'Reyhanlı'da MİT algısı yaratıldı'

FETÖ Çatı İddianamesi'ne göre, Emniyet içindeki FETÖ yapılanması 2011 yılındaki 'Kudüs Ordusu Terör Örgütü' adlı soruşturmaya Reyhanlı patlamalarını da dahil etmeye çalıştı ve bu yolla MİT'in patlamayla ilişkili olduğu algısı yaratılmak istendi

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 29 Ekim 2016 09:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Reyhanlı'da MİT algısı yaratıldı'

Karanlığı Deşifre Ediyoruz (7) - Hazırlayan: Mert İnan

FETÖ Çatı İddianame'de Reyhanlı saldırısında Fetullahçı terör örgütlenmesinin izine rastlandığı iddiası soruşturmalara yeni bir boyut kattı. İddianameye göre, emniyet içindeki FETÖ yapılanması 2011'de Kudüs Ordusu Terör Örgütü adlı soruşturmaya Reyanlı patlamalarını da dahil etmeye çalıştı ve bu yolla MİT'in patlamayla ilişkili olduğu algısı yaratılmak istendi. Hatay'ın Reyhanlı ilçesi, 11 Mayıs 2013 tarihinde iki ayrı bombalı saldırıyla dehşeti yaşadı. 13.21'de Reyhanlı belediye binasının yanında, 13.25'te ise PTT'nin önünde patlayan bombalar, ilçeyi adeta kan gölüne çevirdi. Saldırıda 5'i çocuk 52 kişi yaşamını yitirirken, 249 kişi de yaralandı. Reyhanlı saldırısından sonra kamuoyunda başlayan tartışmalar uzun süre gündemden düşmezken, açılan davalardan henüz bir karar çıkmadı. Faillerin kim olduğuna dair farklı görüşler ileri sürülse de MİT TIR'ları soruşturmasından casusluk iddiasıyla tutuklu bulunan Savcı Özcan Şişman'ın hazırladığı Reyhanlı iddianamesinde, saldırının Nasır Eskiocak liderliğinde El Muhaberat bağlantılı THKC-Acilciler tarafından gerçekleştirildiği savunuldu.

İhmal iddiaları

Aradan geçen zaman içerisinde Reyhanlı saldırısıyla ilgili asıl tartışmalar, savcılık, emniyet, istihbarat birimleri arasındaki koordinasyon eksikliği ve ihmal iddiaları üzerine yoğunlaştı. Reyhanlı saldırısından 3 gün önce bombalı saldırı yapılacağına dair emniyet birimlerine ihbar yapıldığı, terör saldırısının bir numaralı planlayıcısı Nasır Eskiocak'ın takip edilmesine rağmen saldırının önlenemediği iddialar arasında yer alıyordu. İddia ve bilgi kirliliğinin bir diğer nedeni de Savcı Özcan Şişman'ın açıklamalarıydı. İddianamede önce "eylemin arkasında THKC-Acilciler terör örgütü var" diyen Şişman, MİT TIR'ları davasından sonra saldırının arkasında istihbarat birimlerinin zaaf ve parmağı olduğu yönünde iddialar ortaya atmaya başladı. 8 Mayıs 2013 tarihinde Hatay polisini arayan bir kişinin , Suriye istihbaratı ile bağlantılı olan ve liderliğini Mihraç Ural'ın yaptığı THKP-C Acilciler terör örgütünün bombalı saldırı yapacağını ihbar ettiği iddialar arasındaydı.

Soruşturma sonucu 33 şüpheli hakkında dava açılırken, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada saldırıyı düzenlediği öne sürülen 9 sanık tutuklandı, 8 firari için de yakalama kararı çıkartıldı. Hatay eski İl Emniyet Müdürü Ragıp Kılıç ile Terörle Mücadele müdürleri Nevzat Eşit, Eyüp Karaçoban ve Reyhanlı eski İlçe Emniyet Müdürü Murat Berk hakkında da görevi kötüye kullanma suçlamasıyla dava açıldı. Bu davanın nedeni ise MİT'in saldırının düzenleneceği araçlara ilişkin ihbarını takip ve koordine etmedikleri suçlaması.

'15 Temmuz'un başlangıcı Reyhanlı'

Reyhanlı saldırısında oğlu Oğulcan Tuna'yı kaybeden 11 Mayıs Reyhanlı Şehitler Derneği Başkanı Ahmet Tuna, hain saldırının failleri ve ortaya çıkan yeni iddialar için "15 Temmuz'un başlangıcı Reyhanlı'dır" diyerek şunları söyledi: "Biz, hain terör saldırısında ihmali bulunanlardan, Eski Cumhuriyet Başsavcısı Özcan Şişman ve FETÖ'den davacıyız. 3.5 yıldır Reyhanlı davasının takipçisiyiz. Reyhanlı saldırısının aydınlatılamamasının tek nedeni emniyete yuvalanmış FETÖ'cülerdir. Yapılan saldırı ihbarlarını değerlendirmeye alınmış olsa bu mağduriyeti yaşamazdık. Terör eyleminde kimin parmağı varsa cezasını alsın. Karanlık güçler ve FETÖ hesap versin."

'FETÖ mensupları patlamayı önlemek için tedbir almadı'

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı FETÖ/PDY İddianamesinde 'Hatay Reyhanlı Saldırılarında İhmalle Öldürme Suretiyle Cebir ve Şiddet' başlıklı bölümde özetle şu iddialara yer veriliyor: "Bu örgütün talimatıyla hareket eden Adana eski Cumhuriyet Savcısı Özcan Şişman ve onunla birlikte Hatay Emniyet Müdürlüğünün bir kısım görevlileri, örgüt menfaati gerektirdiği için tedbir almayarak cebir ve şiddet uygulanmasını önlememişlerdir. Gerçekte ise MİT elde ettiği bilgileri Hatay Emniyet Müdürlüğü ve Adana'daki soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Özcan Şişman ile paylaşmıştır.

Hatay'da patlamaları, Suriye İstihbaratının örgütlediği kişiler gerçekleştirmişse de FETÖ'nün yargı ve emniyet içerisindeki kadroları, önlemeye yönelik tedbir almayarak açıkça patlamaların gerçekleştirilmesine sebebiyet vermişlerdir. Sonra da MİT'i suçlayıp cebir ve şiddet unsuru olarak bu patlamaları göstermeye çalışmışlardır. Bu konudaki ayrıntılı inceleme, 2014/41637 sayılı Kudüs Ordusu terör örgütü soruşturmasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca incelenip iddianameye dönüştürülmüştür. Buna Göre; FETÖ mensubu savcı ve emniyet görevlileri, MİT tarafından gönderilen notları, muhbirler tarafından yapılan ihbarları, adli soruşturma başlatılmasına rağmen bu soruşturmalarda elde edilen bilgileri, yüz yüze görüşmede MİT görevlilerinin beyanlarını dikkate almayarak tedbir geliştirmemişlerdir. Reyhanlı'da 11.05.2013 günü bomba yüklü araçların patlatılacağı açık ve bilinen bir husustur. Türkiye Devletini ve hükümetini, Suriye politikasında başarısız ve zafiyet içerisinde göstermek, gerçekleşecek olayı MİT yapmış gibi kurgu geliştirip sahte deliller ortaya atarak Kudüs Ordusu Terör Örgütü soruşturmasına delil oluşturmak ve cebir şiddet unsuru katmak için patlamaları önlemeye yönelik hiçbir faaliyette bulunmamışlardır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber