'Sigorta olmadan, Mortgage işlemez'
GÜNEŞ SİGORTA GENEL MÜDÜRÜ AYCI: "SİGORTA OLMADAN, MORTGAGE İŞLEMEZ"
-Güneş Sigorta Genel Müdürü İlker Aycı, Türkiye'de sigorta olmadan Mortgage sisteminin işlemesinin imkansız olduğunu söyledi. Aycı, Mortgage ile birlikte ipoteğe dayalı konut kredisi ödemeleri koruma sigortasından, ipoteğe dayalı konut kredisi tapu sicil sigortasına kadar birçok yeni sigorta türünün ortaya çıkacağını söyledi.
- Aycı, sigorta şirketlerinin 2006 yılında prim üretimini artırmalarına rağmen karlılıklarında düşüş yaşandığını kaydetti. Ayıcı, "Ben ürün geliştirme konusunda biraz tutucu olduğumuzu düşünüyorum. Ürün geliştirme konusunda çok istekli olmadığımız müddetçe, karlılığı geliştirmemiz de çok kolay olmayacaktır. Aynı ürünleri aynı müşterilere satmaya çalışarak, karlılığı artıramayız" diye konuştu.
İSTANBUL(ANKA)- Güneş Sigorta Genel Müdürü İlker Aycı, Türkiye'de sigorta olmadan Mortgage sisteminin işlemesinin imkansız olduğunu belirterek, "Sistemin en önemli güvencesi sigorta denebilir" dedi.
Aycı, Borsa Yatırımcıları Derneği'nin yayın organı BORYAD'a yaptığı açıklamada, mortgage sisteminin yürürlüğe girmesiyle birlikte konut, inşaat, zorunlu deprem sigortası, hayat ve ferdi kaza gibi mevcut sigortalara talebin büyük ölçüde artacak olmasının, gerekse yeni sigorta çeşitlerinin başlamasının sigortacıları cezbettiğini söyledi.
"MORTGAGE'NİN EN ÖNEMLİ GÜVENCESİ SİGORTA"
Tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de sigorta olmadan Mortgage sisteminin işlemesinin imkansız olduğuna dikkat çeken Aycı, "Sistemin en önemli güvencesi sigorta denebilir. Mortgage ile birlikte, ipoteğe dayalı konut kredisi koruma sigortası, ipoteğe dayalı konut kredisi ödemeleri koruma sigortası, ipoteğe dayalı konut kredisi tapu sicil sigortası, geri ödeme garantisi sigortası ve gayrimenkul mülkiyet garanti sigortaları uygulanmaya başlanacak. Bu da açıkça gösteriyor ki, bu sistemle gelişecek birçok sigorta türü bulunuyor" diye konuştu.
"MORTGAGE, YANGIN, KONUT VE DEPREM POLİÇELERİNİ ARTIRACAK"
Bu sistem sayesinde sadece konut sorunlarına çözüm bulunmayacağını, aynı zamanda hayat sigortalarında da uzun dönemde önemli büyüklükte fonlar oluşacağını ifade eden Aycı, Mortgage'nin yangın, konut ve deprem poliçelerinin artışına da büyük katkı sağlayacağını dile getirdi. Aycı, özellikle AB uyum çalışmalarının bu alanda pozitif etki yapacağını ve bankaların bu konuda yürütecekleri çalışmaların, sigortalanma oranında olumlu bir artış sağlayacağını vurgulayarak, "Ayrıca sektörümüzde zengin ürün çeşitliliği sağlayarak, şirketlerin bu yoldan pazarlama ve satış stratejileri geliştirmesi için de bir fırsat olacaktır" dedi.
"BİREYSEL SİGORTA GELİŞMEDEN, SİGORTACILIK GELİŞMEZ"
Aycı, Türkiye'de sigorta bilincinin hala istenen düzeye ulaşmadığının altını çizerek, bunun sorumlusunun ne sadece sigorta şirketleri ne de sigorta yaptırmayan insanlar olduğunu belirtti. Bireysel sigortalara olan ilginin azlığının, işsizlik, düşük gelir seviyesi ve ekonomik zorlukların yanı sıra, tanıtım yetersizliği ile de direkt bağlantılı olduğuna vurgu yapan Aycı, şunları söyledi:
"Kişilerin ekonomik yeterlilikleri olsa dahi, tüketim alışkanlıklarının farklılığından ya da sigorta primlerinin yüksek olarak tahmin edilmesinden dolayı bireysel sigortalarda istenilen ölçülerde artış sağlanamadı. Oysa bireysel sigortalar gelişmeden, sektörün gelişmesi mümkün değil. Sigorta sektörünün gelişmesi için ağırlık verilen alanların başında bireysel sigortalar ve sorumluluk sigortaları gelmeli. Bunlar sektörümüzün lokomotif güçleri. Ülkemizde sigortacılığın önemi, diğer sektörler gibi kısa zamanda anlaşılamadı. Ama bugün baktığımızda ülkemizdeki sigorta şirketleri alt yapısıyla, teknolojik hizmetleriyle, verdiği ürünlerle Avrupa, ABD ve Asya'dakilerle aynı standartlara sahip."
"SEKTÖRDEKİ YABANCI PAYININ ARTMASI OLUMLU"
Sigorta sektöründeki yabancı payının artmasının, sektörde pazarlama, ürün geliştirme ve inovasyon anlamında önemli katkılar sağlayacağını ifade eden Aycı, sektördeki yabancı payının artmasının reasürans maliyetlerini de düşürücü bir unsur olduğunu kaydetti. Sektörde yabancı sigorta şirketlerinin yer almasının, Türkiye piyasasının uluslararası reasürans piyasalarındaki saygınlığını da artıracağına işaret eden Aycı, "Bugün Türk sigorta pazarı, Avrupa'da en hızlı büyüyen ikinci sigorta pazarı konumunda. Kişi başına düşen sigorta primindeki artış ve AB ile yapılan görüşmeler, yabancı sermayeye cesaret ve ümit veriyor. Şu anda çok elverişli bir ortam var" diye konuştu.
"11 EMEKLİLİK/HAYAT ŞİRKETİNDE 30 MİLYAR DOLARLIK FON OLUŞTU"
Aycı, şu anda Türkiye'de faaliyette bulunan 11 adet emeklilik/hayat şirketinin bünyesinde yaklaşık 1 milyon 264 bin adet poliçeye bağlı olarak 30 milyar dolar tutarında, ortalama 10 yıl vadeli fon oluştuğunu belirtti. Ancak bu tutarın, Türk ekonomisinin gereklilikleri açısından yeterli olmadığını ifade eden Aycı, "ABD ve Avrupa'daki verilere baktığımız zaman Türk sigorta sektörünün sermaye piyasalarına olan katkısının oldukça mütevazı bir seviyede kaldığı görülüyor" dedi.
"ÜRÜN GELİŞTİRME KONUSUNDA TUTUCUYUZ"
Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği'nin 2006 yılında prim üretiminin artmasına rağmen karların düştüğünü açıkladığını hatırlatan Aycı, şöyle konuştu:
"Zorunlu sigortalarda elimiz kolumuz bağlı. Sektör ya reasörörün kendisine getirdiği sınırlamalara tabi ya da zorunlu sigortalarda kanuni tarife belirlenmesi söz konusu. Dolayısıyla karlılık konusunda hepimiz hemen hemen aynı durumdayız. Ancak yeni ürün geliştirerek yeni alanlara, yeni müşterilere, yeni ürünlere gitmek lazım. Ben ürün geliştirme konusunda biraz tutucu olduğumuzu düşünüyorum. Ürün geliştirme konusunda çok istekli olmadığımız müddetçe, karlılığı geliştirmemiz de çok kolay olmayacaktır. Aynı ürünleri aynı müşterilere satmaya çalışarak, karlılığı artıramayız."
"KADROMUZUN YÜZDE 90'I MOBİLİZE OLACAK"
Aycı, Güneş Sigorta olarak, 2007'nin ilk yarısını yeniden yapılanma yılı, 2007'nin ikinci yarısı ve 2008 yılını ise atılım yılı olarak belirlediklerini dile getirerek, "Müşterilerin sadakatini artıracak yeni iletişim çalışmalarının peşindeyiz. Güneş Sigorta, önümüzdeki günlerde hem müşterinin hem de acentenin ayağına daha çok giden, ürün ve hizmetlerini müşteri ihtiyaçlarına göre çıkaran bir şirket olacak" diye konuştu. Bu kapsamda, şirket kadrosunun yüzde 90'ının merkezde oturmadığı bir yapı oluşturacaklarını söyleyen Aycı, "Yeni alanlarda öncü olacak, kaskodan, sağlıktan, yangından ve mühendislikten vazgeçmeyeceğiz. Yeni ürünlerde de daha aktif olacağız. Hem biz kazanacağız hem de acentemiz kazanacak" dedi.(ANKA)
(AD/YEL)
(11.5.2007)