24 saat boyunca yemek borusundaki asit reflüsünü ölçen bir cihaz yardımıyla konulmaktadır” diye konuştu.

Reflü hastalığının tedavisinde diyet ve mide asitini azaltıcı ilaçların esas olduğunu ifade eden Op.Dr. Özdemir, şunları kaydetti:

“İlaç tedavisine dirençli, mide fıtığının eşlik ettiği reflü hastalarında 1990'lı yıllardan bu yana tüm dünyada yaygın kullanım alanı bulmuş laparoskopik nissen (kapalı reflü) ameliyatı standart haline gelmiştir. Hastanemizde başarıyla gerçekleştirdiğimiz kapalı reflü ameliyatları ile hem hastanın ağrısı daha az oluyor hem de olağan yaşama dönüşü hızlı oluyor. Ameliyat sonrası geceyi hastanede geçiren hasta ertesi sabah ağızdan gıda alımına başlıyor. Aynı gün taburcu edilen ve bir hafta sonra pansumanı açılan hastanın ikinci haftanın sonunda hiçbir kısıtlaması kalmıyor.”

Op.Dr. Özdemir, tedavi edilmeyen reflünün uzun vadede yemek borusu kanserine neden olabileceğini de kaydetti.