Tezkeresine bir hafta kala vuruldu hayatı değişti

Kıbrıs'ta vatani görevini yaparken tezkeresine bir hafta kala gözünden vurulan, Mehmet Ali Süslü'nün hayatı değişti.

Vurulmasının kayıtlara intihara teşebbüs olarak geçtiğini, ancak kendisinin olayı hala hatırlamadığını ifade eden Süslü, 1999 yılında Kıbrıs'ta vatani görevini yaparken, tezkeresine bir hafta kala çene altından vuruldu. Çenenin altından giren kurşun göz üzerinden çıktı. Olaydan sonra Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA)'da ameliyat oldu. Alt ve üst damaklar ile sol gözüne protez takıldı. Sağ gözünde de yüzde 50'lik kayıp meydana geldi.

Sol gözündeki platinin iltihap yaptığını ve bunun da kokuya neden olduğunu anlatan Mehmet Ali Süslü, "Aksaray'da tedavi olamıyorum. Büyük şehirlerdeki hastanelere gitmek için de maddi gücüm yok. Askerden geldikten sonra nişanlımı ailesi benimle evlendirmedi. Ben de Suna Hanım'la hayatımı birleştirdim. Eşim de özürlü. Ben Mehmetçik Vakfı'ndan maaş alıyorum. Eşim ise özürlü maaşı alıyor. İltihap vücuduma yayıldı ve mide, bağırsak problemleri yaşamaya başladım. Büyüklerimizden tedavimi olmamda yardım bekliyorum." dedi.

Aksaray'ın Sultanhanı kasabasında yaşayan ve gözündeki iltihaptan dolayı çevreye yayılan koku yüzünden evlerine gelenlerin rahatsız olduğunu dile getiren Mehmet Ali Süslü "Evimize gelenler bizlere bu durumu hissettirmeye çalışıyorlar fakat biz kokudan rahatsız olduklarını anlıyoruz. Sol gözümdeki platin çıkarılırsa bu kokunun ortadan kalkacağını söylediler. Annem ve babamda eve gelince aynı sorunu yaşıyoruz, bize şikayette bulunmuyorlar ancak ellerinden de bir şey gelmiyor. Büyüklerimiz bana yardımcı olsunlar ve bu çaresizlikten kurtulayım. Dört yaşındaki oğlum Abdullah'ta benden uzaklaşıyor." şeklinde konuştu.

Mehmet Ali Süslü'nün eşi Suna Süslü ise tek isteğinin eşinin içerisinde bulunduğu bu zor durumdan kurtulması olduğunu söyledi. Suna Süslü, "Eşim içerisinde bulunduğu duruma çok üzülüyor. Evimize gelenlerin sayısı her geçen gün biraz daha azalıyor. İltihap kokusu insanları rahatsız ediyor. İkimiz de özürlüyüz, büyük şehirlere gidip tedavi olmak bizim için çok zor. Aksaray Devlet Hastanesi'nde eşimin tedavisi yapılamıyor. Doktorlar büyük hastanelere sevk ediyorlar, ancak biz gidemiyoruz. Büyüklerimiz bize yardım ellerini uzatsınlar. Eşimin sağlığı benim için her şeyden önemli." ifadelerini kullandı.

Dört yaşındaki oğulları küçük Abdullah ise babasının tedavi olmasını istediğini dile getirdi.