'Dürümlü'de kıyameti yaşadık'

KENAN BUTAKIN

PKK'lı teröristlerin kamyona yüklediği 15 ton patlayıcı ile gerçekleştirdikleri katliam, Tanışık Köyü'nde kapanmaz yaralar açtı. 16 köylünün hayatını kaybettiği patlamada yaralananlar yaşananları tek cümleyle, "Kıyameti yaşadık" diyerek özetliyor. İlk kez KARAR'a konuşan yaralılardan Musa Yaman, hala olayın şokunu yaşıyor.

O geceyi anlatırken sık sık "Ne olduğunu hatırlamakta zorluk çekiyorum" diyen Yaman'ın aklında kalanlar bile PKK katliamının boyutlarını anlatıyor. "O gece köyde 3 gün önce ölen amcamın taziyesi vardı. Biz de 3 günlük yas ilan edilir. Yasın son günü gece saatleriydi" diye sözlerine başlayan Yaman, patlamadan dolayı şokta olduğunu ve birçok şeyi hatırlamadığını söylüyor.

Taziye evinden ziyaretçiler ayrıldıktan sonra dışarı çıktığını söyleyen Yaman şöyle konuştu: "Kuzenim Seyithan ve diğerlerinin, patlamanın olduğu kamyonu takip ettiklerini gördüm. Hemen aracıma atladım peşlerinden gittim. Durdukları noktaya gelince ben de durdudum ve indim. İşte tam o anda inanılmaz bir patlama oldu. Her yeri toz duman kapladı. Gözümü açtığımda hastanedeydim."

YANI BAŞIMDA ÖLDÜLER

"Halen ne olduğunu anlamaya çalışıyorum. Kuzenlerim sevdiklerim yanı başımda öldü. Ben ise bir mucizeyim. O devasa patlamadan sağ çıktım. Göğsümde şarapnel parçaları var. Kolumdaki ana damarlardan birinin hemen yanında bulunan bir şarapnel parçası için bu ay tekrar ameliyat olacağım."

YALVARDIM, 'YAPMAYIN' DEDİM

PKK'nın Bingöl'ün Genç ilçesi kırsalında kaçırıp 15 ton patlayıcı yüklediği kamyonun sahibi ise teröristlere 'yapmayın' diye yalvardığını anlattı: "9 Mayıs Pazartesi günü Döşekkaya köyüne malzeme götürmek üzere yola çıktım. Yol üzerinde mola verdiğim esnada yanıma eli silahlı biri geldi. Kendisini Ecemiş köyü yakınlarına götürmemi istedi. Beni ölümle tehdit etti.

Silah zoruyla direksiyonun başına oturttu ve yola koyulduk." "Lice'de Abalı Jandarma Karakolu yakınlarına geldiğimizde bir cip park halinde bekliyordu. Bu araçtan eli silahlı 3 PKK'lı indi. Kamyondaki PKK'lı, onların yanına giderek bir süre konuştu ve kamyondan inmemi söyledi. Yanlarına gittiğimde kamyonun kendilerine lazım olduğunu söylediler.

Aracın şirkete ait olduğunu ve üzerime zimmetli olduğumu, onlara veremeyeceğimi söylemem üzerine ölümle tehdit ettiler. 'Ya şirkete borçlu olursun, ya da canından olursun' deyip köye geri dönmemi istediler. Daha sonra da hızla uzaklaşarak Şenlik köyüne doğru gittiler. Tanıdığım korucuları arayarak olanları anlattım. Onların yönlendirmesi üzerine Servi Jandarma Karakolu'na gittim ve başımdan geçenleri olduğu gibi anlattı.

GÖZLERİNİ KAYBEDEBİLİR

Patlamada evin penceresine doğru yönelince gözlerinden yaralanan Fatma Özçelik ise görme yetisini kaybetme riski ile karşı karşıya.

Çelik, o gece yaşadıklarını anlatarak, "Silah seslerini duyup pencereden dışarıya bakmak istedim. Patlama sesini duyduktan sonrasını hatırlamıyorum. Patlamadan sonra kendime geldiğimde hiçbir şey görmüyordum. Çocuklarımın yardımı ile evden çıktım. Evimizin duvarı dışarı doğru yıkıldı. İçeri doğru yıkılsaydı çocuklarımla duvarın altında kalırdık"dedi