Cinayet bu kez Anadolu lisesinde

Haber Giriş : 29 Mart 2006 07:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Levent'teki Lütfi Banat Lisesi'nde 17 yaşındaki Fatih Can'ın sınıf arkadaşı tarafından bıçaklanarak öldürülmesinin üzerinden bir hafta geçmeden bir cinayet haberi daha geldi. Sultanbeyli Aydos Anadolu Lisesi öğrencisi 16 yaşındaki Şahin Açık, iddialara göre kız meselesi yüzünden tartıştığı arkadaşı tarafından boğazından bıçaklanarak öldürüldü. Olayda bir öğrenci hafif yaralandı, iki öğrenci ise gözaltına alındı. Şahin Açık, yılbaşından bu yana okullardaki şiddet olaylarında öldürülen yedinci öğrenci oldu.

Sultanbeyli Mehmet Akif Ersoy Mahallesi Gül Caddesi'ndeki Sultanbeyli Aydos Anadolu Lisesi'nde dün sabah, 16 yaşındaki Şahin Açık ile okulun öğrencileri V.K., H.K. ve M.Ö. arasında gerginlik yaşandı. İddiaya göre gerginlik Açık'ın bir öğrencinin kız arkadaşına laf attığı iddiası üzerine başladı. Okul yönetiminin araya girmesiyle gerginlik büyümedi. Öğleden sonra 13.30 sıralarında sabahçı öğrenciler için son zil çaldı.

Okul çıkışında
Okulun dağılış saatlerinde, Açık, kuzeni E.K. ve arkadaşı A.B ile V.K. ve H.K. karşılaştı. Sabah yaşanan gerginlik bu kez kavgaya dönüştü. İddiaya göre, öğrencilerden V.K. bıçağını çıkararak, Açık'ı boğazından yaraladı. Olayda A.B. de kolundan yaralandı. A.B. ayakta tedavi gördükten sonra gözaltına alınırken, kaçan V.K. ile H.K. da yakalandı.

Müfettişler inceliyor
Sultanbeyli Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Açık, kan kaybından yaşamını yitirdi. Acı haberi alan Açık'ın ailesi ve yakınları hastaneye geldi. Oğlunun yaşadığını sanan anne, ölüm haberini alınca yıkıldı. Açık'ın babası ise "Okulda şiddete karşı artık önlem alınsın. Her gün birinin canı yanmasın" dedi.

Sultanbeyli Kaymakamı Kaya Çıtak ise "Valilikçe soruşturma başlatıldı. Görevlendirilen iki müfettiş, okul idarecilerinin ve bazı öğrencilerin ifadelerine başvurdu" dedi.
Bu arada Sultanbeyli İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, V.K.'nın ailesinin çocuklarının bir süredir bıçak taşıdığını ancak engelleyemediklerini söylediğini aktardı. Emniyet yetkilileri de öğrencilerin 'kız meselesi' yüzünden tartıştığını belirtti.

'Okulda çeteleşme var'
Şahin Açık'ın amcası Subitay Açık ise olayın okuldaki 'siyasi kökenli çeteleşme' yüzünden meydana geldiğini ileri sürdü. Açık, şöyle dedi:
"Bir yıl önce de Şahin'i dövmüşlerdi. Doğulu çocuklara karşı baskı vardı. Biz okul müdürü ile İlçe Milli Eğitim Müdürü ile görüşmüştük. Çeteleme olduğunu söylemiştik. Önlem alınmasını istemiştik. Biz barış içinde yaşamak istiyoruz. Ülke bunu hak etmiyor. Bizim canımız yandı, başkasının yanmasın."

'17 bıçaklama oldu'
Taziyeye gelenlerin toplandığı Açık ailesinin evinin karşısındaki kahvehaneyi Demokratik Toplum Partisi (DTP) İstanbul İl Başkanı Doğan Erbaş ve Sultanbeyli İlçe Başkanı Kudbettin Kuşeç de ziyaret etti. Erbaş, okullarda bir süredir benzeri olayların meydana geldiğini belirterek, "İlk izlenimimiz bu saldırının Kürt kökenli çocuklara yönelik olduğu şeklinde diye konuştu. Kuşeç de 2003'ten beri ilçedeki Gediktaş ve Aydos liselerinde 17 bıçaklama olayı meydana geldiğini ileri sürdü.

Üç ayda yedi cinayet
Şahin Açık, yılbaşından bu yana ilk ve ortaöğrenim kurumlarında öğrenciler arasında yaşanan kavgalarda ölen yedinci öğrenci oldu. Bu kavgalarda 52 öğrenci de yaralandı. Sadece bu ay çıkan olaylarda, aralarında 11 yaşındaki öğrencilerin de bulunduğu 22 kişi gözaltına alındı.
Kavgalar sınıf, kantin, okul bahçesi, spor salonları, kafe ve park gibi yerlerde çıktı. Kavga 'nedenleri' olaraksa 'yan bakma', 'laf atma', 'çelme takma' gibi bahaneler sıralandı. Son dönemde okullardaki şiddette ön plana çıkan iller İstanbul, Adana, Mersin ve Erzurum oldu.

--------------------------------------------------------------------------------

Olaylar saklanıyor
Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, son birkaç ayda okullardaki şiddet olaylarında dokuz öğrencinin hayatını kaybettiğini, 40 öğrenci ve öğretmenin yaralandığını söyledi. Avcı birçok olayın da okulların adının kötüye çıkmasından çekinildiği için saklandığını öne sürdü. Kriz masası kurulmasını, okul, aile, öğretmen, öğrenci, idare, bakanlık ve sendikalarla birlik içinde hareket edilmesini öneren Avcı, "Asıl olan şiddet ve suç oluştuktan sonra müdahale değil, okulda çocukları takip ederek, erken uyarı işaretlerini saptamak. Bu konuda en büyük görev ve sorumluluk Milli Eğitim Bakanlığı'nın" dedi.

--------------------------------------------------------------------------------

Siyah kurdele
Eğitim - Sen, derslere siyah kurdeleyle girilmesi kararı aldı. Sendikaya üye öğretmenler okullarda yaşanan şiddet olaylarına dikkati çekmek amacıyla 31 Mart Cuma günü derslere 'siyah kurdele'yle girecek. Kurdelede 'Şiddete Hayır, Barış, Kardeşlik ve Hoşgörü İstiyoruz' yazacak. Öğretmenler 3 Nisan Pazartesi'nden itibaren de ilk derslerin 10 dakikasında şiddet konusunu tartıştıracak.

--------------------------------------------------------------------------------

İstifa çağrısı
Anavatan Partisi Erzurum Milletvekili İbrahim Özdoğan, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu istifaya çağırdı. TBMM'deki basın toplantısında Başbakan Tayyip Erdoğan, Hüseyin Çelik ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü'nün 'ağız birliği yaptığını', artan şiddet olaylarının üstünün kapatılmak istendiğini savunan Özdoğan şunları söyledi: "Bu hükümet, Türkiye'nin güvenlik sorunlarının geldiği aşamayı görecek, anlayacak, gerekli siyasi ve teknik önlemleri alabilecek kapasiteye sahip değil. Bu hükümetin gidişini ilk seçim sandığına bırakıyorum, ancak olaylar karşısında gösterdiği tahammül edilmez pişkinliği nedeniyle Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu istifaya davet ediyorum."

--------------------------------------------------------------------------------

Müdürlere konferans
Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Üstün Dökmen, Milli Eğitim Bakanlığı Şûra Salonu'nda, okul müdürlerine 'Kaliteli İletişim ve Yaşam Sevinci' konulu konferans verdi. Okullardaki şiddet olaylarıyla ilgili "Bir toplumda evlerde dayak varsa okulda da olur, öğrenci de dövüşür" diyen Dökmen şöyle devam etti: "Saldırganlığın tek sorumlusu medya değildir. Genç, saldırganlığı, şiddeti nereden öğrendi, dizilerden mi? 'Çin işkencesi', 'engizisyon' tabirlerini nereden öğrendi, medyadan mı?
Değil. İnsanoğlu zaten bunu keşfediyor. Biz büyükler arasında öfke, kavga varsa gençler de bunu yapacak."
Bolero gibi yaşayın: Dökmen, konuşmasının son bölümünde müdürlere Ravel'in Bolero'sunu dinletti. Müziğin ritim olarak sıkıcı başladığını, ilerledikçe başka aletlerin katılımıyla zenginleştiğini ve tüm orkestrayla son bulduğunu anlatan Dökmen, "Yaşam da bu müziğe benzer. İnsanlar doğmadan önceki olaylardan sorumlu tutulamaz ancak doğduktan sonra dünyayı güzelleştirmek için çalışabilir" dedi.

radikal

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber