Meclis Başkanı: Meclis, ikinci gazi unvanını hak etti

İsmail Kahraman: - "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, TBMM yasamaya odaklanacak ve denetleme görevini daha güçlü bir şekilde yapacaktır. Yeni sistemde kuvvetler ayrılığı ilkesi gereği olarak kanun teklifleri milletvekilleri tarafından verilecek ve milletvekillerinin yasama faaliyetlerine daha etkin bir şekilde katılımı sağlanacaktır"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 01 Ekim 2017 15:59, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Meclis Başkanı: Meclis, ikinci gazi unvanını hak etti

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, TBMM yasamaya odaklanacak ve denetleme görevini daha güçlü bir şekilde yapacaktır. Yeni sistemde kuvvetler ayrılığı ilkesi gereği olarak kanun teklifleri milletvekilleri tarafından verilecek ve milletvekillerinin yasama faaliyetlerine daha etkin bir şekilde katılımı sağlanacaktır." dedi.

TBMM Genel Kurulu, TBMM Başkanı Kahraman başkanlığında toplandı.

Kahraman, 26. Dönem 3. Yasama Yılı'nın açılışı dolayısıyla yaptığı konuşmasına, yasama yılının, millete, devlete, gönül coğrafyası ve insanlık için hayırlı çalışmalara vesile olmasını temenni ederek başladı.

Kahraman, hayatını kaybeden AK Parti Gaziantep Milletvekili Abdulkadir Yüksel'i anmak için milletvekillerini saygı duruşuna ve Fatiha okumaya davet etti.

Meclis-i Mebusandan günümüze kadar, arada kesintiler de olsa 141 yıllık Meclis geleneği bulunduğuna işaret eden Kahraman, TBMM'nin, açıldığı günden bu yana milletin istikbalini ilgilendiren kanun ve kararlara imza atarak, ülkenin karşılaştığı meselelerin çözüm yeri olduğunu bildirdi.

Demokratik düşünceye karşı olanların Meclisi zaafa uğratmak maksadıyla yaptıkları propagandaların her zaman olduğunu vurgulayan Kahraman, milletvekillerinin, uzun ve meşakkatli bir siyasi mücadelenin sonunda seçilen donanımlı ve saygın kişiler olduğunu belirtti.

Kahraman, 26. Dönemde 81'i kadın 550 milletvekilinin 507'sinin yüksek öğrenim mezunu olduğunu ve bunların da 238'inin akademik kariyer yaptığına işaret ederek, Meclisimizin mehabetinin korunması ve şahsiyetlerin incitilmemesine herkesin ihtimam göstermesi gerektiğini ifade etti.

Meclisin dünya meclisleri arasında doğrudan harp idare eden tek meclis olduğunu vurgulayan Kahraman, Gediz, İnönü, Sakarya ve Dumlupınar'da 9 bin 167 şehit verildiğini ve milli mücadeleyi doğrudan idare ettiği için Meclisin "gazi" unvanı aldığını anımsattı.

- "ikinci gazi unvanını hak etti"

Ankara semalarında top sesleri yankılanırken Birinci Meclisin azaları, idare lambalarının ışıkları altında, ürkmeden, tam bir cihat ruhuyla, cesaretle, aylarca çalıştığına değinen Kahraman, şöyle devam etti:

"O günden günümüze millet ve devlet düşmanları boş durmadılar, tuzaklar hazırladılar, hazırlattılar. Ülkemiz, emperyalist güçlerin kuklası ve uşağı olan FETÖ eliyle bir darbe teşebbüsüne maruz kalmıştır. 15 Temmuz 2016'da Meclisimiz; darbeye karşı duruşu, hainlere karşı korkusuzca, örnek direnişiyle ikinci kez 'gazi' unvanını almayı hak etmiştir. Bu darbenin önlenmesinin önderi, lideri halkımızı meydanlara, bütünlüğe ve direnişe çağıran muhterem Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dır. Yaptığı çağrı üzerine kurum ve kuruluşlarıyla bütün milletimiz bir araya geldi, meydanları doldurdu ve demokrasiyi özümsediğini bütün dünyaya gösterdi. Taşıdığı üniforma ile peygamber ocağının bir mensubu olduğu şuurunda olan subaylarımız ve askerlerimiz, salalarıyla katılan minarelerimiz, bulundukları şehirlerde önderlik yapan milletvekillerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, topyekün 'darbeye hayır, demokrasiye evet' dedi."

Kahraman, 15 Temmuz'da direnişe katılan herkese Meclis adına şükranlarını sunarak, "mankurt kafalı, kiralık beyin sahipleri FETÖ'cü teröristlere karşı, partisinin adı ne olursa olsun, ay yıldızlı bayrağın altında birleşen, demokrasinin yanında yer alan necip millete" Meclis adına teşekkür etti.

TBMM Başkanı Kahraman, 250 şehidi rahmetle anarak, "Gemiler için en emniyetli yer limanlardır. Ne var ki gemiler limanda durmaları için değil, denizlere ve okyanuslara açılmaları için inşa edilirler. Fırtınalarda kaptanlar gemilerini terk etmezler. Gemiyi ilk terk eden farelerdir. 'Bir musibet, bin nasihatten evladır' diye bir sözümüz var. Bu darbe teşebbüsü milletimizin ruh kökünde bulunan birlik ve beraberlik duygusunun yeniden ortaya çıkmasına vesile oldu." ifadesini kullandı.

Darbe girişiminin ardından, Erdoğan'ın davetiyle İstanbul'da "Demokrasi ve Şehitler mitingi" yapıldığını anımsatan Kahraman, o gün meydandaki 5 milyon kişinin sadece kendilerini değil, 80 milyonu ve gönül coğrafyasının bütün insanlarını temsil ettiğini bildirdi.

İsmail Kahraman, geçen yasama yılında Meclisin yoğun bir mesai sarf ettiğini, yapılan en önemli çalışmalardan ilkinin Anayasadaki köklü değişiklik olduğunu belirtti. Anayasa değişikliğinin 16 Nisan 2017'deki referandumdan sonra yürürlüğe girdiğine işaret eden Kahraman, 3 Kasım 2019'da yapılacak genel seçimlerden sonra 27. Yasama Dönemi'nde cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçileceğini söyledi.

Kahraman, bu sistemin Meclisin fonksiyonlarını yeniden tanımladığını ve güçlendirdiğini vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, TBMM yasamaya odaklanacak ve denetleme görevini daha güçlü bir şekilde yapacaktır. Yeni sistemde kuvvetler ayrılığı ilkesi gereği olarak kanun teklifleri milletvekilleri tarafından verilecek ve milletvekillerinin yasama faaliyetlerine daha etkin bir şekilde katılımı sağlanacaktır. Yeni sistemin en önemli gayelerinden biri de yasama-yürütme-yargı erklerinin yetki ve sorumluluklarını netleştirerek, yönetimde istikrarı temin etmektir. İnşallah cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ülkemiz, bir daha hükümet krizleri yaşamayacaktır."

Kahraman, 97 yılda 65 hükümet kurulduğuna, bir hükümetin ömrünün ortalama 1,5 yıl olabildiğine, 2 aylık hatta 28 günlük koalisyonlar görüldüğüne dikkati çekerek, bütün ekonomik ve sosyal atılımlarının uzun soluklu hükümetler döneminde gerçekleştirildiğini belirtti.

Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmanın, siyasi istikrara dayanandığına işaret eden Kahraman, "Yapılan değişiklik, istikrarlı bir döneme girişimizi sağlayacaktır." ifadesini kullandı.

