Edip Başer'in gizli hastalığı neydi?

Erhan Çelik'in köşe yazısı

Edip Başer'in gizli hastalığını açıklıyorum!

Kulis yazılarını severim. Bu yüzdendir ki en büyük hayranlıklarım en iyi kulis yazarlarınadır. Kulis yapmayı seven bir toplumun fertleriyiz ne de olsa! "Etkin kulis yapan kazanır" tezi altın kuralımız. Bu kaidenin işlemediği, işletilmesine izin verilmeyen tek bir kurum var Türkiye'de; Silahlı Kuvvetler.

Özellikle atama dönemlerinde bir üst rütbeye terfi edecek komutanlar Yüksek Askeri Şûra'dan çıkacak kararı beklemekle yetinirler. Çünkü beklemenin dışında bulunulacak bireysel girişimler, askeri hiyerarşide ters etki doğurur. Şimdilerde emekliliğin keyfini çıkaran eski bir komutanın ifadesi bunlar. Bu tezine örnek olarak verdiği olay ise dikkat çekici; Edip Başer'in terfi beklerken ordudan emekli edilmesi. Hatırlatmakta fayda var. Edip Başer, Silahlı Kuvvetler'de görev yaptığı dönemde geleceğin Genelkurmay Başkanı olarak görülen isimlerden biriydi.

Hatta Hürriyet Gazetesi, 2002 YAŞ kararlarının açıklanacağı gün verdiği özel bir haberde Edip Başer'i çoktan kuvvet komutanı yapmıştı bile. Ancak kararlar açıklandığında Başer'in kuvvet komutanı değil artık hürgeneral olduğunu hep birlikte gördük. Sohbet ettiğim emekli paşa, Edip Başer'in sürpriz bir şekilde emekli edilmesini, onun atamalar öncesi yaptığı kulis faaliyetlerine bağlıyor. Edip Başer'in Şenkal Atasagun'un ardından MİT Müsteşarı olabilmek için de olağanüstü bir kulis faaliyeti yürüttüğünü duymuştum.

Başer'in kulis dozajını kaçırınca istihbaratın başına getirilemeyecek bir görünüm çizdiği ve kendi kendisini elediği anlatıldı. Bu bilgiyi benimle paylaşan aynı kaynak Edip Başer'in Terörle Mücadele Özel Temsilciliği'nden alınmasını da yine aynı nedene bağlıyor; olağanüstü kulis faaliyetlerine. Hükümet, Başer'in kulis faaliyetlerinden o kadar rahatsız oldu ki, emekli paşa görevden alındığını Bakanlar Kurulu açıklamasıyla öğrendi. Görevden almanın ardından Edip Başer'in ne söyleyeceğini merakla bekledim. Emekli paşa düzenlediği basın toplantısında bu yazının her satırını doğrulayan bir şey yaptı; kulis! "Ralston da görevi bırakmaya hazırlanıyor!" diyen Edip Başer, açıkça kulis yapmaya devam etti.

Başer'in bu sözlerinden saatler önce Amerika'dan "Raltson görevinin başında" açıklaması gelmişti ama... Ralston'ın göreve getirilmesi için de kulis yaptığını düşündüğüm Edip Paşa, bu kez eski dostunun görevi bırakması için kulis yapıyordu!

Okuyanlar hatırlayacaktır, Başer göreve geldiğinde Bugün Gazetesi'ne manşet olan bir yazımda emekli paşanın, mevkidaşı Joseph Ralston ile US Army War College'de aynı dönem öğrenim gördüklerini yazmıştım. İki komutanın tanışıklıkları çok eskiye dayanıyordu ve bu iki ismin birlikte seçilmesine "tesadüf" demenin doğru olmayacağını söylemiştim. Tıpkı tesadüf diyemeyeceğim Başer'in beklemediği emekliliği, MİT Müsteşarı yapılmaması ve ummadığı bir şekilde koordinatörlük görevine son verilmesi gibi! Tüm bunların aynı sebebe dayandığını göz önünde bulundurunca Edip Başer'e tanı koymak hiçte zor olmuyor.

İşte buradan açıklıyorum. Edip Başer'in gizli bir hastalığı var; kulisçilik. Bu yazının ardından gizli saklı bir tarafı kalmayan bu hastalık benim başımın da belası. Ama ben bu dertten muzdarip değilim. En başında da söyledim ya; en büyük hayranlığım en iyi kulis yazarlarınadır.