Yeni paralel yapı operasyonu mu geliyor?

Paralel yapının devlet kurumlarına sızmak için 'maymuncuk' gibi kullandığı 'casusluk' davasına balyoz inecek. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, yüksek bürokrat ve askerlere şantaj için kurulan kumpasa neşter attı. 2 bine yakın görevliyi tasfiye etme planının yapıldığı 'Pandora' bumerangı, paralel örgüte dönecek

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 18 Ağustos 2014 09:13, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Yeni paralel yapı operasyonu mu geliyor?

CİHAT ARPACIK

Kapatılan özel yetkili İzmir Cumhuriyet Savcılığı, 2012 yılında 357 kişi hakkında kamu davası açmıştı. Eskort kızlarla ilişkiye girdiği iddia edilen çok sayıda askerin gizli belgeleri casusluk çetesine sızdırdığı iddia ediliyordu. Bu soruşturma da isimsiz bir ihbar mailiyle başlatıldı. İhbar maili ABD'ye kayıtlı bir IP adresinden İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne gönderilmişti. İlk iddia 'fuhuş' suçlamalarını içerdiğinden, tahkikat talimatı Asayiş Şube'ye bağlı Ahlak Masası'na gönderildi. 2 ay sonra ise 'örgüt şüphesi' doğduğundan ötürü dosya İzmir Organize Şube'ye geçti.

FUHUŞTAN ÇETEYE UYGUN ADIM MARŞ

Fuhuş iddiasıyla başlatılan ve ilk olarak Ahlak Masası polislerinin sürdürdüğü tahkikat bir anda Türkiye'nin en büyük askeri casusluk çetesi soruşturmasına döndü. 2 yıl boyunca alınan yüzlerce kararla telefon dinlemeleri yapıldı. Soruşturma 2012 yılında tamamlandı ve özel yetkili İzmir Cumhuriyet Savcısı Zafer Kılınç iddianameyi tamamlayarak mahkemeye gönderdi. İddianamenin kabul edilmesinin ardından devlet kurumlarında bir hareketlilik başladı. İddianamede aralarında çok sayıda yüksek bürokratın da bulunduğu yüzlerce asker ve sivil şahsın askeri casusluk çetesiyle bağlantılı olduğu ileri sürülüyordu. Şüpheli olarak görülmeyen çok sayıda ismin çeteye bilgi ve belge sızdırdığı öne sürüldü. Soruşturma kapsamında yapılan aramalarda bulunduğu ileri sürülen harddisklerde ise Kara, Hava, Deniz komutanlıkları, Başbakanlık, Bakanlıklar, MİT, TÜBİTAK gibi önemli kurumlarda çalışan yöneticilerin casusluk çetesiyle ortak hareket ettiğine yönelik kanıtların yeraldığı vurgulanıyordu.

KAMPANYA EŞLİĞİNDE İTİBAR SUİKASTLARI

Harddisklerde çıkan belgelerle onlarca bürokratın mahrem bilgilerle fişlendiği de anlaşıldı. Bu fişlemeler iddianameye aynen dahil edilmiş, isim karartma gereği bile duyulmamıştı. Böylece devletin önemli kurumlarındaki yöneticiler için büyük bir itibar suikastı süreci başladı. Sonrasında bu bürokratlar hakkında idari soruşturmalar başlatıldı ve çok sayıda isim görevden alındı. Paralel yapının nüfuz edemediği devlet kurumlarına girebilmesi için tüm engeller böylece ortadan kalktı.

BABACAN'I DAHİL ETMEK İÇİN KİMLİK BİLGİLERİNİ EKLEDİLER

Dosyada Ekonomi Bakanı Ali Babacan'ın aile üyelerinin TC kimlik ile pasaport numaraları da yer aldı. Herhangi bir polis merkezinden edinilebilecek bilgilerin dosyaya eklenmesiyle bu çetenin ne kadar tehlikeli olduğu algısı oluşturulmaya çalışıldı. Soruşturmanın en önemli delili 'Pandora' adı verilen bir harddiskti. Pandora'dan çok sayıda asker ve bürokrat hakkında şu şekilde bilgiler çıkmış ve iddianameye aynen alınmıştı: 'Eşinden boşandı, kadın için her şeyi yapar, gay olabilir, kadına dayanamaz, birçok kadınla ilişkisi var. Personel eşleriyle ilişki kuruyor, Evrak ve bilgi akışı iyi...'

22 TEMMUZ VE 5 AĞUSTOS'UN ARDINDAN ŞOK DALGA MI GELİYOR

17 Aralık darbe girişiminin ardından paralel yapının devlet içinde görünür hale gelmesiyle İzmir Askeri Casusluk komplosu da çöktü. 2 bine yakın ismin geçtiği davada tutuklu sanık kalmazken konuyla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı. Kumpasta parmağı bulunan isimlerin tespit edildiği ve konunun 'örgütsel yapı' bağlamında değerlendirildiği kaydediliyor. İstanbul Emniyeti'nde hukuksuz dinlemelere imza atan paralel örgüt üyelerine yönelik 22 Temmuz'da ilki, 5 Ağustos'ta da ikincisi gerçekleştirilen operasyonların süreceği, İzmir'deki 'casusluk' kumpasını hazırlayanlara yönelik muhtemel kapsamlı baskınların 'paralele 3. dalga' niteliği taşıyacağı belirtiliyor.

Bakan Ala da hedefteydi

Pandoranın bir hedefi de dönemin Başbakanlık Müsteşarı olan İçişleri Bakanı Efkan Ala'ydı. Bir bakanlıkta Daire Başkanı olarak görev yapan ismin karşısında, 'Ala'yla hemşeriliğini iyi kullanmıştı' ifadesi yeralıyordu. Bu tarz bilgilerle birlikte isimleri iddianameye alınan yetkililerden hiçbiri soruşturmanın şüphelisi değildi.

GATA'yı açan anahtar

Paralel yapı tüm uğraşlarına rağmen GATA'da etkin olamıyordu. Bu sorun da 'askeri casusluk' davasıyla çözüldü. Bir harddiskte örgütün GATA yapılanmasının olduğu bir belge bulundu ve bu da iddianameye eklendi. Soruşturmayı yürüten savcı, kabul edilen iddianamesinde şu yorumu yapıyordu: 'GATA, adeta suç örgütüne bağlı bir birim olarak faaliyet yürütmektedir.'

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber