Nuri Ok: Danıştay baskını Kubilay olayı gibi, matem günü olarak anılmalı

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, Danıştay'a yönelik saldırıyı ?faşist barbarlık' olarak nitelendirdi ve ?Bu olayı Cumhuriyet ve demokrasinin gerçek sahibi halkımızla bir Kubilay olayı gibi anmak ve böylece uyarıcı ve caydırıcı olmak için unutturmamak bizlere düşen görevdir? dedi. Saldırıda öldürülen Mustafa Yücel Özbilgin'in şehit olduğunu vurgulayan Başsavcı Ok, saldırının yapıldığı tarihin yargının matem günü olarak her yıl anılması gerektiğinin altını çizerek, saldırı ile ilgili bir uzmanın söylediği ?hükümetin yargı gibi çalıştığı' sözünün her şeyi anlattığını ifade etti.

Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı tarafından düzenlenen ?Bir Adli Organ Olarak Savcılık' konulu uluslararası sempozyum, Dedeman Oteli'nde başladı. Burada konuşan Ok, önemli açıklamalar yaptı.
ÖZBİLGİN ŞEHİT DÜŞTÜ
Başsavcı Ok, Danıştay'a yönelik saldırı hakkında şunları söyledi: ?Bu unutulacak, geçiştirilecek, göz yumulacak sıradan bir olay değildir. Bu katliam girişimi, hedeflerine şiddet uygulayarak, hatta katliamları göze alarak ulaşmak isteyen radikal çevrelerin, kışkırtıldıklarında, özendirildiklerinde, himaye duygusu verildiğinde neler yapabileceklerine, nelere cüret edebileceklerine en yeni ve canlı örnektir? dedi.

Saldırıda öldürülen Özbilgin'in şehit düştüğünü belirten Ok, ?Tarihimizde kimileri için kara leke olarak yerini alacak bu olayı, yargının matem günü olarak her yıl aynı tepki, aynı duygu, artan inanç ve tek yürekle Cumhuriyet ve demokrasinin gerçek sahibi ve koruyucusu halkımızla birlikte bir Kubilay olayı gibi anmak ve böylece uyarıcı ve caydırıcı olmak için unutturmamak bizlere düşen görevdir? diye konuştu.

Son bir yıl içinde ülke gündemini işgal eden sarsıcı olaylar yaşandığına dikkat çeken Ok, şunları söyledi: ?Rektör soruşturması, Şemdinli olayları bağlantılı Van iddianamesi ve son olarak da Danıştay baskını soruşturması, sistemin siyasi etkiye açık yönünü gözler önüne sermiştir. Kamuoyunda iddianameyi düzenleyen savcıların hedef alınması, müdahaleye izin veren sistemin esaslı bir şekilde sorgulanmaması önemli bir eksikliktir.?

?Bir TV programında tanınmış bir stratejik araştırma uzmanının Danıştay baskını soruşturmasıyla ilgili sarf ettiği ?hükümetin yargı gibi çalıştığı' sözünün her şeyi ifade ettiğini düşünüyorum. Eğer politik güç, kimi olaylarda yargı gibi çalışıyorsa, yani soruşturmaları etkiliyor, yön ve yol veriyorsa, nedenlerini önce sistemde yani savcıların bağımlı ve teminatsız olmalarında, soruşturma görevi verilen kolluğun idare bünyesinde yer almasında, açıkçası adli kolluğun kurulmamasında ve sayıları az da olsa mesleki formasyon eksikliği ve kişisel tutum zaafı içindeki yargı mensupları da dahil olmak üzere ülkemizde hukuk bilincinin gelişmemesinde aramak gerekir.?

Savcının eli kolu bağlı

OK, etkin soruşturmayı sağlayacak mekanizmaların olmadığını, savcıların Adalet Bakanlığı'na idari bağlılıkları olduğunu, mesleğe kabul, atama, kariyer, terfi ile disiplin işlemlerinin HSYK tarafından yerine getirildiğini söyledi. Bu veriler doğrultusunda etkili ve tarafsız soruşturma yapılmasında önemli zaaflar ortaya çıktığının altını çizen Ok, ?Bu teşkilat yapısıyla, özellikle terör, kaçakçılık, yolsuzluk gibi örgütlü işlenen suçlar ile birkaç yargı çevresini veya tüm ülkeyi kapsayan suçların soruşturmasının etkili yapılması mümkün olamamaktadır? değerlendirmesini yaptı.
?Başsavcı, hükümeti zan altında bıraktı'