Unakıtan, hakkındaki iddialara yeni bir kitapçıkla cevap verdi

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 26 Nisan 2006 16:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, hakkındaki tüm iddialara yeni bir kitapçık bastırarak cevap verdi.

Tartışmaların sona ermesine rağmen yeni bir kitapçık bastırarak milletvekillerine gönderen Bakan Unakıtan, 96 sayfalık kitapçıkta hakkındaki tüm iddialara sert bir dille cevap veriyor. Unakıtan, kızı Zeynep Unakıtan'ın Ofer ile görüştüğü iddialarını yalanlayarak, "Benim kızım ne Antalya'daki parkı bilir, ne de Ofer'i tanır. Yalan, yalan, kuyruklu yalan, kuru iftira" dedi. Unakıtan kendisi hakkında en çok soru önergesi veren milletvekillerinden CHP'li Mehmet Sevigen'i de hedef alarak, "Mehmet Sevigen yumurtladı. Sevigen'e milletvekilliği yapmanın turşucu dükkanının kapısında çığırtkanlık yapmaya benzemediğini hatırlatır, kendisinin asparagas haberler üreterek maskaralık yapmakla değil devlet ve millet meseleleriyle uğraşmasını tavsiye ederim" ifadesini kullandı.

Maliye Bakanı Unakıtan daha önce partisinin Kızılcahamam kampında milletvekillerine dağıttığı 36 sayfalık kitapçığı genişleterek yeniden bastırdı. Unakıtan "Hakkımdaki haksız, yersiz, gerçeklerle bağdaşmayan ve maksatlı iddialar ve gerçekler" adını taşıyan 96 sayfalık yeni kitapçığı da önceki gün milletvekillerine gönderdi. Kitapçığın önsözünü yazan Unakıtan, son zamanlarda hakkında yoğun bir karalama kampanyasının yürütüldüğünü belirterek, bu kampanyayı yürütenlerin her türlü yalan ve iftiraya başvurduğunu bildirdi. Bu karalama kampanyasının esas maksadının kamuoyu nezrinde bir şayia ve şüphe oluşturmak suretiyle halkın AK Parti'ye gösterdiği güven ve itimat duygularını tersine çevirdiğini ifade eden Bakan Unakıtan, "Bu kampanyayı yürütenler partimiz döneminde gerçekleştirilen büyük ekonomik ve siyasi hamleler karşısında halk nezrinde elde ettiğimiz büyük teveccüh ve desteği ortadan kaldırmak için başka hiçbir alternatif üretemedikleri için yalana ve iftiraya sarılmışlardır" dedi. Hazırladığı kitapçıkta hakkında yürütülen karalama kampanyası çerçevesinde ileri sürülen her bir iddiayla bu iddialara ilişkin cevapların yer aldığını belirten Unakıtan, "Bu açıklamalarda göreceğiniz gibi her bir yalanları suratlarına tek tek çarpılmıştır. Ancak malum medya bu açıklamalarımızı şimdiye kadar ya hiç yazmamış ya da işine geldiği gibi yazmıştır. Temiz toplum, temiz ve dürüst siyaset adına bu karalama kampanyasını kınıyorum. Partimizin her mensubunun da benimle aynı duyguları paylaştığını ve bu ilkeleri siyasetlerinin temem işarı olarak içlerine yerleştirdiklerini biliyorum" ifadesini kullandı.

"İDDİALAR VE CEVAPLAR"

Bakan Unakıtan, 96 sayfalık kitapçıkta TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'lık hissesinin satışı, Kuşadası Liman ihalesi, Tempo Dergisi'ndeki iddialar, mısır ithalatı, hayali ihracat-sahte fatura, Çamlıca imar planı, Telsim ve Vodafone, likit yumurta, oğlunun fabrikalarının bulunduğu Balıkesir'in ilçe ve beldelerine fabrika müdürünün ricasıyla yardım yapıldığı iddiası, Şekerpınar beldesi imar planı değişikliği, tekstil sektörüne yönelik haksız itham ve iddialar, "Seka'da da mı Unakıtan" iddiası, Libananco firması tarafından ICSID nezrindeki tahkim davasıyla ilgili iddialar, yumurta borsası iddiası ve oturduğu lojmanla ilgili tüm iddialara cevap verdi.

Maliye Bakanı Unakıtan'ın hakkındaki iddialara verdiği cevaplar şöyle:

" - TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'lık hissesinin satışı: TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'lık hissesi satılarak o günkü basın organlarında yer aldığı gibi parçalanarak değeri yükseltilmiştir. İddia edildiği gibi gizli kapaklı satış yoktur

- Kuşadası Liman İhalesi: İhale 57. Hükümet döneminde başlamıştır. İddia edildiği gibi Ofer Grubu'nun temsilcileri ile Kuşadası Limanı ihalesinden önce ve devrine kadar geçen dönem içerisinde herhangi bir davet, mektup aracılığıyla ilişkim olmadığı gibi bahsi geçen kişilerle de herhangi bir görüşmem olmamıştır. İhalenin açıldığı tarihte henüz seçimler yapılmamıştır. İhaleye çıkma kararı 57. hükümet döneminde verilmiştir. Tekliflerin alındığı tarihte Maliye Bakanı bile değildim. İhalenin yapıldığı 21 Şubat 2003 tarihinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı bana bağlı değildi. Yani Kuşadası Limanı İhalesi ve devri tamamen 4046 sayılı kanun çerçevesinde gerçekleştirilmiştir

- Galataport: İhaleye fesat karıştırıldığı, ihalede yolsuzluk olduğu, ihalenin şüpheli ve ihalede suiistimal olduğu, bu yüzden ihalenin iptal edildiği iddia ediliyor. Danıştay'ın kararı yapılan ihaleye ilişkin değildir. Galataport ihalesini Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararıyla durdurduk ve ordan sonra da biz iptal etti.

Danıştay'ın kararında yolsuzluk yapıldığı demiyor, ihaleye fesat karıştı demiyor, şaibe, şüphe var demiyor. Bu planları Özelleştirme İdaresi'nin tasdik etmesi lazım fakat onun yerine Kültür ve Turizm Bakanlığı tasdik etmiştir, ondan dolayı bunu değiştirin diyor. İhale gayet açık, gayet şeffaf ve kamuoyuna duyurularak basın huzurunda yapılmıştır.

- Tempo Dergisi'ndeki iddialar: Kuşadası Limanı ihalesinden önce ve devrine kadarki dönem içerisinde Ofer Grubu'nun temsilcileri ile herhangi bir görüşmem olmadığı gibi herhangi bir davet, mektup da vaki olmamıştır. Oğlumun da katıldığı iddia edilen böyle bir toplantı yapılmamıştır. Toplantıya katıldığı iddia edilen Metin Kilci, anılan tarihte ne Özelleştirme İdaresi Başkanı ne de başkan vekilidir. Özelleştirme İdaresi tarafından mezkur otelde veya İstanbul'da herhangi bir otelde 2003, 2004 ve 2005 yıllarında herhangi bir salon kiralanmamıştır. Özel kalem müdürüm toplantıda bana notlar iletmek bir yana adı geçen oteı kınıyorum. Partimizin her mensubunun da benimle aynele hayatında hiç gitmemiş ve otelin yerini daha bilmemektedir.

- Mısır ithalatı: Düzenli bir şekilde dönemsel olarak yapılan gümrük vergisi uygulaması yapılmakta olup kişiye özel bir uygulama söz konusu değildir. Bu uygulamayla yerli mısır üreticisinin korunması amaçlanmaktadır

- Hayali ihracat-sahte faturayla ilgili iddialar: Milletvekili değil de normal ticari hayatıma devam ediyor olsaydım, benimle ilgili dava da ortadan kalkmış olacaktı. Böyle bir dava şu anda söz konusu değildir.

TELSİM VE VODAFONE İLE İLGİLİ İDDİALAR

- Çamlıca imar planı: Çamlıca'ya yakın bir zamanda taşınmış değilim, 23 yıldır burada ikamet etmekteyim. Buradaki binalar o dönemde mevcut imar planına göre yapılmıştır. Araziyi iktisap ettiğim tarihte inşaat izni yüzde 25'tir. Daha sonra ikamet ederken bölge doğal SİT alanı olarak ilan edilmiş, mevcut imar planları geçersiz hale gelmiştir. Bölge 1971 yılından bu yana da plansızdır. İmar planıyla ilgili olarak yapılan çalışmalar, bölgenin plansızlıktan kurtularak yeni bir imar planına kavuşturulmasına yönelik olup şahsımla ilgili özel bir uygulama söz konusu değildir.

- Telsim ve Vodafone ile ilgili iddialar: Kızımın Vodafone ile ilgili olarak Telsim Genel Müdürü ile herhangi bir görüşmesi olmamıştır. Kızım yanında ortağı olduğu şirketten diğer görevliler de olduğu halde 14 Kasım'da değil 5 Eylül tarihinde Telsim'e gitmiştir. Yapılan görüşmede teknik konularda bilgi alınmış ve şirketin yaptığı işler hakkında bilgi verilmiştir. Hepsi bundan ibarettir. Benim kızımın veya bir başkasının bilgi almak maksadıyla bir ziyarette bulunması ne bir suçtur ne de gayri ahlaki bir şeydir.

- Likit yumurta: 2004 yılı sonunda yürürlüğe konulan kararname ile iddia edildiği gibi yalnızca likit yumurtayla ilgili KDV oranının indirilmesi söz konusu olmayıp, başta sağlık ve eğitim sektörleri olmak üzere temel gıda ve ihtiyaç maddelerinden yüzlerce mal ve hizmetin KDV oranında indirim yapılmıştır. Süt tozu, ekmek, kepekli ekmek, simit, poğaça, galeta, mantı, erişte gibi birbirini ikame eden ürünler de indirimli oran kapsamına alınmıştır. Bu düzenleme dar ve orta gelirli vatandaşlarımızı koruyan sosyal amaçlı, geniş kapsamlı bir düzenlemedir.

- Oğlunun fabrikalarının bulunduğu Balıkesir'in ilçe ve beldelerine fabrika müdürünün ricasıyla yardım yapıldığı iddiası: Kızıksa, Aksakal ve Bandırma belediyelerine nüfus kriterine göre adil ve şeffaf olarak yardım yapılmıştır. Sayın Başbakanımızın bilgisi dahilinde nüfusu 50 bin ve altında olan belediyelere bölge ve parti farkı gözetmeksizin nüfus kriterine göre adil ve şeffaf olarak yardımlar yapılmakta olup iddia edildiği gibi bir fabrika müdürünün ricasıyla yardım yapılması söz konusu değildir.

- Şekerpınar beldesi imar planı değişikliği ile ilgili iddialar: Şekerpınar belde belediyesi tarafından yapılan imar planı değişikliği ile eski ortağıma arazi rantı sağlandığına ilişkin haberler kamuoyunun yanlış yönlendirilmesine yönelik gerçeklerle bağdaşmayan haberlerdir.

- Tekstil sektörü: Tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir şirkete ortak değiliz. Sözü edilen şirkette şahsıma ait hisseleri 1999 yılında oğluma devrettim. Bu teı kınıyorum. Partimizin her mensubunun da benimle aynşirketin faaliyetleri 2003 yılında durdurularak fabrikası kapatılmıştır. Oğlum kendisine ait hisseleri 1 Aralık 2005 tarihinde devrederek ortaklıktan ayrılmıştır.

NEWSWEEK DERGİSİ YORUMU

- Libananco firması tarafından ICSID nezrinde tahkim davası: Yetki Enerji Bakanlığı'ndadır. Bu nedenle söz konusu dava dolayısıyla, oğlumun uluslararası hukuk firmalarıyla irtibata geçerek şahsımla görüşmeleri için aracılık ettiği yönündeki iddialar tamamen uydurma ve gerçek dışıdır

- Yumurta borsası: Çocuklarımın yumurta borsası açtığı haberleri yalandır. İddiaya konu yumurta borsası işletmesi İstanbul-Bayrampaşa'da mütevazı bir satış dükkanıdır. İddiayı ortaya atan CHP'li Mehmet Sevigen yumurtladı. Sevigen'e milletvekilliği yapmanın turşucu dükkanının kapısında çığırtkanlık yapmaya benzemediğini hatırlatır, kendisinin asparagas haberler üreterek maskaralık yapmakla değil devlet ve millet meseleleriyle uğraşmasını tavsiye ederim.

- Lojman: Maliye Bakanı olarak lojmanda oturuyorum. Oturduğum lojman benim bakanlığım döneminde alınmış bir lojman değildir. Benden önceki bakanlar lojmanda nasıl oturmuşsa ben de öyle oturuyorum. İlgili mevzuat çerçevesinde lojmanının kirasını da ödüyorum. Yasalarda kimlerin hangi konutlarda oturabileceği ve hangi masrafların devlet tarafından karşılanacağı bellidir. Benim bu çerçevede lojmanın kirasını ödemem gerekiyor. Bunu da ödüyorum.

Bütün bunlar ortada iken kalkıp lojmanın masraflarını devlete ödettirdiğim gibi yalan bir iddianın ortaya atılması cahillik boyutlarını aşan kötü niyetli bir yaklaşımın sonucudur. Birileri bu lojmanda oturmanın etik olup olmadığını soruyor. Ne zamandan beridir yasalarla düzenlenmiş ve tanınmış hakların etik olup olmadığı tartışılıyor

- Bir Başbakan'a ait olan bir 2B arazinin adına kayıtlı olduğu iddiası: Gönülleri yetiyorsa belgesini gösterin. İddia edip ispat edemiyorsan da şerefsizsiniz.

- Antalya Lara Kent Parkı: Güya kızım Antalya'da kent parkının temalı park olarak tahsisi ile ilgili olarak Sami Ofer'in adamlarıyla görüşmüş. Böyle bir iddiaya söylenecek tek şey, yalan, yalan, kuyruklu yalan. Benim kızım ne Antalya'daki parkı bilir ne de Ofer'i tanır.

- Newsweek Dergisi yorumu: Dergide Türkiye'nin, dünyada 'out' olduğu, bunun sebebinin de benim hakkımdaki yolsuzluk iddiaları olduğu söyleniyor. Malum medya falcılığa soyundu."

Kitapçıkta söz konusu iddialarla ilgili bazı bilgi, belge ve dokümanlarla gazete haberlerine de yer verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber