Askere 'Hazır ol' talimatı

BaşbakanAhmet Davutoğlu tarafından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'e verilen yazılı direktif sonrası karargah hemen harekete geçti. Genelkurmay Başkanlığı'ndan bölgedeki tugay komutanlıklarına yazılı talimat gitti, Suriye'nin kuzeyindeki gelişmelere göre Ankara'dan gelecek her türlü emri yerine getirmek için tüm hazırlıkların tamamlanması istendi.

Haber Giriş : 29 Haziran 2015 07:13, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Askere 'Hazır ol' talimatı

AHMET TOPAL

HAZIRLIKLARA BAŞLANDI

Mehmetçiğin bölgede aktif görev üstlenmesi durumunda kritik rolü Malatya 2'nci Ordu Komutanlığı, Gaziantep 5'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı ve Şanlıurfa 20'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı oynayacak. Askerin olası bir sınır ötesi harekatında Şah Fırat Operasyonu'nda olduğu gibi bölgedeki karargah Malatya olacak. Her türlü operasyon Genelkurmay Karargahı'yla eş zamanlı olarak bölgeden 2'nci Ordu Komutanlığı'ndan yürütülecek. Askere sınırı geçme talimatı verilirse, bu görevi ise Gaziantep 5'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı ile Şanlıurfa 20'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı yapacak. Ankara'nın verdiği talimatın bölgeye ulaştığı ve tugay komutanlıklarında hızlı bir şekilde hazırlık başladığı öğrenildi.

FIRTINA, KASIRGA HAZIR

Sınır ötesi harekatın yanı sıra askeri çevreler bir başka senaryoyu daha dillendirmeye başladı. Senaryoya göre, Cerablus'u havadan izleyen İKU'ların aktardığı canlı görüntülerle, Gaziantep 5'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı'ndan sınıra sevk edilen 40 kilometre menzile sahip Fırtına Obüsleri devreye sokulabilir. Böylece DAEŞ'a havadan da müdehale edilebilir. Ayrıca yine 100 kilometre menzile sahip olan ve karadan karaya ateşlenebilen Kasırga Füzesi ile 65 kilometre menzile sahip ilk Türk füzesi olan Toros'un da sınır hattında DAEŞ'e karşı kullanılabileceği belirtiliyor. Yine Fırtına ve Toros füzeleriyle hedefi denokta atışı yapılabilir.

Sabah


ANKARA'DA BU SENARYO KONUŞULUYOR

Sivil otoriteyi asker ile karşı karşıya getiren Suriye direktifiyle ilgili tartışmalar derinleşirken TSK'dan beklenen adımlar arasında "Mehmetçik'in Suriye'ye girmesi" seçeneği bulunmuyor.

TSK, IŞİD ve Esad rejimi ile mücadele eden Suriyeli muhaliflere destek verme konusunda da isteksiz. IŞİD mevzilerinin Fırtına toplarıyla ya da havadan bombalanması, muhaliflere lojistik destek verilmesi gibi adımlar için de yeni Meclis'in tavrı bekleniyor. Hürriyet, Azez-Cerablus hattındaki gelişmeler ve Türkiye'nin atacağı adımlarla ilgili kurumların nabzını tuttu, şu tabloyla karşılaştı:

KOALİSYONDAN DESTEK OLABİLİR

Cumhurbaşkanlığı, hükümet, Dışişleri Bakanlığı, MİT: Yoğun çatışmaların yaşandığı Azez ve Mare'nin IŞİD'in eline geçmemesi için ABD'nin Kobani ve Tel Abyad'da PYD'ye verdiği desteğin benzerinin TSK tarafından Suriyeli muhaliflere verilmesini istiyorlar. Bu kapsamda muhaliflerle savaşan IŞİD mevzilerinin Türkiye topraklarında konuşlanmış uzun menzilli Fırtına toplarıyla ya da havadan vurulması, muhaliflere silah ve mühimmat desteği verilmesi bekleniyor. TSK'dan beklenen kısa vadeli adımlar arasında Mehmetçiğin Suriye topraklarına geçmesi yok. Ayrıca Cerablus'un ve ardından Azez'e dek uzanan 90 kilometrelik hattın, Kürt gruplar tarafından değil, Azez'de IŞİD'i yenilgiye uğratıp doğuya doğru ilerleyebilecek Suriyeli muhaliflerin eline geçmemesinin Türkiye'nin çıkarına olacağı değerlendirmesini yapıyorlar. Böyle bir adımın IŞİD'i hedef alacağı için ABD'nin öncülük ettiği uluslararası koalisyon tarafından destek bulacağı hesap ediliyor.

IŞİD'LE SAVAŞAN DA KIRMIZI LİSTEDE

TSK: El altından lojistik destek yapması yasal olarak mümkün değil. Fırtına toplarının ya da Hava Kuvvetleri'nin kullanılması talebini, güvenlik tehdidi karşısında savunma amaçlı başvurulacak yöntem olarak değil 'taarruz yöntemi' olarak değerlendiriyor. Bu nedenle de bu adımı attığında uluslararası tepkilerin sert olacağından endişe ediyor ve saldırıya maruz kalmadıkça adım atmak istemiyor. Ayrıca uluslararası koalisyonu yönlendiren ABD'nin, Azez'de IŞİD ile savaşan grubun büyük bölümünü 'kırmızı liste'de tuttuğuna, yani terörist unsurlar olarak gördüğüne dikkat çekiyor ve iki terörist grubun savaşında bir tarafa askeri destek vermek istemiyor. PYD ile IŞİD'in mücadelesinde de taraf olmadığını gerekçe gösteriyor. Sivil otoritenin, 'güvenlik tehdidi' gerekçesine de katılmıyor. Hem TSK'daki komuta kademesi değişimi, hem yeni bir hükümet kurulacak olmasına da dikkat çekerek, atılması istenen adımların zamanlamasının da yanlış olduğuna işaret ediyor. Bu adımların Suriye konusunda yeni kurulacak hükümetin ve yen

TBMM Genel Kurulu'nun da elini bağlayacağı tespiti yapılıyor.

SİYASİ PARTİLER DE MÜDAHALEYE KARŞI

CHP, MHP ve HDP: 2 Ekim 2014 günü kabul edilen tezkerenin yenilenmesi gerektiğini savunuyorlar. MHP lideri Devlet Bahçeli kurmaylarıyla yaptığı değerlendirmede "2014 tezkeresi yeterli değil" yorumunu yaptı. CHP, Suriye şehirlerindeki savaşın bütün taraflarının kirli olduğuna inanıyor ve Türkiye'nin bu savaşın dışında kalmasını istiyor. HDP, PYD'den esirgenen desteğin, El Nusra gibi El Kaide bağlantılı gruplardan oluşan ekibe verilmesine şiddetle karşı çıkıyor.

YENİ HÜKÜMETTEN ÖNCE ADIM ZOR

Bu çerçevede ortaya çıkan tablo şu: TBMM Başkanı seçilip, Başkanlık Divanı oluşmadan, yeni bir hükümet kurulmadan TSK'nın adım atması beklenmiyor. Bu çerçevede, sınırda güvenlik tedbirlerinin yoğunlaştırılması, bölgeye askeri sevkıyat yapılması, bölgedeki istihbarat faaliyetlerinin artırılması, angajman kuralları çerçevesinde TSK unsurlarının teyakkuzda kalması gibi adımlar dışında bir adım atılmayacak. TSK hedef olmadıkça savaşa müdahil olmayacak.

Hürriyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber