Erdoğan: Kandil'den talimat almışlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yüzde 52'nin oyu ile buraya geldim. Onların aldığı oy da belli. Ama sen yüzde 52'yi alsaydın sana da ben saygı duyardım ama sen saygısızlık yapıyorsun" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 02 Mayıs 2015 19:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Erdoğan: Kandil'den talimat almışlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz Kürt kardeşlerimin haklarını, hukuklarını, sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Ama kavramlar üzerinden bu ülkenin medeniyet müktesebatına saldırılmasına da ne ben ne de Kürt kardeşlerim asla izin vermeyeceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstasyon Meydanı'ndaki toplu açılış töreninde konuştu.

Düne kadar birbirleriyle ittifak etmeyenlerin şimdi birbirleriyle ittifak ettiklerini dile getiren Erdoğan, "Millet bu oyuna gelmez. Diyarbakırlı hiç gelmez. Benim Diyarbakırlı kardeşim eski Türkiye'yi çok iyi bilir. Şu toprakların, dağların, ovaların, yaylaların, hele hele Dicle'nin, Fırat'ın dili olsa da bir konuşsa. Eski Türkiye'nin ne olduğunu bir de onlar anlatsa" ifadelerini kullandı.

"Kürt kardeşlerime buradan sesleniyorum. Belediye binasının önünde o gözü yaşlı, ağlayan anneleri nereye koyacaksınız?" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Niye ağlıyordu acaba o anneler? O anneler Kürt değil miydi? Sonra onları oradan acaba niye söküp attınız? Hepsinin evlatları dağa kaçırılmıştı, dağlara kaçırılmıştı. O anneler bana da geldi ve biz Kürt kardeşlerimin haklarını, hukuklarını, sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Ama kavramlar üzerinden bu ülkenin medeniyet müktesebatına saldırılmasına da ne ben ne de Kürt kardeşlerim asla izin vermeyeceğiz. Kürt kardeşlerimin ayrılmaz parçası olduğu bu millet ulu bir çınar gibidir. Bu çınarın köklerini kurutmak isteyenlerin amacı önce bu heybetli gövdenin içini boşaltmak sonra da onu devirmektir. Bu oyun bin yıldır pek çok defa sahnelendi. Hamdolsun hiçbirinde başarılı olamadılar, bundan sonra da inşallah başarılı olamayacaklar. İnşallah bu defa da başarılı olamayacaklar. Ne diyor Mehmet Akif merhum, 'Ruhumun senden ilahi şudur ancak emeli, değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli, bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.' 2001 yılında attığımız bu adımlarla yola çıktık ve halkımız bize sahip çıktı. Hızla yürüdük ve bugünlere geldik."

-"Tehditlerden yıldılar"

"Bu bölgedeki kardeşlerimiz artık o kadar bunaldı ki artık bu tehditlerden yıldılar" ifadelerini kullanan Erdoğan, kalabalıktan gelen sesler üzerine, "Bak gelen sesler önemli, çok önemli. 6-7-8 Ekim olaylarında değerli kardeşlerim bunlar milleti sokağa döktüler mi, döktüler. Yasin Börü'yü kalkıp da 5. kattan aşağı attılar mı? Ondan sonra taşla ona her türlü eza ve cefa ettiler mi? Ondan sonra utanmadan, sıkılmadan 'Biz böyle bir şey yapmadık' diyorlar. Her şeyi yaptılar. Nerede bir terör eylemi varsa altından bunlar çıkıyor" diye konuştu.

1 Mayıs'ı işçinin, emeğin tatil günü olarak kendilerinin ilan ettiğini hatırlatan Erdoğan, "Bunlar yapmadı, anamuhalefet yapmadı, biz yaptık. Bunu biz yaptığımız halde Türkiye'de en büyük sendikalar farklı illerde gayet güzel şekilde kutlamaları yaptılar ama bunlar kalktılar yine de İstanbul'u karıştırmak istediler. Başaramadılar o ayrı mesele. Biz diyoruz ki, kardeşim eğer yapacaksan, bak yerler belirlendi, git oralarda yap. Gazetelerde bazıları televizyonlara çıkıyor, aman Ya Rabbim 'ne demek, istediğimiz yerde yaparız' diyor. Yapamazsın, istediğin yerde yapamazsın. Bu ülke yol geçen hanı değildir" dedi.

-"Kamu düzenine saygı duymak zorundasın"

Cumhurbaşkanı olarak Valiliğin gösterdiği yerde İstasyon Meydanı'nda halka seslendiğini, AK Parti Genel Başkanı olduğu dönemde de yine Valiliğin gösterdiği yerde miting yaptıklarını anlatan Erdoğan, "Biz kalkıp da en hareketli caddeye gidip yolları kesip, 'hayır biz burada yapacağız' diyebilir miyiz? Biz kamu düzenini bozamayız. Kamu düzenine saygı duymak zorundasın. Şehrin uygun yerini valilik belirlemiş, devlet belirlemiştir. Orada gidip mitingini yap, ne söyleyeceksen orada söyle ama sen kalkıp da 'Taksim meydanında ben bunu yapacağım' dersen kusura bakma. 'Yapamazsın' diyorlarsa yapamazsın" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Yenikapı, Maltepe ve 6 meydanda daha miting yapılabileceğini belirtti.

Vatandaşların "Dik dur eğilme, bu millet seninle" tezahüratları üzerine Erdoğan, "Her zaman söylüyorum, biz sadece rükuda eğiliriz. Bunun dışında bizde kula kulluk yok. Böyle geldik, böyle gideceğiz" dedi.

-"Sefalet diz boyuydu"

Diyarbakırlılara, "Sevgili kardeşlerim, Diyarbakır'ın güzel insanları" diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bakınız bugüne kadar sefalet diz boyuydu. Dağlarda insanlar bir yana kurt, kuş gezemez olmuştu. Ne okul, ne hastane vardı, ne yol, ne içme suyu altyapısı bulunuyordu. Yılların ihmali, terörün yıkıcı etkisi altında bölge adeta 20. yüzyılda Ortaçağı yaşar hale gelmişti. Biz işte bu sorunların hepsini birer birer ortadan kaldırdık" ifadelerini kullandı.

Diyarbakır'da 2002 öncesi 44 kilometre bölünmüş yol varken, 2003'ten sonra 343 kilometre bölünmüş yol yaptıklarını anlatan Erdoğan, şu bilgileri verdi:

"2002 öncesi 10 yıl Diyarbakır'da yapılan harcama 179 trilyon, kardeşlerim, 2003-2014 arası yapılan harcama 1 katrilyon 600 trilyon. 2003-2014 bütün bu bölgede yapılan toplam yatırım bedeline baktığımız zaman her geçen gün daha da artıyor ama benim size önemli bir şeyi burada nakletmem gerekiyor o da şu, Diyarbakır'da son 13 yılda yaptığımız toplam yatırım 19 katrilyon."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İş adamları bölgeye yatırım yapmaktan çekiniyor, korkuyor. 'Acaba yaparsam burayı da ne zaman bombalarlar, yakarlar' diye. Çünkü bunlarda insaf yok. Bunlar okulları yakıyorlar, kütüphaneleri yakıyorlar, camileri yakıyorlar" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstasyon Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti.

İş adamlarının bölgeye yatırım yapmaktan korktuğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"İş adamları bölgeye yatırım yapmaktan çekiniyor, korkuyor. 'Acaba yaparsam burayı da ne zaman bombalarlar, yakarlar' diye. Çünkü bunlarda insaf yok. Bunlar okulları yakıyorlar, kütüphaneleri yakıyorlar, camileri yakıyorlar. Çıkmış ne diyor, 'Diyaneti kaldıracağız.' Yahu benim Kürt kardeşim, Zaza kardeşim dindardır. Şu hale bak, şu yaklaşım tarzına bak. Bu ülkenin yüzde 99'u Müslüman. Bunlar bizim inançlarımızla da adeta oynamaya başladılar. Onun için 7 Haziran'ın önemi çok büyük. Beyefendi rahatsız oluyor. 'Cumhurbaşkanı meydanlara kimin parasıyla çıkıyor' diyor. Devletin parasıyla çıkıyorum. Bu benim en doğal hakkım, yasal hakkım. Cumhurun başı olarak buraya çıkıyorum. Yüzde 52'nin oyu ile buraya geldim. Bu beyefendi de aday değil miydi? Adaydı. Onların aldığı oy da belli. Ama sen yüzde 52'yi alsaydın sana da ben saygı duyardım ama sen saygısızlık yapıyorsun."

Bölgede sıfatı ve mahreci ne olursa olsun yürütülen tüm baskı ve şiddet politikalarının gerisinde çok sinsi bir amaç ve hedef olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu amaç Diyarbakır'daki ve bölgedeki tüm Kürt kardeşlerimin 1376 yıldır şerefle taşıdıkları ve yücelttikleri, uğrunda nice mücadeleler verdikleri inançlarıyla etnik kimliklerini birbirinden ayırmaktır. 'Kaldıracağız' dedikleri Diyanet, Kur'anı Kerim'in Kürtçe mealini yaptı. Niye? 'Ben diyor, benim Kürt vatandaşımın da Diyanet İşleri Başkanlığıyım" ifadesini kullandı.

"Değerli kardeşlerim, çıkıp diyorlar ki imam hatip okullarını da kapatacağız. Bunların ana muhalefet partisinden farkı var mı? Geçmişte onla bu işleri yaptı, fakat şimdi buna ulaşmak çok zor" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu ülkede bu millet imam hatip okullarını kurdu ve sahip çıktı. Bir ara 60 bine indirdiler öğrenci sayısını şu anda imam hatipte öğrenci sayısı 1 milyona ulaştı. Silahla tehdit edilerek mi ulaştı? Eğitim özgürlüğü bu, vatandaş evladını ister imam hatipe, ister düz liseye isterse de meslek lisesine gönderir, karışamazsın. Bir taraftan 'özgürlük' diyeceksin diğer taraftan buna karışacaksın. Onlar eski Türkiye'de kaldı. Yeni Türkiye'de bu yok, yapamazsınız"

Okullarda başörtüsünün yasaklandığını, bugün artık başörtülü olarak okullara gidilebildiğini belirten Erdoğan, "Kızlarımızın başörtüsüyle oynadılar. Danıştay geçen gün yeni bir karar verdi ve 'Artık ortaöğretimde de müdahale edemezsiniz' dediler. Şimdi bu dertler kalktı. Şimdi istediğin üniversiteye gidiyor musun? Gitme şansın var mı? Artık kat sayı var mı? Kota var mı? Adalet budur işte. Biz bunun gereğini yaptık. Bizi bölemeyecekler, bizi ayıramayacaklar" diye konuştu.

Vatandaşlardan bir ricası olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti:

"Aman ha etle tırnak gibi olmalısınız. Hiç Kürt, Zaza, Türk ayrımı yok. Onun için 'tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet' diyeceğiz. Bu yolda gür olacağız. Bir olacağız, diri olacağız, iri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Şimdi bunlar yanlarına bir de Paralel Yapı'yı aldı, beraber çalışıyorlar."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yüzde 52 oyla Cumhurbaşkanı seçilmişsin, belediye başkanı nezaketen havalimanına gelip sizi karşılamaz mı? Son anda meğerse bunlar Kandil'den talimat almışlar. 'Cumhurbaşkanı tarafsızlığını yitirdi, onun için havalimanlarına karşılamaya gitmeyeceksiniz.' Bak, ben buradan sesleniyorum, ben her partiye eşit mesafedeyim. Gönlümde tabii ki bir parti var ayrı ancak ama ben tarafım. Nasıl taraf? Ben, milletin tarafındayım. Milletin değerlerine karşı olanların asla tarafında olamam. Hanımefendi gelmeyince bende belediyeyi maalesef ziyaret edemedim. Bunu bilmenizi istiyorum ki istismarı yapılmasın.

Geçenlerde Çanakkale'ye gittim, belediye başkanı CHP'li. Geldi karşıladı havalimanında. Bende gittim Çanakkale Belediyesini ziyaret ettim ve kendilerinden brifing aldım. Benim dünyamda böyle bir ayrımcılık yok. Gittiğim her yerde nezaket, karşılığında nezaketi bulacaktır. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Değerli kardeşlerim, tabii biz bu adımı kararlı şekilde atarak ülkemizi çok daha iyi bir noktaya taşıyacağız."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber