'CMK'dan atanan avukatı şu ana kadar hiç görmedim'

Ardıç, "İddianame kabul edilip dava açıldığından beri hukuki yardım alamıyorum. CMK'dan atanan avukatı şu ana kadar hiç görmedim. Bugün de duruşmada yok. Özel bir avukat tutmak istiyorum ama tutuklu olduğumdan bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. Bu süreçte de kimse bizi savunup, müvekkilliğimizi yapmak istemiyor." beyanında bulundu.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Nisan 2017 18:52, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'CMK'dan atanan avukatı şu ana kadar hiç görmedim'

İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na yönelik soruşturma kapsamında, Emniyet Genel Müdür yardımcılıkları döneminde Mustafa Gülcü ve Celal Uzunkaya'ya yönelik kumpas kurdukları iddiasıyla 6'sı tutuklu 26 sanık hakkında açılan davaya devam edildi.

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt altına alınan duruşmada, tutuklu sanık eski Emniyet Müdürü Nazmi Ardıç yaptığı savunmada, iddianamede sanıklar hakkında genel suçlamaların olduğunu, cumhuriyet savcısının bireyler hakkındaki suçlamaları net olarak ortaya koymadığını ileri sürdü.

Lehine olan delillerin iddianamede yer almadığını, bu delillerin toplanması için çok sayıda talepte bulunduğunu dile getiren Ardıç, müştekiler Gülcü ve Uzunkaya'ya kumpas kurulduğu suçlamasına katılmadığını ifade etti.

Ardıç, 22 yıllık meslek hayatında hiçbir zaman görev ve sorumluluktan kaçmadığını, daha önce görev yaptığı İzmir, Afyonkarahisar, Ankara ve İstanbul'da kapsamlı soruşturmalarda yer aldığını, emrindeki personele soruşturmaları yürüten savcılarla sürekli diyalog halinde olmalarını emrettiğini ancak Gülcü ve Uzunkaya ile ilgili soruşturmayı yürüten savcılarla soruşturma aşamasında hiç görüşmediğini savundu.

Sanık Ardıç, iddia makamının, Gülcü ve Uzunkaya'ya kumpas kurulduğuna ilişkin soruşturmayı başlatan istihbaratın yazdığı bilgi notunu iyice araştırmadığını öne sürerek, soruşturmanın tamamlanmadan davanın açıldığını iddia etti.

"Bilgi notu bize geldiğinde ne yapmamız gerekiyordu ya da ne yapmamamız lazımdı. İddianamede bu net olarak belirtilmemiş." ifadesini kullanan Ardıç, "İddianame kabul edilip dava açıldığından beri hukuki yardım alamıyorum. CMK'dan atanan avukatı şu ana kadar hiç görmedim. Bugün de duruşmada yok. Özel bir avukat tutmak istiyorum ama tutuklu olduğumdan bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. Bu süreçte de kimse bizi savunup, müvekkilliğimizi yapmak istemiyor." beyanında bulundu.

"Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasını reddeden Ardıç, tutuksuz yargılanmak istediğini mahkeme heyetine iletti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

- Operasyon ve iddianame

İzmir Başsavcıvekili Okan Bato tarafından yürütülen FETÖ/PDY soruşturmasında, 2009'da dönemin Emniyet Genel Müdür yardımcılarından Mustafa Gülcü ile halen Antalya Emniyet Müdürü olan Celal Uzunkaya hakkındaki "suç örgütüne yardım soruşturmasında kumpas" iddiaları doğrultusunda 31 Mart 2016'da eş zamanlı operasyon düzenlenmişti. Operasyonda, "FETÖ/PDY üyesi oldukları, örgüt adına faaliyet yürüttükleri, soruşturmayı yönlendirme adına deliller uydurdukları" iddiasıyla aralarında bazı emniyet mensuplarının da bulunduğu 27 kişi gözaltına alınmış, mahkemeye sevk edilen 6 zanlı tutuklanmıştı.

KOM Şube Müdürlüğü ekipleri, dolandırıcılık yaptıkları iddiasıyla takibe aldıkları gruba yönelik 2009'da operasyon gerçekleştirmişti. Grubun elebaşısı olduğu iddia edilen İrfan Erbarıştıran ile 4 kişi gözaltına alınmış, dönemin Emniyet Genel Müdür yardımcıları Gülcü ve Uzunkaya da operasyon kapsamında ifade vermişti. 7 kişi hakkında hazırlanan ve 10. Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edilen iddianamede, "suç örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek, soruşturmanın gizliliğini ihlal" suçlamalarıyla Uzunkaya ve Gülcü'nün 6'şar yıl hapsi istenmişti.

Kararnameyle "başka bir göreve atanmak üzere" Emniyet Genel Müdürlüğü emrine alınan Uzunkaya ve Gülcü'ye yargılama sonunda verilen 3 ay 10 gün hapis cezası Yargıtay tarafından bozulmuştu. 2 müdür, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında görev yürüten özel yetkili mahkemelerin kaldırılması sonrası 11. Ağır Ceza Mahkemesinde tekrar hakim karşısına çıkarak beraat etmişti.

İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bato tarafından hazırlanan iddianamede, 26 sanık hakkında "terör örgütü üyesi olma", "terör örgütü kurma ve yönetme", "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği", "iftira" ve "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetme" suçlamaları yöneltildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber