Gül: HSYK'nın açıklamasını doğru bulmadım

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Erhan Çelik'in yönetiminde gazeteciler Fehmi Koru ve Ruşen Çakır'ın sorularını yanıtlıyor.

Kaynak : Habertürk
Haber Giriş : 03 Ocak 2014 20:26, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Gül: HSYK'nın açıklamasını doğru bulmadım

İşte Cumhurbaşkanı Gül'ün açıklamalarından satır başları:

2013'E GENEL BAKIŞ

2013 dünya için baktığımızda halen büyük ekonomik sıkıntıların yaşandığı bir yıl oldu. Özellikle Avrupa'da... Büyüme neredeyse durmuş vaziyette. Krizden çıkamadılar. AB kendi içinde yeniden yapılanma süreci yaşıyor. ABD'de Obama tekrar seçildi, orada yavaş bir gelişme var ekonomide. Oradaki iyileşme ve FED'in kararları bizi biraz ters etkiliyor. Bölgemizde ise çok büyük sıkıntılar var. Hala bir kaos var. Libya'da kaos var. Tunus'ta daha iyimser bir hava var. Mısır'da darbe yapıldı. Gelişmeler kötü orada. Irak'ta büyük sıkıntılar var. Hala belini doğrultamayan bir ülke. Suriye zaten içler acısı. Kimyasal silah ve balistik füzeler kullanıldı. İran'da yeni bir soluk var. Yeni hükümet dünyayla diyalog arıyor, bu olumlu bir şey.

Türkiye'de ise... Türkiye için canlı bir yıl oldu. Özellikle Gezi olayları ve son olaylar güzellikleri gölgeledi. Avrupa'da büyük krizler varken Türkiye çok başarılı bir ekonomik yıl geçirdi. Yüzde 4'le Avrupa'nın en hızlı büyüyen ülkesi olduk. Avrupa'da yok böyle bir ülke.

Kürt sorununda çok mesafe alındı. Binlerce insanın hayatını kaybettiği, şehit verdiğimiz bir olay. Bu yıl artık konuşarak sorunları çözebiliriz noktasına gelindi.

Demokratikleşme konusunda önemli adımlar atıldı. Kadınlara yönelik kıyafet gibi ayrımcılıklar aşıldı. Bunu da iktidar ve muhalefet beraber yaptı. Muhalefetin bazısının sesli bazısının sessiz desteği oldu. Kadınlar artık hayatın içinde.

Ama bunları gölgeleyen olaylar İstanbul'da yaşandı. Bir çevre meselesi olarak başlayan olaylar çok farklı noktalara gitti. Umuyorum ki 2014 iyi olur. Hepimiz aynı gemideyiz. Bu ülkenin itibarını hep beraber korumalıyız. Türkiye'yi bu sıkıntılı ortamdan çıkarıp geleceğe taşımamız gerekir.

GEZİ OLAYLARI VE 17 ARALIK SÜRECİ BİRBİRİNE PARALEL Mİ?

Çözümsüzlük gibi bir şey yok. Türkiye 10 yıl öncesine göre demokratik hukuk standartlarında çok gelişti. Sıkıntılar muhakkak var. Pembe bir tablo çizmiyorum. Ama 10 yıl öncesi ile mukayese edildiğinde iyi noktadayız.

Haziran olaylarıyla 17 Aralık sürecini ben birbirine paralel olarak görmüyorum. Bunlar birbirinden ayrı meseleler.

BDP'Lİ VEKİLLERİN TAHLİYESİ

Demokratik hukuk devletinde kuvvetler ayrılığı prensibi vardır ama bunların bir ahenk içinde olması gerekir. Hepsi de kendi saygınlığını korumakla yükümlüdür. Yasama ve yürütme işini iyi yapmazsa seçimlerle değiştirilebilir. Yarı bu anlamda farklıdır. Yargı kendi saygınlığını ve bağımsızlığını korumalıdır. Bu kararların oy birliği ile alınması önemlidir. Bu kararları ben memnuniyetle karşıladım.

Kesinlikle su götürmez şekilde objektifliğini kaybetmeyecek kurum yargı kurumudur. Çeşitli yanlışlıkların gideceği yer mahkemelerdir. Mahkemelerin verdiği karar da itiraz mercileri vardır. Buralara hiç gölge düşmemesi gerekir. Şeriatın kestiği parmak acımaz derler. Herkesin bunu bilmesi lazım. Bu davalarla ilgili sıkıntılar varsa, serzenişler varsa daha dikkatli olunması gerekir.

Askerlerin yargılandığı bazı davalarda bazı yanlışlıklar yapıldı. Kurunun yanında yaş da yandı intibahı oluşuyorsa bununla ilgili bazı şeyler konuşulabilir.

'ORDUYA KUMPAS' İDDİASI

Ben o konuda cumhurbaşkanı olarak bir şey diyemem. Ama böyle bir algı ortaya çıkarsa bunun bütün hukuki çalışmaları yapılabilir. Nitekim bazı çalışmalar da yapılıyor. Geçen Barolar Birliği Başkanı beni ziyaret etti. Böyle bir algı söz konusu olursa bakılabilir.

'CUMHURBAŞKANI OLAYA EL ATSIN' ÇAĞRILARI

Parlamenter sistemde işlerin nasıl yürüdüğü bellidir. Ben üzerime düşeni tüm gücümle yapıyorum. Benim çalışmalarım aleni, açık. Ben hükümetle, meclis başkanıyla, mahkeme başkanlarıyla bir araya geldiğimde bütün bunları konuşuyoruz. Bütün kurumların ahenkli çalışması için ben gerekli uyarıları ve çalışmaları yapıyorum. Bunun ötesinde yürütme yanlış yapabilir. Yönetmelik mesela... Bunu doğru olduğunu düşünerek yapabilir. Ama Anayasa'ya uygun olup olmadığına Danıştay karar veriyor. Basın mensuplarının emniyete girişiyle ilgili karar da öyle. Danıştay'a gitti ve bozuldu.

HSYK'NIN AÇIKLAMASI

HSYK'nın açıklamasını ben doğru bulmadım. Mahkeme karar verecek ve mahkemenin kararını gölgelememek lazım. Bu tür çekişmeler, bunları çok açık dillendirmeler iyi şeyler değil. Anayasal kurumlar anayasal görevlerini iyi bilmeli. Hukukun üstünlüğü demokrasinin temel prensiplerinden biridir. Soruşturmanın gizliliği esası yokmuş gibi hareket ediliyor.

PARALEL DEVLET İDDİALARI

Devlet içinde herhangi bir ayrı bir dayanışma söz konusu olmayacak. Kurumun dışında başka bir yerden talimat asla söz konusu olamaz, kesinlikle müsaade edilmez. Bu tip konularda şeffaflık önemlidir. Yargı içinde böyle bir şey varsa tahammül edilemez.

Daha önce yaşanmayan bir şey oldu. Kuvvetler arasında bir sorun olmaya başladığı zaman size yönelmeye başladılar. Nasıl karşılıyorsunuz?

Hepsine, bütün çağrılara önem veririm. Diğer siyasilerden de oluyor. Deniz Bey de görüşme talebi iletti. Tecrübeli siyasetçiler görüşlerini söyleyecektir. Devletin organları arasıda ahenk sağlamak benim görevimdir. Son olayla ilgili mahkemelerin düzgün bir şekilde çalışması yargıya müdahale olmaması, hükümetin üzerine düşeni yapması ve ekonominin bozulmaması gerekiyor.Bir zamanlar Cumhurbaşkanlarının yetkilerini aşan şekilde davrandıklarında neler olduğunu biliyorsunuz.

-Şu anda yaşanan kriz hükümetle bir cemaat arasında yaşanan bir kavga. Siz burda kurumlar arasında bir uyumu kurmuş olmanız bu sorunu çözemeyebilir?

Sivil toplum örgütleri şeklinde eğer sınırlarını aşan, devletin çalışma sistemini tanımayıp da başka bir çalışma görevi içine giren olursa devletin görevi bunu ortaya çıkarmak olur. Kimsenin afaki konuşmaması gerekir. Ben devletin içinde böyle bir iddia olabilir, tamamen farklı böyle şeyler olabilir. Prensip olarak bunlara müsaade edilmez. Bunlarla mücadele hukuk yoluyla olur. Türkiye cumhuriyeti vatandaşı olan herkes bu kurumlarda çalışabilir. Devlet işi kamu işi söz konusu olduğunda bur dayınşma oluşturmuz. Bunları hukuk yoluyla ıspatlanır, edilidr ve gereği neyse kanunlar gereğinde yapılır.

-Devlet başkanlığı sistemine sıcak bakıyor musunuz?

Bu konudaki görüşlerimi biliyorsunuz. Parlamenter sistemine sıcak bakıyorum ama başkanlık sisteminin de avantajları vardır. Bunları daha önce de konuştuk.

YOLZUZLUKLARLA MÜCADELE

Yolsuzlukların üzerine gitmek ve vicdanları rahatlatmak gerekir. Bu konuda prensipler çok önemlidir. Kurallar yeteri kadar iyi değilse ortam yolsuzluklara müsade eder. Bize yeni kurallarına gerektiği kanısındayım. Yolsuzlukla mücadelede şeffaflik getirildi ama bunların yeterli olmadığı kanısındayım. Sayıştay kanununun çıkarılması çok önemli. Dolayısıyla yolsuzlukla ilgili bir iddia varsa bunların üzerine gidilmesi birinci önceliktir herkes için.

HÜKÜMETE KOMPLO İDDİASI

Savcının bildiri dağıtması bunlar doğru şeyler değil.

Bunun doğru olup olmadığı bu hukuk süreci içinde olacak. Savcılar bazılarını da tahliye ettiler. Hiçbir şeyin üzeri örtülemez. Ama mahkemelerin savcıların görevi bunu kuralların çerçevesinde ortaya çıkarmaktır. Yanlışı olmayan korkmaması gerekir.Büyük yatırımcılar var eğer kurallarına uygun olmayan bir suç atılırsa birden bire herkesin itibarını yok edebilirsiniz. Meclis Başkanı'nın söylediği çok önemlidir. Soruşturma safası gizlidir. Çünkü savcı hakim değil. Bunlara hepimizin dikkat etmesi gerekir. Yolsuzlukların üstü kapanırsa toplumu çürütür. Üstüne gitmek gerekir.

EKONOMİK İSTİKRAR

Hepimizin birinci önceliği ekonominin iyi olmasıdır. Ekonomik istikrar her şeyin başında gelir. Sermayenin dolaşımı serbest. Bir işadamı parasını istedeği yere görürebilir. Ekonomide bir kötüye gidiş olursa biz kendi gemimimizi delmeye başlamış oluruz. Eğer bir ülkede güven zedelenirse şu ülkeye yapılacak en büyük zarar olur.

DEVLET DENETLEME KURULU'NU HAREKETE GEÇİRECEK Mİ?

Şu anda mahkeme safhası var. Mahkemenin yerine DDK giremez. Ama kurumlar içerisinde herhangi başka bir şey olursa DDK o zaman devreye girer.

TIR İDDİALARI VE 'DEVLET SIRRI'

Bu Türkiye'nin başka bir zaman, başka bir yerinde olsa sır olamaz. Ama hepimiz biliyoruz ki Suriye'de neler oluyor... Türkiye için tehdit var. Türkiye sınırlarına yakın taraflarında çok radikal unsurlar ortaya çıktı. Bütün bunların arasında çok ezilen Suriyeli Türkmen grubu var. Suriye'deki Türkmenlere yardım yapmak, her türlü insani yardımı yapmak bizim borcumuzdur. Sadece Türkmenlere de değil bütün Suriyelilere... Bu TIR meselesinin Suriye'deki Türkmenlere yardım götürdüğünü söylediler. Bu çerçevede bakmak gerekir. Çeşitli güvenlik sebeplerinden dolayı sır çerçevesine girebilir. O TIR'da ne olduğunu bilemem. Ben de sorduğumda bana bunu söylediler.

ÇÖZÜM SÜRECİ NE AŞAMADA?

Türkiye'nin en önemli konularından birinin bu olduğunu Türkiye'yi yöneten herkes görmüştür. Ama kimi cesaret etmiştir, kimi edememiştir. Bu konuları başkalarını hiç karıştırmadan kendi içimizde konuşarak çözmemiz gerekir. Hükümeti de bu anlamda sürekli destekledim. Dış konjonktür bugün iyi değil. O yüzden meseleleri geciktirmek iyi değil. Gerek Suriye gerekse de Irak'ta yaşananlar bu konuda dezavantajdır. Keşke daha önce çözülseydi.

Herkes kan dökülmemesinin önemini kavramış vaziyette. Bu önemlidir.

GENEL AF TARTIŞMALARI

Genel olarak af kelimesini kullanmak tehlikeli bir şeydir. Bu sözleri bir kez ağzınıza aldığınızda nerelere gideceği belli olmaz. Bildiğim kadarıyla hükümet tarafında böyle bir çalışma görmedim.

GEZİ OLAYLARI VE ÖLÜMLERLE İLGİLİ DEVAM EDEN DAVALAR

Ben bütün hayatını kaybedenler için üzüntülerimi ve başsağlığı dileklerimi ilettim. Kim olursa olsun, bizim vatandaşlarımızdann birinin başına herhangi bir iş geldiğinde devletin bunu ortaya çıkarması gerekir. Bugün artık meçhul kalamaz. Sonunda ortaya çıkar. Bu ölümlerin nasıl olduğu da ortaya çıkacaktır. Buna benzer bize gelen çeşitli olaylar var. Gerçekten üzücü. Bunlarla ilgili gerekli yerlere talimatlar da veriliyor.

Ben en başında bu olayı gelişmiş bir ülkenin olaylarına benzettim. New York'ta da Paris'te de var dedim. Ama Türkiye bu noktaya da 10 sene içinde taşındı. Türkiye'de 10 yıl önce faili meçhullerin cenazeleri için sokağa çıkardı. Türkiye kalkındı ve başka meseleler için sokağa çıkmaya başladı.

Hiç kimse kendisinii dışlanmış ve ikinci sıınıf görmemeli. Böyle bir muameleye de izin verilmemeli.

DIŞ POLİTİKA VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER KÖTÜYE Mİ GİDİYOR?

Bu yönde bizim yeni bir aılım yapmamız gerektiğine inanıyorum. AB ile müzakere sürecini tekrar canlandırmamız gerekiyor. Fransa da pozisyonunu değiştirdi. Dışarıdan ziyade biz kendi içimize bakmalıyız. Şu bir gerçek ki; Türkiye'nin son 10 yıllık başarılarının altında bizim AB ile ilgili yaptığımız köklü reformlar vardır. Reformlara hız vermek gerekir. Hukukun üstünlüğü, demokrasi Avrupa'da kolay ortaya çıkmadı. Çok büyük acılar yaşandı. Ve neticede anladılar ki; herkesin mutlu yaşayabilmesi için demokrasi şart. Bizim de bu yolu izlememiz gerekli.

Bizim bu dünyayla ilişkilerimizi zayıflatmamızın hiçbir izahı olamaz. Bu görüntüyü ortadan kaldırmak için yeni bir atılım ve söylem gerekiyor. Söylem çok önemlidir.

HSYK'NIN YAPISI

Hükümetin düzenleme çalışması var mı yok mu bilmiyorum. Olabilir. Önce ne yapılacağına bakmak gerekir. Böyle bir düzenlemeye ihtiyaç var mı, ben bir şey diyemem. Yapılırken AB ile işbirliği içinde, AB kriterlerine uygun yapılmıştı. Temel kriterleri bozmamak şartıyla bir düzenleme yapılabilir. Buralar hassas kurumlar. En çok korumaya mecbur olduğumuz kurum yargıdır.

İLKER BAŞBUĞ'UN DURUMU

Yargı mensupları ve yargı bir kurum olarak, çok daha hassas davranmalı. Farklı algıların ortaya çıkmasına izin vermemeli. İlkeli bir bazda baktığınızda yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı her şeyin başında gelir. Onun için yasalara ve kanunlara herkesin riayet etmesi gerekir.

CUMHURBAŞKANLIĞI'NA ADAY OLACAK MI?

Bu konuyla ilgili de bazı olayları onlara bağlayanlar da çok. Bütün cumhurbaşkanlığı seöimleri de sancılı oldu benim seçilmeme kadar. Bir anayasa değişikliği yapıldı ve kurallar ortaya kondu. Halkın seçeceği üzerinde anlaşıldı. Siz de takdir edersiniz ki; şu anda benim bu konuda bir şey söylemem için erken, hepimiz için erken. Oturur konuşuruz, günü geldiğinde karar veririz. Bununla ilgili herhangi bir konuşulmuş, yazılmış, çizilmiş bir şey yok. Hep beraber bu ülkeyi daha iyi günlere taşımak için çırpınmalıyız.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber