Yurtta tecavüz davasında polis memuru hakkında suç duyurusu

Mahkeme, davada tanık olarak dinlenen ve olayı amirlerine bildirmeyen polis memuru hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

Midyat'ta geçen Mart ayında bir erkek öğrenci yurdunda Lise 9'uncu sınıf öğrencisi C.A.'ya tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklanan ve 'Nüfuzu kötüye kullanılmak suretiyle çocuğun zincirleme olarak nitelikli cinsel istismarına teşebbüs' ve 'silahla basit yaralama' gerekçesiyle 36 yıla kadar hapis cezası istenen yurt görevlisi H.K.'nın yargılanmasına Midyat Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanık H.K., mağdur C.A., mağdur yakınları ve çok sayıda avukat katıldı.

TANIKLAR DİNLENDİ

Duruşmada ilk olarak öğrenci yurdunda kalan A.A. adlı öğrenci tanık olarak dinlendi. Olayı yurtta kalan öğrencilerden duyduğunu belirten A.A., "Sanık, yurdun kalorifer işlerini yapıyor, aşçıya yardım ediyor, yatakhaneye gelip üstümüzü örtüyor ve isteyen öğrencilere din dersi veriyordu. Benim yatağım ve C.'nin yatağı birbirine yakındır. Ben sanığın gelip C.'yi yatağından uyandırdığını görmedim. Sanığın ışıklar söndükten sonra el feneri ile yatakhanelere geldiğini görmedim" dedi.

Mahkeme heyeti daha sonra C.A.'nın annesine davacı olunmaması için baskı yaptığı iddia edilen polis memuru H.E.'nin tanık olarak ifadesini aldı. Olayı yurt müdürünün kendisini telefonla araması sonucu öğrendiğini belirten H. E., şunları söyledi:

"Yurt Müdürü A. olayı bana sesi titreyerek anlattı. Yurtta bir tecavüz iddiası olduğunu ve çocuğun babasının yurdu yakacağını söyledi. Ben olayın adli bir vaka olduğunu ve adliyenin ilgilenmesi gerektiğini söyledim. Hastanede bulunan mağdurun amcasının yanına gittim ve babasını sakinleştirmesini istedim. Mağdurun annesini de hastanede gördüm, ağlıyordu. Ben hastanedeyken çocuk kendiliğinden, gülerek olayı bana anlattı. Anne ve çocuğuna karşı herhangi bir baskı yapmadım. Şikayetten vazgeçmelerini söylemedim. Hatta olayın adliyeye intikal etmesi konusunda teşvik ettim. Olayın aydınlatılması gerektiğini söyledim."

POLİS MEMURU HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU

Duruşmada söz hakkı alan C.A.'nın avukatları, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini isteyerek, olayı yetkili amirlerine bildirmediği için polis memuru H.E., hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Söz hakkı verilen sanık H.K. ise üzerine atılı suçu işlemediğini belirterek, olay sonrası istese kaçabileceğini, ancak kaçmadığını söyledi. Sanık H.K.'nın avukatları ise, tutuklamanın bir tedbir olduğunu ve sanığın tahliye edilmesi gerektiğini belirtti.

Cumhuriyet Savcısı ise, sanığın bilgisayarının bulunabilirse incelenmesini, tanık polis hakkında suç duyurusunda bulunulmasını ve sanığın tutukluluk halinin devamını istedi.

Duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, polis memuru H.E., hakkında suç duyurusunda bulunulması için Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılmasına karar vererek, eksiklerin tamamlanması için duruşmayı erteledi.

BARO BAŞKANI: MESLEKTAŞLARIMIZA VE MAĞDURA FİZİKİ MÜDAHALE OLDU

Duruşmadan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, son yıllarda cinsel istismar ve tecavüz suçlarında yaşanan artış karşısında, ceza yasasının ilgili hükümlerinin çok etkili bir şekilde uygulanmasının, bu suçların önlenmesi bakımından büyük önem arz ettiğini söyledi. Mağdurun korunması ve mağdur yakınlarının güvenliğinin de çok önemli olduğunu ifade eden Elçi, şöyle dedi:

"Midyat Adliyesi'nde bazı görevliler ve sanık yakınlarının sözlü ve fiziki müdahaleleriyle meslektaşlarımız ve mağdurun kendisi yüz yüze geldi. Şüphesiz bu durumu kabul edilemez bulduğumuzu ifade etmek isterim. Meslektaşlarımıza ve mağdura karşı yapılan bu eylem ve davranış nedeniyle Midyat Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunduk. Dolayısıyla biz bu yargılamanın sonunda adil bir hükmün çıkacağını ve sanığın hak ettiği bir biçimde cezalandırılmasını bekliyoruz."