İsmini 'Gazi Tekniği' koydular ve dünya tıp literatürüne geçtiler.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 26 Temmuz 2006 18:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Üniversitemiz Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyeleri kornea naklinde yepyeni bir teknik geliştirdiler. Bu teknik sayesinde kısmi nakil yapılabiliyor ve tam kornea naklindeki ?bünyenin reddi? ile mikrop kapma riskleri büyük ölçüde düşürülüyor.

Bilim ve teknolojideki gelişmeleri yakından takip eden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi yaptığı çalışmalar ile gururumuz olmaya devam ediyor. Bu çalışmalara bir yenisini de, Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyeleri ekledi. Prof. Dr. Kamil Bilgihan, Prof. Dr. Berati Hasanreisoğlu, Doç. Dr. Şengül Özdek, Yrd. Doç. Dr. Ayça Sarı'nın geliştirdikleri kornea nakli, ?Gazi Tekniği? ile kornea üzerinde yapılan ameliyatlardaki riski azaltıyor.

Üniversitemiz Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Bilgihan ile Doç. Dr. Şengül Özdek, yeni kornea nakli ile ilgili olarak Gazi Haber dergisine bilgi verdiler.

Prof.Dr. Kamil Bilgihan Prof. Dr. Berati Hasanreisoğlu

Doç.Dr.Şengül Özdek Yrd. Doç.Dr. Ayça Sarı

?Gazi Tekniği?nin fikir babası olan Prof. Dr. Kamil Bilgihan, yeni yöntem ile eski yöntem arasındaki farkın, korneanın sadece hasta olan kısmının değiştirilmesi olduğunu söyledi. Bilgehan, eski yönteme göre bozuk olan korneanın, yeni kornea ile değiştirildiğini belirterek, bununda çeşitli riskleri olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Kamil Bilgihan sözlerine şöyle devam etti: ?Tam kornea naklinde 20 yaşındaki gence 50 yaşındaki insanın korneası takılabiliyordu. Genç 60 yaşına geldiğinde de korneası 90 yaşında oluyordu. Bu yöntem ile hastanın korneası üzerinde yama yapılıyor ve korneanın sadece hasta olan kısmını değiştiriliyor. Kornea bu teknik sayesinde daha genç bırakılıyor.?

Kornea naklinde geliştirilen bu yeni teknik sayesinde riskin ortadan kalktığını dile getiren Bilgihan, bu uygulamanın çok kontrollü ve eskisine göre riski düşük bir yöntem olduğunu ileri sürdü. Bilgehan, bu tekniğin en önemli özelliklerinden birinin de herkes tarafından rahatlıkla uygulanabilir bir teknik olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Kamil Bilgihan ?Gazi Tekniği?nin avantajları ile ilgili olarak şu bilgileri verdi: ?Bu tekniğin avantajları arasında, kolay uygulanabilir olması, derin lamellerin keratoplastiye göre daha güvenli olması (penetrana dönüşü çok az), tropikal anestezi ile uygulanabilmesi, endoftalmi riskinin olmaması, hastanın endoteli korunduğu için red reaksiyonunun çok az olması, stürlerin daha erken alınabilmesi gibi.?

Dünya ?Gazi Tekniği'ni konuşuyor

Eximer laser ve mikrokeratom yardımlı lameller keratoplasti ameliyatlarına Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı'nın 1999 yılında başladığını anlatan Bilgihan, bu teknik ile yapılan ameliyatların sonuçlarının 2001 yılında Amsterdam'da (XIX ESCRS) ve 2002 yılında Nice'de (XX ESCRS) sunulduğunu söyledi. Prof. Dr. Kamil Bilgihan sözlerini şöyle sürdürdü:?Tekniğin geç sonuçları 2002 yılında ?Curr Opin Ophthalmology? isimli dergide (New technigues in lameller keratoplasty), 2003 yılında da ?J Cataract Refract Sugery? isimli dergide ?Microkeratome ? assisted lamellar keratoplasty for keratoconus: strmal sandwich? ismiyle yayınlandı ve uluslararası literatüre girdi. Aynı teknik ile lasik sonrası ektaziller de tedavi edilmiş olup sonuçları J Cataract Refract Surgey isimli dergide 2006 yılında basılacaktır.?

Neden ?Gazi Tekniği?

?Yeni tekniğe 'Gazi Tekniği' ismini vermemizin nedeni, benim öz mü öz Gazili olmam ve Mustafa Kemal Atatürk'ün ön isminin ?Gazi' olması" diyen Bilgihan, tüm akademik kariyerini Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yaptığını belirtti. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Kliniği'nin en son teknoloji ile çalıştığına dikkat çeken Bilgihan, ?Türkiye'de en az riskli ameliyat yöntemlerini kullanan bir bölümüz? dedi.

?Yüzde yüz garantili bir teknik?

Gazi Tekniği'nin yüzde yüz garantili bir teknik olduğunu dile getiren Prof. Dr. Kamil Bilgihan, ?Bu ameliyatın hastaya zarar verecek herhangi olumsuz bir tarafı yok. Yani hastanın elinden bir şey almıyorsunuz. En kötü sonuçta bile tam kat kornea nakli yapabilme şansınız var. Onun için geliştirmiş olduğumuz bu yöntem ile yaşayacak sorunu en aza indirmeyi başardık. Ailemden biri böyle bir rahatsızlık geçirirse, bu yöntemden başka bir şey yaptırmam? dedi.

Bilgihan sözlerini şöyle tamamladı: ?Özellikle lasik sonrası geç dönemde açığa çıkan korneal ektazilerin çok düşük bir riskle tedavi edilmesine olanak sağlayan bu tekniğin oluşmasında bizlere yardımcı olan Haseki Hastanesi Göz Bankası Müdürü Doç. Dr. Sadık Şencan'a ve Üzümcü A.Ş. kurucularından Mahmut Üzümcü'ye teşekkür ederim.?

?Korneaya yama yapıyoruz?

Doç. Dr. Şengül Özdek, tam kornea nakli ile yeni kornea naklini karşılaştırarak şunları söyledi: ?Kornea gözün renkli kısmındaki saydam tabakadır. Bu tabakada oluşan bozukluklarda, korneanın orta kısmı tamamen çıkarılır ve yerine ölen birinin gözünden alınan sağlam kornea takılır. Bu tam kat kornea nakli yöntemidir. Bu teknikte gözü tam açık hale getirdiğimiz için enfeksiyon kapma ve gözü kaybetme gibi riskler vardır. ?Gazi Tekniği' bu riskleri ortadan kaldırıyor. Çünkü o en alttaki tabakayı koruyorsunuz. Bu yaptığımız teknikte sadece üsteki tabaka değişiyor, yarım kat kornea değişikliği oluyor. Hastalıklı olan kısım atılıyor sağlam olan kısım kalıyor. Böylece kişinin kendine ait olan bir kısım, korunmuş oluyor.?

?Hasta istediği ameliyatı tercih ediyor?

Kornea tedavisine başlanmadan önce hastaya iki ameliyat ile ilgili de bilgi verildiğini ifade eden Doç Dr. Şengül Özdek, hasta hangisini tercih ederse o ameliyatın yapıldığını dile getirdi. Özbek, kornea nakli ameliyatlarının dışarıda 10 bin YTL' ye yapıldığına dikkat çekerek, bu ameliyatı üniversitemiz Tıp Fakültesi Göz Kliniği'nde, sosyal güvencesi olan hastaların 6 yüz YTL' ye yaptırabildiğini sözlerine ekledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber