İki ismi Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan'ın takdirine bırakıyoruz
Vicdanımızın süzgecinden geçen masumlar listesinde bugün sadece iki isim yer alacak...
Başbakan Binali Yıldırım geçtiğimiz günlerde önemli bir açıklama yaptı.
"Hata yapmayacağız diye, hiçbir şey yapmayacağımızı kimse bizden beklemesin."
Hızlı bir süreç yaşadığımız için hata yapılmasını normal görüyoruz. Ama önemli olan hataların bir an önce telafi edilmesidir.
Daha önce memurlar.net olarak telefonla tek tek görüştüğümüz bazı kişilerin maillerini yayınlamıştık.
Bugünkü haberimizde ise doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili iki masumun dilekçelerini yayınlıyoruz.
Asıl FETÖ'cüler de Devleti dilekçe yağmuruna tuttuğu için gerçek masumların ayırt edilmesi her geçen gün zorlaşıyor.
Bu nedenle, aşağıdaki iki ismi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan'ın bilgisine sunuyoruz. Bu iki isimden birisi 15 Temmuz gecesi 4 kurşunla gazi olan kardeşiyle Gümrük Bakanlığına gitmiş olmasına rağmen hiç kimseyle görüşememiştir. Diğer arkadaşımız da muhatap olacak kimse bulamamaktadır.
İBRAHİM BABACAN
Bu uzman yardımcısı arkadaşımız 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı
Külliyesi önünde ülkesini savunmasına rağmen, ölümle burun burun gelmesine rağmen,
açığa dahi alınmadan ihraç edilmiştir. Tüm çevresinin Ak Partili olduğunu söyleyen
bu kariyer meslek mensubunun itirazı baştan sona yeniden ele alınmalıdır.
.... TC Kimlik numaralı İbrahim Babacan. T.C. Kalkınma Bakanlığı'nda ... sicil No ile Planlama Uzman Yardımcısı olarak çalışmaktaydım.
Okuduğum Okullar: Etimesgut İlköğretim Okulu (Devlet Okulu), Sincan Süleyman
Demirel Anadolu Lisesi ( Devlet Okulu), Gazi Üniversitesi İktisat Bölümü ( Devlet
Okulu)
Gittiğim Kurs ve Dershaneler: İgem Dershanesi (İlkokul 4 ve 5. sınıfta), Konur
Menekşe Dershanesi (Orta Okul Son Sınıfta, Sonrasında İflas Etti), Tümay Dershanesi
(Lise Son Sınıfta), Monopol Dershanesi (KPSS Hazırlık Esnasında)
Üye olduğum herhangi bir sendika yoktur.
Geçmişten bugüne kadar hizmet aldığım bankalar: Ziraat Bankası, Halkbank, İş
bankası ve Vakıfbank' tır.
Çalıştığım yerler: Halkbank ve Kalkınma Bakanlığı'dır.
Hain FETÖ çetesiyle kurumsal, ideolojik, inançsal herhangi bir bağım geçmişte
olmamıştır, bugün de yoktur. Gazete ve dergileriyle işim olmadı, dershanelerine,
hastanelerine, bankalarına herhangi bir şekilde yolum dahi düşmemiştir.Vatandaşlık
görevine binaen oy kullanırken mevcut hükümetimiz olan Ak Parti'yi gururla destekledim.
Bu gururu pek çok arkadaş ve akrabamla paylaştım. Etrafımda bu özelliğimle biliniyorum.
Hatta bu gururu belgeleyen fotoğraflar elimde mevcuttur.15 Temmuz gecesi girişilmiş
darbe girişiminin karşısında yer aldım. 1 günlük eşimi ailesinin Gölbaşındaki
evine bırakıp, Keçiören Uyanış Mahallesi'nde yaşayan annemden helallik alarak
yine Keçiören İncirli'de yaşayan arkadaşım Ahmet'i evinden alarak Cumhurbaşkanımızın
talimatının gereğine binaen pekçok insan sıcak yatağındayken Cumhurbaşkanlığı
Külliyesine 06 DU 6630 plakalı, beyaz renkli, Opel Astra marka şahsi aracımla
gittik. Mevki olarak Atlı Spor Kulübünün yaklaşık 300 metre kadar ilerisinde
bulunduk. Zaman zaman uçakların zaman zaman ise yaklaşık 150 metre ilerimizde
yer alan zırhlı askeri araçla alt geçidi tutmuş darbeci hainlerin silah ateşi
nedeniyle 100 metre ileri ve geri hareket alanında sabah namazı vaktinde kadar
mücadele ettik. Şehit olabilirdik, nasip olmadı. İddialarım üzerime kayıtlı
533... no'lu telefonumun sinyalleri ve Mobese kayıtlarıyla teyit edilebilir.
Ayrıca bu durum tarafımca çekilmiş fotoğraflarla da belgelenmiş bulunmaktadır.
Hayatımda bir parçası olmak ya da kurumları bünyesinde yer almak bir yana tüm
varlığımla tam karşısında olduğum oluşumla herhangi bir bağım varmışçasına 672
sayılı KHK ile Kalkınma Bakanlığından ihraç edildim.
Bu ihraçtan 3 hafta önce bir Planlama Uzmanından ve bana kuruma girişte referans
da olmuş bir Hazine Uzmanından hakkımda bilgi alınıp, herhangi bir alakam olmadığı,
Ak Partili ve darbe gecesi mücadelede bulunmuş biri olduğum kurumda oluşturmuş
komisyonca öğrenilmiştir. Hakkımda yer alan bu bilgilere rağmen ihraç khk ile
gerçekleştirilmiştir. Bu yanlış bir an önce giderilmezse şahsımda telafisi güç
ve imkansız zararlara neden olacaktır. Milletin davası olan mücadele bu gibi
yanlışlarla sulandırılmaktadır. 15'i gecesi sıcak evinde, televizyon başında
kim kazanacak acaba diye keyfedenler o gece gazi olanları atmaktadırlar. Bundan
daha buyuk bir rezillik sanırım yoktur. Saygılarımla. iletişim: 0 533 0...
HALİM TUNÇ
Bu kişinin kardeşi 15 Temmuz'da gazi olmuştur. Vücuduna
dört kurşun isabet etmiştir. 15 Temmuz Gazisi, kardeşine kefil olmasına rağmen,
Bakanlıktan hiçkimse bu gazi kardeşini dinlemeye bile tenezzül etmemiştir. Telefonla
görüşme yaptık. Tek suçu 17-25 öncesi çekilen kredi görünmektedir. FETÖ bankasının
desteklenmesi gibi bir amaç olmadığı ortadadır. Bakanlıktan insaf sahibi bir
bürokratın bu kişiye sahip çıkması gerekmektedir.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Orta Anadolu Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğünde
VHKİ olarak görev yapmakta iken 06.09.2016 tarihli Bakanlık Oluru ile 07.09.2016
tarihi itibariyle görevden uzaklaştırıldım. Görevden uzaklaştırılmama sebep
olarak tahmin ettiğim olay, kirada oturan Anne ve Babamı bu durumdan kurtarmak
için Bank Asya'dan çektiğim Konut Kredisidir. (Bu bankayı tercih etme sebebim
ise, o tarihte görev yaptığım Bandırma ilçesinde bunlardan başka faizsiz bankacılık
faaliyeti yapan kurum olmamasıydı) Ancak-ekte de görüleceği üzere- bu krediyi
çekme tarihim 16 Mayıs 2013 tarihidir. Yani 17-25 Aralık 2013 tarihinden öncedir.
Zaten 17-25 Aralık tarihinden önce de soğuk baktığım ve hayatım boyunca da mesafeli
olduğum bu terör örgütüyle, özellikle bu tarihten sonra hiçbir bağım olmamıştır.
Sadece borç yatırmak için bu banka ile işlem yaptım. Bunun dışında ne benim,
ne de yakınlarımın bu örgütle bağımız yoktur, olamaz da.
Bildiğiniz üzere 15 Temmuz 2016 tarihinde ülkemize yönelik fetö/pdy terör örgütü
tarafından bir darbe girişimi olmuş ve bu girişim sonucunda birçok şehit ve
gazimiz olmuştur.. Bu darbe girişimi gecesinde Gazi olanlarda birisi de kardeşim
Serkan TUNÇ'tur. Olay gecesi, Cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak Genelkurmay
Başkanlığının önüne gitmiş ve orada vücuduna 4 kurşun ve birçok şarapnel parçası
isabet etmiştir. Hem Epilepsi hem de Otizm hastası olan 2,5 yaşındaki oğlumun
hastalığıyla uğraşırken, bir de 15 temmuz gecesi kardeşimin ve diğer şehit
ve gazilerimizin acı haberlerini almış ve bir terör örgütü olan bu yapının darbesini
yemişken, şimdi de nedeninin dahi tarafıma söylenmediği olaydan ötürü görevden
uzaklaştırılmış bulunmaktayım. Tüm hesap hareketlerim, sosyal medya hesaplarım
ve diğer bilgilerim incelenebilir. Hiçbirisinde bu örgütü desteklediğime
dair bir kanıt yoktur. Çünkü desteklemiyorum. Gerekirse, başta bu örgütten
en büyük darbelerden birini yemiş kardeşim olmak üzere istenildiği kadar şahit
gösterebilirim. Açıkcası bunların faaliyetleriyle uğraşacak ne vaktim, ne
param ne de moralim vardır. Zaten enejimnin ve paramın çoğunu 5 ve 2,5 yaşlarındaki
iki çocuğuma sarfetmekteyim. Hayattaki en büyük amacım, çocuklarımın vatanlarına,
devletlerine bağlı ve faydalı birer fert olarak yetişmeleridir.
2006 KPSS sonuçlarına göre bu kurumda, ne işe girerken, ne de başka bir konuda
kimseden yardım almadım, hayatımda hiçbir kimseyi hiçbir işimde referans göstermedim.
Kullandığım bir tek kağıdın bile bu milletin malı olduğunu düşünerek israf etmemeye
çalıştım. Mülakatla alınan Subaylık (1995 yılı), Astsubaylık (1998 yılı) ve
Polislik (2005 yılı) imtihanlarında sorulan soruları yapmama rağmen, bu yapı
yüzünden girdiğim bu mülakatlardan elendim.
Suç teşkil edecek hiçbir fiilim olmadığı halde, bir suç işlemişim gibi muamele
görmek ve suçlu insanlarla aynı kefeye konmak, benim gibi vatanını seven bir
insanı ve ailemi fazlasıyla yıpratmıştır.
Yukarıda bahsettiğim sebeplerden ötürü, hakkımda alınan bu kararın tekrar değerlendirilmesi
ve göreve iade edilmem hususunda desteklerinizi bekliyorum.