AYM Başbuğ'a Yüce Divan kapısını açtı

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) gerekçeli kararındaki değerlendirmelerin odak noktasını Yüce Divan tartışması oluşturdu. Adalet Bakanlığı'nın Başbuğ'un başvurusuna ilişkin olarak AYM'ye gönderdiği görüş yazısında, Yüce Divan itirazının AYM'de değil Yargıtay'da görüşülmesi gerektiği, dolayısıyla başvuru açısından değerlendirilmemesi gerektiği savunuldu. Bakanlık bu görüşüne dayanak olarak Yargıtay'ın Balyoz davasında Yüce Divan itirazlarını reddeden kararına atıf yaptı.

'Örgüt değil darbe suçlaması'

Buna karşın AYM, Yüce Divan iddiası ile ilgili "kabul edilemezlik" kararı vermeyerek esasa geçti. Başbuğ'un yargılama yerinin Yüce Divan olduğu iddiasının "dayanaktan yoksun olmadığı" ancak bu konudaki kararın Yargıtay'ca verilmesi gerektiği belirtilen AYM kararında, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Başbuğ'un eylemlerinin "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçunu oluşturduğunu belirterek, sadece bu suçtan mahkumiyetine karar verdiği, iddianamede yöneltilen "silahlı terör örgütü yönetme" suçundan mahkümiyetine karar verilmediğine vurgu yaptı. AYM, mahkemenin gerekçeli kararını 7 ayda yazmaması nedeniyle bu önemli itirazın Yargıtay'ca görüşülmediğini, bu durumun da Başbuğ'un haklarının ihlal edilmesine neden olduğunu belirtti.

12 Eylül'ü bile etkileyebilir

AYM'nin, Adalet Bakanlığı'nın Balyoz kararını emsal göstermesine rağmen Yüce Divan itirazı için "dayanaktan yoksun değil" tespitini yapması ve bunun için de Başbuğ'un "terör örgütü yöneticiliği" suçundan ceza almamasını gerekçe göstermesinin ilerleyen dönemlerde önemli sonuçları olabilecek. Bu çerçevede, Balyoz, Ergenekon, 28 Şubat ve 12 Eylül davalarında yargılanan Genelkurmay Başkanları ve kuvvet komutanlarının Yüce Divan'da yargılanmaları gerektiği itirazlarının Yargıtay'ca reddedilmesi halinde bile AYM'nin bireysel başvuru yoluyla önüne gelmesi halinde aksi yönde karar vermesi olasılığının arttığı belirtiliyor. AYM'nin, mahkemeler ve Yargıtay'ın Yüce Divan itirazını "etkili" şekilde incelemediği veya açıkça keyfilik oluşturacak biçimde yanlış karar verdiği sonucuna varması halinde, bu davalara Yüce Divan yolunun açılabileceği ifade edildi.

AVUKAT HÜSEYİN ERSÖZ

Ergenekon heyetini HSYK'ya şikayet etti

googletag.cmd.push(function() { googletag.display('vtn-detay-Gundem-17'); });

ANKARA - Ergenekon davası avukatlarından Hüseyin Ersöz, İlker Başbuğ kararında 7.5 aydır gerekçeli kararı yazmayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görevli hakimler ve duruşma savcısı hakkında HSYK'ya suç duyurusunda bulundu. Ersöz, Anayasa Mahkemesi'nin Başbuğ'un "kişi hürriyet ve özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine" karar verdiğini belirterek bunun "Bu hakimlerin Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen görevi kötüye kullanma ve hürriyeti tahdit suçunu işledikleri sonucunu doğuran bir tespit" olduğunu, bu çerçevede sorumlulukları bulunan mahkeme heyeti ve savcılar hakkında soruşturma başlatılması gerektiğini söyledi.