- Cami yeniden inşa edilecek

İçtüzükte de 27 Temmuz'da yapılan kısmi değişiklikle Genel Kurulun çalışma usul ve esaslarının yeniden belirlendiğini ve yasama faaliyetlerine hız kazandırıldığına değinen Kahraman, şu görüşlere yer verdi:

"İçinde bulunduğumuz bina TBMM'nin üçüncü binasıdır. Bu binanın yapımıyla ilgili kanun 1937'de kabul edilmiş, temeli de 26 Ekim 1938'de atılmıştır. Ancak 1950'ye kadar, bina temellerinden bir türlü yükselememiştir. TBMM'yi yeni binasına kavuşturmak Demokrat Partiye, Başbakan rahmetli Adnan Menderes'e nasip olmuştur. Ne garip tecellidir ki binanın açılışı Milli Birlik Komitesi adı altındaki anayasayı çiğneyen eli kanlı çeteye nasip olmuştur. Binamızın kullanılmaya başlandığı 1961'den günümüze kadarki eskimeleri, 15 Temmuz'da bombalarla, mermilerle yapılan tahribatı geniş bir şekilde aslına uygun olarak onardık. Artacak milletvekilli sayısına uygun olarak, gelecek dönemde yeni çalışmalar yapılacağı muhakkaktır. Bu arada külliye içinde rahmetli başbakan Turgut Özal zamanında yapılan cami ise günümüz şartlarına uygun şekilde yeniden inşa edilecektir."

Türkiye Cumhuriyeti'nin; milletini özne olarak kabul eden demokratik bir devlet olduğunu, insan haklarına ve hürriyetlerine öncelik tandığını ve hukukun üstünlüğünü kabul ettiğini, siyaset, felsefe ve din karşısında tarafsız olduğunu belirten Kahraman, büyük devletlerin umutlarının da çözüm bekleyen meselelerinin de büyük olduğunu vurguladı.

Kahraman, Meclisi oldukça yüklü bir gündem beklediğini ifade ederek, milli gelirine göre dünya devletleri arasında en fazla dış yardım yapan, Arakan ve Gazze başta olmak üzere gönül coğrafyasındaki mazlum milletleri kucaklamaya devam eden 21'inci yüzyılın lider ülkesi büyük Türkiye hedefine uygun çalışmaların yapılması ve yasalarının çıkartılması gerektiğini söyledi.

Milletvekillerinin hakları ve yükümlülüklerine ilişkin değişik kanunlarda yer alan hususların da tek kanun altında toplanması gerektiğini belirten Kahraman, çalışmaların partiler arası uyum içinde yapılmasını temenni etti.

- "Hakaret, kavga görüntülerinin olmaması elzemdir"

Yeni yasama yılının örnek olması ve siyasi tarihte taçlanmış bir dönem olarak anılmasının herkesin ortak hedefi olması gerektiğini belirten Kahraman, şöyle dedi:

"Toplum Meclisi örnek alır. Mecliste hakaret, kavga görüntülerinin olmaması elzemdir. Bunu sağlamalıyız. Bu hususta partilerimizin ortak inanç içinde olduğuna inanıyorum. Hedefimiz milli birlik ve kişiliğimizi koruyup, Türkiye'nin ileri hedeflere yürüyüp, ebed müddet olmasıdır.

Bu noktada Cumhurbaşkanımızın özetlediği güzel bir ana anayasa var; tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. İnşallah bu ana istikamette yürüyeceğiz. Ham heves içinde olanlar mercimek kafalarına soksunlar ki bu istikameti bozdurmayacağız. Ahtapotlar, güçlü Türkiye yürüyüşümüzden bizi alıkoyamayacaklardır. "

Yunus Emre'nin "Ben gelmedim dava için, benim işim sevi için, dost'un evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim." dizeleri ile Abdurrahim Karakoç'un "Birlik" şiirinden birkaç kıta okuyan Kahraman, hayatını kaybetmiş edipleri, şairleri, yazarları, fikir adamlarını da rahmetle andı.

TBMM Başkanı Kahraman, yeni yasama yılının hayırlı ve uğurlu olmasını dileyerek, şunları kaydetti:

"Meclisimizin açılışından günümüze kadar hayri ve hasbi hizmetleri geçenleri, Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, milli bekamızı temin etmek gayesiyle büyük bir azimle hizmet edenleri, aramızda bulunmayan Meclis başkanlarımızı, milletvekillerimizi ve meçhul kahramanlarımızı saygıyla anıyorum. Milletimizin dirlik ve düzeni, devletimizin beka ve bağımsızlığı için şehadet mertebesine eren aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, kahraman gazilerimize minnet ve şükranlarımızı sunuyorum."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber