'Düzenlemeleri çıkartıp seçime gidelim'

Serpil Çevikcan'in haberi.

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 14 Ağustos 2015 08:27, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Düzenlemeleri çıkartıp seçime gidelim'

Türkiye, dün sonucu tarihe not düşülebilecek kadar önemli bir görüşmeye odaklanmıştı.

7 Haziran seçiminden çıkan 4 partili Meclis'in dayattığı "koalisyon" için daha masaya oturulmadan azalan seçeneklerin başbaşa bıraktığı iki büyük ve taban tabana zıt partiyi buluşturan masanın kaderi aslında dünkü görüşmeden önce de belli gibiydi. Geçtiğimiz pazartesi günü buluşan Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 4,5 saati bulan görüşmesinden çıkan olumlu hava, hem yapılan açıklamalar hem de kulislere yayılan bilgilerde önemli ölçüde zaten dağılmıştı.

Yine de süresi sınırlı bir reform hükümeti konusunda tarihe geçecek bir sürpriz yaşanır mı beklentisiyle Ankara, saat 14.00'te yapılan buluşmaya kilitlendi. 1,5 saat süren görüşmenin sonucu ise beklendiği gibiydi.

Süre pozisyonları netti

İki liderin toplantı sonrasındaki açıklamalarının ortaya koyduğu en net manzara, iki parti arasındaki tüm görüşmelerin Türkiye'nin uzun süredir unuttuğu bir nezaket içerisinde gerçekleştiğiydi. Masanın devrildiği dünkü son görüşmede de görüşmeden sonraki açıklamalarda da bu ton korundu.

İki partinin hangi noktalarda uzlaşamadığı konusunda Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu'nun detaylı açıklamaları aslında manzarayı görebilmek için yeterli.

Ancak görüşmedeki bazı kritik hususlar ve bundan sonra ne olacağına yönelik iki partinin kurmaylarının akıl yürütmeleri, sonbahara karmaşık denklemlerle giren Türkiye'nin önündeki seçenekleri anlayabilmek açısından önemli.

Dünkü görüşmeye ilişkin aldığım bilgiler, aslında iki partinin de pozisyonundan ödün vermediğini gösteriyor.

Yansıyan bilgilere göre, Başbakan Davutoğlu, nezaket içerisinde geçen görüşmede güncel konularla ilgili görüş alışverişinin ardından konuya girdi ve süreli bir hükümet için biraraya gelinip gelinemeyeceğini CHP liderine sordu. İlk günden bu yana 4 yıllık yüksek profilli hükümet ısrarını sürdüren Kılıçdaroğlu'nun yanıtı da Davutoğlu'nun sorusu kadar net oldu.

Kılıçdaroğlu, partisinin kulislerine yansıyan duruma göre "En az 2 yıllığına koalisyonu kuralım, sonraki 2 yıla sonra karar verelim" formülünü bile yansıtma gereğini duymadan, 4 yıllık hükümet istediklerini bildirdi.

Siyasetin geleceği için umut verici

Davutoğlu, CHP liderinin bu tutumunu anlayışla karşıladıklarını belirterek, yapılan çalışmalar için teşekkür etti.

Başbakan'ın bu noktada Kılıçdaroğlu'na yönelttiği sözler de siyasetin geleceği açısından umut vericiydi.

Davutoğlu, "Sonuç böyle olsa bile iki parti arasında çok iyi bir diyalog ortamı oldu. İki parti de önemli bir işlev üstlendi. O nedenle teşekkür ederiz. Bu diyalog zemininin seçim süreci ve sonrasında da sürmesini isteriz" dedi.

Benzer görüşleri paylaştığını toplantı sonrasında yaptığı açıklamada da dile getiren Kılıçdaroğlu da Başbakan'a bu düşünceleri için teşekkür etti.

Parantez itirazı

Dünkü görüşmede sıra gelmemiş olsa da iki parti arasındaki görüş ayrılıkları elbette sadece süreyle sınırlı değildi.

Ak Parti ve CHP liderleri, pazartesi yapılan görüşmede, yol alabilmek adına gerekirse uzlaşılamayan noktaların paranteze alınarak yol alınması konusunda uzlaşmıştı. İyi niyetle varılan bu noktadan karar noktasına gelindikçe geriye dönülebileceği ortadaydı.

Ak Parti'ye yakın kaynaklar, partide, dış politika, eğitim ve ekonomi gibi paranteze alınması imkansız gözüken başlıklardaki uyuşmazlıkların 4 yıllık bir hükümeti olanaklı kılamayacağı görüşünün toplantı öncesinde hakim olduğunu gösteriyor.

Ak Parti'deki hava, "Bu sorunlu başlıklar düşünüldüğünde bırakın 4 yılı 2 yıl bile zor" yönündeydi. CHP'den yansıyan hava ise Ak Parti'nin aslında seçime karar verdiği ve koalisyonu düşünmediği yönündeydi.

Bu nedenle aslında hem Davutoğlu hem de Kılıçdaroğlu'nun dün masaya otururken uzlaşılamayacağı düşüncesini taşıdığı anlaşılıyor.

MHP ile görüşme

Davutoğlu, dünkü görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, 7 Haziran'dan sonra kafasında 9 formül bulunduğunu söyledi.

Edindiğim bilgiler, bu formüllerin CHP ile uzun süreli koalisyon, CHP ile reform hükümeti, CHP desteğiyle azınlık hükümeti, CHP ile kısa süreli koalisyon gibi sıralandığı yönünde.

Aynı formüllerin MHP'li versiyonları ve hiçbiri olmazsa erken seçim. Dün görüştüğüm Başbakan'a yakın bir kaynak, bu formüllerden hangilerinin bundan sonra uygulanabileceği konusunda net bir çerçeve çizdi:

"MHP'nin önceki açıklamaları düşünüldüğünde geriye tek seçenek CHP koalisyonu ihtimali kalmıştı. Çok zor bir yol denendi ve olmadı. Artık icra koalisyonları seçenekleri devredışı. Şimdi seçim koalisyonu formüllerinden birinin yaşama geçirilmesi için arayış başlayacak."

Davutoğlu, dün akşam saatlerinde bu konuda ilk adımı atarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den randevu istedi.

Olası bir görüşme, yol haritasını iyice netleştirecek.

'Düzenlemeleri çıkartıp seçime gidelim'

Ak Parti'deki hakim düşünce, seçim kararı alıp, seçime kadar geçecek sürede seçim barajı, taşımalı oy sistemi ve şeffaflık yasası gibi düzenlemeleri uzlaşıyla yaşama geçirmek yönünde.

MHP'nin bu düşüncenin neresinde olacağı, Ak Parti ile seçime kadar geçecek sürede aynı hükümette yer alıp almayacağı, Ak Parti'nin kuracağı azınlık hükümetini dışarıdan destekleyip desteklemeyeceği ya da mevcut hükümetin Meclis'ten seçim kararı çıkartmasına destek olup olmayacağı kısa sürede gerçekleşmesi beklenen bu görüşmede netleşecek.

CHP'nin seçime kadar geçecek süreçte yeni yasal düzenleme yapılması konusundaki tutumu da düzenlemelerin mahiyeti ortaya çıktıktan sonra netleşecek.

Artık tüm partiler erken seçim hazırlıklarına başladı. Artık başkentte yanıtı aranan soru, erken seçimin takvimi ve kararın nasıl alınacağı konusunda.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber