Sanık eski Teğmen: Kışlayı korumaya gittiğimizi sanıyorduk

eski Tegmen Şuayip Çıtlak: Kadir bascavus muhimmat olarak G-3 mermilerini getirerek araclara yukledi ve şarjörlere 20 mermi basmamızı iletti. Biz de bunun uzerine bu emri yerine getirdik. Araclar hazırlandıktan sonra Sedat Kılınc bize gorevin Kazım Karabekir Kıslası'nı korumak oldugunu soyledi. Kısladan cıkarak sehir merkezine, kıslanın onune dogru hareket ettik. Emniyet Mudurlugunun yakınlarında kalabalık bir halk kitlesi gorduk. Halk bizim onumuzu kesti, Sedat Kılınc halkın onumuzu kestigini gorunce geriye cıkmamız talimatını verdi. Ben de emri yerine getirdim, sonra Kazım Karabekir Kıslası'na dogru hakaret ettik."

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 03 Nisan 2017 22:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Sanık eski Teğmen: Kışlayı korumaya gittiğimizi sanıyorduk

Kars'ta Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldıkları ve görevden el çektirmek amacıyla Belediye Başkanı Murtaza Karaçanta'nın evine gittikleri iddiasıyla 24'ü tutuklu 27 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.

Kars 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada meslekten ihraç edilen tutuklu sanıklar eski Yuzbası Sedat Kılınç, Üstegmen Zafer Akar, tegmenler Emre Koca, Furkan Şöhret ve Şuayip Çıtlak, astsubaylar Kadir Demirkaya, Ömer Bulut ve Uğur Koç uzman çavuşlar Adem Ali Kara, Ahmet Kök, Ali Çelik, Ali Yeşilot, Emre Ayan, Erhan Çoşkun, Ferhat Şahin, İsmail Taşkın, Muhammet Çakmak, Serdal Bağcılar, Tümer Işık, Yunus Şeker ve Tanju Bağcı, eski Kars Belediyesi Sehitlik bekçisi Murat Bekdemiroğlu ile adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Uzman Çavuş Galip Moroğlu, Astsubay Erdem Yavuz ile Üsteğmen Seyhan Doğan hazır bulundu.

Eski Yüzbaşı Samet Çolak ve Üsteğmen Eray Çetin, tutuklu bulundukları Van T Tipi Ceza İnfaz Kurumundan Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı.

14. Mekanize Piyade Tugay Komutanlıgı Komuta Destek Taburu Kesif Bolugunden eski Tegmen Şuayip Çıtlak savunmasında, bolük komutanı Sedat Kılınc'ın kendisini telefonla aradığını mesaiye gelmesi gerektiğini söylediğini bunun üzerine kışlaya gittiğini anlattı.

Kışlaya geldiğinde bölük komutanlarının diğer bölük komutanlarıyla toplantı halinde olduğunu öğrendiğini aktaran Çıtlak, şunları söyledi:

"Komutanımız toplantından çıktığında terör saldırısının olduğunu ve güvenlik önlemlerinin alınması gerektiğini söyledi. Güvenlik önlemi almamız için hazırlık yaptık. Bu esnada Kadir bascavusa muhimmat alması icin talimat verdi. Daha sonra biz garaja gittik, aracları hazırlayarak yola cıkarttık. Kadir bascavus muhimmat olarak G-3 mermilerini getirerek araclara yukledi ve şarjörlere 20 mermi basmamızı iletti. Biz de bunun uzerine bu emri yerine getirdik. Araclar hazırlandıktan sonra Sedat Kılınc bize gorevin Kazım Karabekir Kıslası'nı korumak oldugunu soyledi. Kısladan cıkarak sehir merkezine, kıslanın onune dogru hareket ettik. Emniyet Mudurlugunun yakınlarında kalabalık bir halk kitlesi gorduk. Halk bizim onumuzu kesti, Sedat Kılınc halkın onumuzu kestigini gorunce geriye cıkmamız talimatını verdi. Ben de emri yerine getirdim, sonra Kazım Karabekir Kıslası'na dogru hakaret ettik."

- "Vatandaşlar bizim üzerimize yürümeye başladı"

Çıtlak, sözlerine şöyle devam etti:

"Halk bize gelip 'sokağa çıkma yasağı mı var' dedi, ben de ne olduğunu bilmediğimi söyledim. Daha sonra bulunduğumuz yere doğru bir tank geldi. Vatandaşlar tankın üzerine çıkmaya çalışıyordu, bu sırada bir asker ateş etti. Tank daha sonra buradan hareket etti. Vatandaşlar sonra bizim üzerimize yürüyerek, 'asker kışlaya' şeklinde slogan atmaya başladı. Daha sonra sivil polisler yanımıza geldi, bölük komutanının otelde olduğunu söyledi. Ben de otele gittim. Buradaki görevliler bizi üst kata çıkarttı. Burada beklemeye başladık. Polisler buradan bizi alıp karakola götürdü, gözaltına alındık."

Sanık eski Astsubay Kadir Demirkaya da Muhabere Tegmen Suayip Cıtlak'ın kendisini telefonla arayarak alarmın verildiğini ve kıslaya cıkması gerektiğini söylediğini dile getirdi.

Kışlaya gittiğinde tabur nobetci subayı ve nobetci rutbeli personelin içtima alanında toplandığını gördüğünü ifade eden Demirkaya, "Ben de uniformamı giydim ve birligimizin basına gectim. Bölük Komutanı Sedat Kılınç ile ayak üstü Fransa'daki terör olayından bahsediliyordu. Terör olaylarının farklı boyutlara geldiğini konuştuk. Içtima alanında bekledik, kimsenin uzerinde silah ve muhimmat yoktu. Bir muddet sonra Yüzbaşı Sedat Kılınç yanımıza geldi. Kazım Karabekir Kıslası'na teror saldırısı duyumu oldugunu, tugayın emniyetine gidecegimiz emrini aldıgını ve bunun icin 4 adet ZPT aracının hazırlayacagımızı soyledi. Personel aracları konvoy haline sokmak icin aracları taburun giris kısmına dogru goturdu." savunmasını yaptı.

Demirkaya, kendisinin de personelin hucum yelegine konulacak sarjoru ayarlamak icin depoya indiğini öne sürerek, "Şarjörleri hazırlamaya başladım, hicbir personel sarjor almaya gelmedi. Bunun uzerine depoyu kilitledim ve silahlık nobetcisini personeli cagırmaya gonderdim. 5-6 dakika gecti ancak hicbir personel gelmedi. Bu defa kendim yukarıya ictima alanına cıktım. Bir er kosarak yanıma geldi, 'boluk komutanının hicbir sey almadan cıkacagımızı, gec kaldıgımızı soylediğini' belirtti. Ben de son anda hareket etmeye hazırlanan araca bindim." diye konuştu.

Güvenlik önlemi almak amacıyla kışladan çıktıklarını ileri süren Demirkaya, bu sırada hiçbir vatandaşla münakaşaya girmediğini iddia etti.

Mahkeme heyeti, bazı sanık savunmalarının ardından, diğer sanık savunmalarının uzun süreceğini değerlendirerek duruşmanın yarına ertelenmesine karar verdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber